YAĞDIRMAK Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler



YAĞDIRMAK harflerini içeren 5 harfli 45 kelime bulunuyor. 5 harfli YAĞDIRMAK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

YIĞMA16, YAĞIR15, YAĞMA15, AĞYAR14, DAĞAR14, YAĞAR14, AĞMAK13, AYRIM9, ADAMI9, DAYAK9, KIYMA9, KIYAM9, YIKMA9, YAKIM9, YARDA9, YARIM9, AYRIK8, AYMAK8, DRAMA8, DAMAR8, DAMAK8, KIRAY8, KAYIR8, KAYMA8, MARDA8, MARYA8, YAMAK8, YAKMA8, YARIK8, YARMA8, ARDAK7, DAKAR7, IRMAK7, IRAMA7, KADAR7, KIRMA7, KAYRA7, KAYAR7, RAKIM7, YARAK7, YARKA7, KARMA6, MARKA6, RAMAK6, RAKAM6


KARMA


[isim]
  • Karmak işi
[sıfat]
  • Ayrı türden olan ögelerin karıştırılmasıyla oluşmuş, muhtelit

    Karma futbol takımı.

Birleşik Kelimeler: karma aşı, karma eğitim, karma ekonomi, karmakarış, karmakarışık, karma okul, karma sergi, karma tamlama, karma tren


MARKA (Kelime Kökeni: İtalyanca marca)


[isim]
  • Resim veya harfle yapılan işaret
[mecaz]
  • Tanınmış ürün, saygın kişi vb

Ata Sözleri ve Deyimler

  • marka giymek
  • marka olmak

Birleşik Kelimeler: çarliston marka, çarliston marka kereste, kazık marka


RAMAK (Kelime Kökeni: Arapça ramaḳ)


[isim]
  • `Bir şeyin olmasına çok az kalmak` anlamına gelen ramak kalmak deyiminde geçer

    Gerçekten deli olmama ramak kalmıştı. - Ahmet Midhat


RAKAM (Kelime Kökeni: Arapça raḳam)


[isim] [matematik]
  • Sayıları göstermek için kullanılan işaretlerden her biri

    0, 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, I, II, III ...

Birleşik Kelimeler: astronomik rakam, toparlak rakam, Arap rakamları, Romen rakamları


ARDAK


[isim] [bitki bilimi]
  • İçten çürümeye yüz tutmuş ağaç

IRMAK


[isim]
  • Çoğunlukla denize dökülen, özellikle genişliği ve taşıdığı su niceliği bakımından en büyük akarsu, nehir

    Sakarya sanki adı duyulmadık hatta adı konmadık bir ırmaktı. - Tarık Buğra

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ırmağı geçerken at değiştirilmez
  • ırmak kenarına çeşme yapılmaz

Birleşik Kelimeler: ırmak roman, deli ırmak


IRAMA


[isim]
  • Iramak işi

KADAR (Kelime Kökeni: Arapça ḳadar)


[edat]
  • Ölçüsünde, derecesinde

    Balıkçılıkta para vardır ama dalgıçlık kadar da genç işidir. - Sait Faik Abasıyanık

[zarf]
  • Miktarda, derecede

    İçinde biriken hayat bazen taşacak kadar çok oluyor. - Halide Edip Adıvar


KIRMA


[isim]
  • Kırmak işi
[sıfat]
  • Ortasından kırılarak doldurulan (tüfek)

    Mustafa, kırma tüfeğe bir kurşun sürdü. - Yaşar Kemal

[sıfat] [biyoloji]
  • Melez

    Arap kırması bir at.

[sıfat] [mecaz]
  • Yabancı etkilerle özgün niteliğini yitirmiş olan

Birleşik Kelimeler: divani kırması, minare kırması


KAYRA


[isim]
  • Yüksek tutulan veya sayılan birinden gelen iyilik, lütuf, ihsan, atıfet, inayet

Birleşik Kelimeler: Tanrı kayrası


KAYAR


[isim] [halk ağzında]
  • Hayvanların eskiyen nallarının çivilerini değiştirme işlemi

RAKIM (Kelime Kökeni: Arapça rāḳim)


[isim] [coğrafya]
  • Yükselti

YARAK


[isim] [eskimiş]
  • Silah
[kaba konuşmada]
  • Erkeklik organı

Birleşik Kelimeler: dalyarak


YARKA (Kelime Kökeni: Bulgarca)


[isim] [hayvan bilimi]
  • Büyük piliç

AYRIK


[sıfat]
  • Ayrılmış

    Yandan ayrık, tek tük gümüş pırıltılı saçları. - Yusuf Ziya Ortaç

[isim]
  • Ayrık otu

Birleşik Kelimeler: ayrık kümeler, ayrık otu