ZEMMETME ile Oluşan Kelimeler (ZEMMETME Kelime Türetme)



ZEMMETME harflerinden oluşan 16 kelime bulunuyor. ZEMMETME kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Zemmetme kelimesinin anlamı nedir? Zemmetme ile başlayan kelimeler. İçinde zemmetme olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

8 Harfli Kelimeler

ZEMMETME14

4 Harfli Kelimeler

EZME8, MEZE8, EMME6, MEME6, ETME5, EMET5

3 Harfli Kelimeler

ZEM7, TEZ6, MET4, TEM4

2 Harfli Kelimeler

ZE5, EM3, ME3, ET2, TE2


ET


[isim]
  • İnsanlarda, hayvanlarda deri ile kemik arasındaki kas ve yağdan oluşan tabaka

    Bu koyunda hiç et yok, pek zayıf.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • et bağlamak
  • ete kemiğe dönüştürmek (veya büründürmek)
  • eti budu yerinde (veya etine dolgun)
  • eti kemiği
  • eti kemiğine yapışmak
  • etinden et koparmak (veya kesmek)
  • eti ne budu ne?
  • eti senin, kemiği benim
  • et kanlı gerek, yiğit canlı
  • et kokarsa tuzlanır, ya tuz kokarsa ne yapılır?
  • etle tırnak arasına girilmez
  • etle tırnak gibi
  • et ne kadar arık olsa üstüne ekmek yaraşır
  • etten duvar örmek
  • etten önce çömleğe düşmek
  • et tırnak olmak
  • et tırnaktan ayrılmaz
  • et tutmak

Birleşik Kelimeler: et beni, et kafalı, et kesimi, et kırımı, et lokması, etobur, et sığırı, et sineği, et sotesi, et suyu, et şeftalisi, et tavuğu, et toprak, et unu, etyaran, etyemez, beyaz et, kaba et, kara et, kırmızı et, lop et, kül rengi et sineği, balıketi, balık eti, dana eti, diş eti, diş eti ünsüzü, göğüs eti, koyun eti, kurban eti, kuzu eti, sığır eti, soya eti, tavşan eti, tavuk eti, balıketinde


TE


[isim]
  • Sıhhi tesisatta su borusunu üç yönlü kullanabilme durumuna getiren parça
[kimya]
  • Tellür elementinin simgesi

EM


[isim] [halk ağzında]
  • İlaç, merhem

Ata Sözleri ve Deyimler

  • eme seme yaramamak
  • eme yaramak


ME


[isim]
  • Koyun, kuzu vb. hayvanların çıkardığı ses

    Kara koyun kuzular kuzulamaz / Me deme - Fazıl Hüsnü Dağlarca


MET (Kelime Kökeni: Arapça medd)


[isim] [coğrafya]
  • Kabarma

    Bir met zamanı gökyüzü kurşunla örtülü / Gördüm deniz dedikleri bin başlı ejderi - Yahya Kemal Beyatlı

Birleşik Kelimeler: metcezir

[isim]
  • Çelik çomak oyununda kullanılan değnek parçası

TEM (Kelime Kökeni: Fransızca thème)


[isim] [edebiyat]
  • Tema

ETME


[isim]
  • Etmek işi

Ata Sözleri ve Deyimler

  • etme bulma dünyası


EMET


[isim]
  • Kütahya iline bağlı ilçelerden biri

ZE



EMME


[isim]
  • Emmek işi
[fizik]
  • Soğurma
[teknik]
  • Petrol ile ilgili işlemlerde bir akışkanın çekilişi

Birleşik Kelimeler: emme basma tulumba


MEME


[isim] [anatomi]
  • Yavrularını emzirmek için, memelilerin göğsünde türlü biçim ve sayıda bulunan, meme başı denilen çıkıntıları olan organ, bicik, emcek, emcik
[askerlik]
  • Ateşli silahların veya bazı patlayıcıların ateşlendiği çıkıntı

    Tüfek memesi.

[denizcilik]
  • Gemi çıpasında kolların birleştiği şişkin yer

Ata Sözleri ve Deyimler

  • memeden kesmek
  • memede olmak
  • meme vermek
  • meme yapmak

Birleşik Kelimeler: meme başı, meme bezi, meme süngeri, basur memesi, göz memesi, gözyaşı memesi, keçimemesi, kızmemesi, köpekmemesi, kulak memesi, tavşanmemesi


TEZ (Kelime Kökeni: Farsça tīz)


[sıfat]
  • Çabuk olan, süratli
[zarf]
  • Süratli bir biçimde

    Dost ben gidersem de yaşın yaşın ağlama / Bu muhabbet bize tez ayrılık getirir - Pir Sultan Abdal

Birleşik Kelimeler: tez beri, tez canlı, tez vakit, tezelden, canı tez, içi tez

[isim] [mantık]
  • Sav

Birleşik Kelimeler: bitirme tezi


ZEM (Kelime Kökeni: Arapça ẕemm)


[isim] [eskimiş]
  • Bir kimseyi kötüleme, yerme, yergi

Birleşik Kelimeler: zemmetmek


EZME


[isim]
  • Ezmek işi

Birleşik Kelimeler: ezme boya, badem ezmesi, fıstık ezmesi, hamsi ezmesi, meyve ezmesi, patlıcan ezmesi, zeytin ezmesi


MEZE (Kelime Kökeni: Farsça meze)


[isim]
  • İçki içilirken yenilen yiyecek

    Salatayı, peyniri yenilediler. Bu kadar mezenin yenilip bu kadar içkinin içilmesi gene de bir saat sürmedi. - Necati Cumalı

[mecaz]
  • Eğlence, alay