YAZINCILIK Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler



YAZINCILIK harflerini içeren 6 harfli 24 kelime bulunuyor. 6 harfli YAZINCILIK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

YAZICI16, AZICIK14, KIYICI14, KAZICI14, YIKICI14, KIYACI13, YAKICI13, YAZILI13, YALNIZ12, YAZLIK12, ANIZLI11, AZIKLI11, ACILIK11, ACIKLI11, AKINCI11, AKILCI11, ILICAK11, KALICI11, AYILIK10, KANCIL10, KILCAN10, YANLIK9, ANILIK8, KINALI8


ANILIK


[isim]
  • İçine hatıraların yazıldığı defter, hatıra defteri
[sıfat]
  • Anı özelliği taşıyan

KINALI


[sıfat]
  • Kına ile boyanmış olan
[isim]
  • Yapıncak(II)

Birleşik Kelimeler: kınalı bamya, kınalı keklik, kınalı kuzu, kınalı yapıncak, geçmişi kınalı, ölüsü kınalı


YANLIK


[isim]
  • Kahvaltıda ve diğer öğünlerde ana yiyeceğin yanında verilen çerez türü veya domates, salatalık vb. yiyecekler

AYILIK


[isim]
  • Kabalık, kaba davranış

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ayılık etmek


KANCIL


[isim] [biyoloji]
  • Kanda yaşayan asalak

KILCAN


[isim] [halk ağzında]
  • At kuyruğu kılından yapılmış kuş tuzağı

ANIZLI


[sıfat]
  • Üstünde anız bulunan (tarla)

AZIKLI


[sıfat]
  • Azığı olan
[mecaz]
  • Yoksulları doyuran

ACILIK


[isim]
  • Acı olma durumu

    Göğsünde bir sızı, ağzında bir acılık duydu. - Ömer Seyfettin

[mecaz]
  • Dokunaklılık, kederlilik, yaslılık

    Henüz, yüreğimin bir yanı da söylenememiş, dışa atılamamış acılıklarla dolu. - Adalet Ağaoğlu


ACIKLI


[sıfat]
  • Acındıracak, acı verecek nitelikte olan, dokunaklı, üzücü, koygun

    Bu âdet bir fabrika sahibinin acıklı hayat hikâyesiyle birlikte kondulara yayıldı. - Lâtife Tekin

Ata Sözleri ve Deyimler

  • acıklı başta akıl olmaz

Birleşik Kelimeler: acıklı komedi


AKINCI


[isim] [tarih]
  • Düşman ülkesine akın yapan savaşçı

    Pencap vadilerine yerleşen akıncılar ana yurtlarını unutuverdiler. - Hüseyin Cahit Yalçın

[spor]
  • İleri uç oyuncusu

AKILCI


[sıfat] [felsefe]
  • Akılcılıktan yana olan, usçu, rasyonalist (kimse)

ILICAK


[sıfat] [halk ağzında]
  • Ilıkça

KALICI


[sıfat]
  • Sürekli, geçici karşıtı

Birleşik Kelimeler: kalıcı makyaj, kalıcı ruj


YALNIZ


[sıfat]
  • Yanında başkaları bulunmayan

    Sokaktaki yalnız çocuk.

[zarf]
  • (ya'lnız) Yanında başkaları olmayarak

    İki refik, sevgili arkadaşlarını yalnız bırakmak istemediler. - Ahmet Hikmet Müftüoğlu

[zarf]
  • (ya'lnız) Yalnızca

    Kendisini yalnız Bombay'a kadar götürecek tren parası vardı. - Falih Rıfkı Atay

[bağlaç]
  • Ama

    Giderim yalnız arkadaşlarımı isterim. Güzel yalnız biraz renksiz.

[isim] [ruh bilimi]
  • Toplumsal ilişkilerden yoksun veya yoksun bırakılan kişi

Birleşik Kelimeler: yalnız başına