YAPRAKÇIK Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler



YAPRAKÇIK harflerini içeren 5 harfli 45 kelime bulunuyor. 5 harfli YAPRAKÇIK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

ARPÇI13, ÇARPI13, ÇAPAK12, ÇAPAR12, KAYIP12, PARÇA12, YAPIK12, AYRIÇ11, ÇAYIR11, PARYA11, PRAYA11, YAPAK11, AYRAÇ10, KAYAÇ10, ÇIKAK9, ÇIKAR9, ÇIKRA9, ÇIRAK9, ÇARIK9, ÇAKIR9, KAPAK9, KAÇIK9, KAKIÇ9, KIRAÇ9, PARKA9, ARKAÇ8, AYRIK8, ÇARKA8, ÇAKAR8, ÇAKRA8, KIYAK8, KRAÇA8, KAÇAK8, KAÇAR8, KAKAÇ8, KIRAY8, KAYIR8, KAYIK8, YARIK8, KAYRA7, KAYAR7, KAYAK7, YARAK7, YARKA7, KARIK6


KARIK


[isim]
  • Kar yağmış bir alana bakma sonucu ortaya çıkan göz kamaşması
[sıfat]
  • Karlı bir alana bakma sonucu kamaşmış (göz)
[isim] [halk ağzında]
  • Ark

KAYRA


[isim]
  • Yüksek tutulan veya sayılan birinden gelen iyilik, lütuf, ihsan, atıfet, inayet

Birleşik Kelimeler: Tanrı kayrası


KAYAR


[isim] [halk ağzında]
  • Hayvanların eskiyen nallarının çivilerini değiştirme işlemi

KAYAK


[isim]
  • Kar, su veya çim üzerinde kaymak için ayağa takılan araç, ski
[spor]
  • Bu aracı kullanarak yapılan spor

Birleşik Kelimeler: kayakevi, tekerlekli kayak, asfalt kayağı, çim kayağı, su kayağı


YARAK


[isim] [eskimiş]
  • Silah
[kaba konuşmada]
  • Erkeklik organı

Birleşik Kelimeler: dalyarak


YARKA (Kelime Kökeni: Bulgarca)


[isim] [hayvan bilimi]
  • Büyük piliç

ARKAÇ


[isim] [halk ağzında]
  • Ağıl

AYRIK


[sıfat]
  • Ayrılmış

    Yandan ayrık, tek tük gümüş pırıltılı saçları. - Yusuf Ziya Ortaç

[isim]
  • Ayrık otu

Birleşik Kelimeler: ayrık kümeler, ayrık otu


ÇARKA


[isim] [tarih]
  • Osmanlı ordusunda öncü görevi

ÇAKAR


[isim] [denizcilik]
  • Denizde, açığa veya kıyılara yerleştirilen, düzenli aralıklarla ve sürekli belirli aralıklarla yanıp sönen küçük fener, şimşekli fener

ÇAKRA (Kelime Kökeni: Sanskrit)


[isim]
  • İnsan bedeninde bulunan enerjiyi tüm vücuda dağıtan enerji noktaları

KIYAK


[sıfat] [teklifsiz konuşmada]
  • Benzerlerinden üstün olan, çok güzel, mükemmel

    Kıyak bir koşu atı. Kıyak bir söz.

[isim]
  • Hoşgörü, ayrıcalık tanıma
[halk ağzında]
  • Güzel, biçimli, yakışıklı, düzgün giyimli
[halk ağzında]
  • Kıyıcı, zalim, gaddar

    Hırsızların en kıyağı, kaçakçıların en gözü karası hep burada. - Necip Fazıl Kısakürek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kıyak geçmek (veya çekmek veya yapmak)
  • kıyak kaçmak

Birleşik Kelimeler: kafası kıyak


KRAÇA


[isim] [hayvan bilimi]
  • İstavrit balığının küçüğü

KAÇAK


[isim]
  • Bir kapalı kaptan, bir borudan sızan gaz veya sıvı
[sıfat]
  • Bağlı bulunduğu yerden veya yasadan kaçan, uzaklaşan

    Vapurda bir de kaçak Rus ailesi var. - Aka Gündüz

[sıfat]
  • Yasaca yapılması yasak olan veya yapılması için gerekli izin alınmayan

    Kaçak kat.

[sıfat]
  • Yasaca belirtilmiş gerekli gümrük ve vergileri ödenmeden bir yere sokulan veya bir yerden çıkarılan

    Öyle olduğu hâlde kaçak sigaramla hâli unutmaya çalışıyordum. - Sait Faik Abasıyanık

[zarf]
  • Yasalara, kurallara uymayarak, gizlice

    Bütün harp müddetince babası ile İsviçre'de kaçak yaşadı. - Aka Gündüz

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kaçak güreşmek

Birleşik Kelimeler: asker kaçağı, elektrik kaçağı, mektep kaçağı, okul kaçağı, pranga kaçağı, vergi kaçağı


KAÇAR


[sıfat]
  • Kaç soru sıfatının üleştirme biçimi

    Bu evler kaçar odalı?

    Her birinden kaçar tane aldınız?