YÖRESELLEŞMEK Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler



YÖRESELLEŞMEK harflerini içeren 6 harfli 30 kelime bulunuyor. 6 harfli YÖRESELLEŞMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

SÖYLEM16, KÖREŞE15, ÖKSEME14, KÖSELE13, EŞLEME10, SERKEŞ10, EYLEME9, EŞELEK9, LEŞKER9, SEYREK9, YERMEK9, YERSEL9, YELMEK9, YELEME9, ERSEME8, ESERME8, ESLEME8, KERMES8, LEYLEK8, MESLEK8, MESELE8, SERMEK8, SEMERE8, SEKLEM8, EKLEME7, ELLEME7, ELEMEK7, KELEME7, KEMERE7, MELEKE7


EKLEME


[isim]
  • Eklemek işi
[sıfat]
  • Eklenmiş

Birleşik Kelimeler: ekleme dişi


ELLEME


[isim]
  • Ellemek işi

    Kuş yuvasındaki yumurtayı ellemeye gelmez. - Necati Cumalı

[sıfat] [halk ağzında]
  • Elle seçilmiş, iyi

    Elleme kömür.


ELEMEK


[-i]
  • Elek yardımıyla ayıklamak veya incesini kabasından ayırmak, elekten geçirmek

    Eledim eledim höllük eledim / Aynalı beşikte bebek beledim - Halk türküsü

[mecaz]
  • Gözden geçirmek, ayıklamak, iyisini kötüsünden ayırmak
[spor]
  • Bir yarışmacıyı yarışma dışı bırakmak, elimine etmek

KELEME


[sıfat] [halk ağzında]
  • Sürülmeden bırakılmış (tarla)

Ata Sözleri ve Deyimler

  • keleme olmak


KEMERE (Kelime Kökeni: Rumca)


[isim] [denizcilik]
  • Gemi güvertesinin enine konmuş kirişlerinden her biri

MELEKE (Kelime Kökeni: Arapça meleke)


[isim]
  • Tekrarlama sonucu kazanılan yatkınlık, alışkanlık

    Bütün melekelerim yerinde olduğu hâlde kendimde değildim. - Necip Fazıl Kısakürek

[ruh bilimi] [felsefe]
  • Yeti

ERSEME


[isim]
  • Ersemek durumu

ESERME


[isim]
  • Esermek işi

ESLEME


[isim]
  • Eslemek işi

KERMES (Kelime Kökeni: Fransızca kermesse)


[isim]
  • Bir derneğe, bir çalışmaya yardım sağlamak amacıyla genellikle açık havada satış yapılarak gelir sağlanan toplantı

LEYLEK (Kelime Kökeni: Farsça legleg)


[isim] [hayvan bilimi]
  • Leyleksilerden, kışın tropikal Afrika'da yaşayan, siyah telekli, uzun gagalı, uzun bacaklı, büyük, beyaz, göçmen kuş (Ciconia ciconia)

    Ona en çok hüzün veren, leyleklerin gidişleriydi. - Cahit Uçuk

Ata Sözleri ve Deyimler

  • leyleği havada görmek
  • leyleği kuştan mı sayarsın, yazın gelir, kışın gider
  • leyleğin attığı yavru
  • leyleğin ömrü (veya günü) laklakla geçer
  • leylek gibi

Birleşik Kelimeler: leylekgagası, karaleylek


MESLEK (Kelime Kökeni: Arapça meslek)


[isim]
  • Belli bir eğitim ile kazanılan, sistemli bilgi ve becerilere dayalı, insanlara yararlı mal üretmek, hizmet vermek ve karşılığında para kazanmak için yapılan, kuralları belirlenmiş iş

    Araya giren yıllar zarfında meslekten kopunca eski arkadaşlarıyla ünsiyeti de kopmuştu. - Osman Aysu

[felsefe]
  • Öğreti
[felsefe]
  • Dizge
[eskimiş]
  • Çığır, okul, ekol

    Edebî meslekler.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • mesleğinin eri (veya erbabı) olmak
  • meslek edinmek

Birleşik Kelimeler: meslek içi eğitim, meslek yaşamı, serbest meslek


MESELE (Kelime Kökeni: Arapça mesʾele)


[isim]
  • Sorun

    Gazeteler vakit vakit bir meseleyi öne sürerler. - Nazım Hikmet

[eskimiş] [matematik]
  • Problem

Ata Sözleri ve Deyimler

  • mesele çıkarmak
  • mesele etmek
  • mesele olmak
  • mesele yapmak
  • mesele yok!

Birleşik Kelimeler: boğaz meselesi, gönül meselesi, ölüm kalım meselesi


SERMEK


[-e] [-i]
  • Kurutmak için asmak

    Kar gibi çamaşırları serip eve döndü. - Oktay Rifat

[mecaz]
  • Boşlamak, savsaklamak

Birleşik Kelimeler: sere serpe


SEMERE (Kelime Kökeni: Arapça s̱emere)


[isim] [eskimiş]
  • Yemiş, meyve, ürün
[mecaz]
  • İstenilen sonuç, verim

    Sonunda bu zahmetli uğraşın semeresini görür gibi oldu. - Ahmet Ümit

Ata Sözleri ve Deyimler

  • semeresini vermek