YIRTILMAK Harflerini İçeren 7 Harfli Kelimeler



YIRTILMAK harflerini içeren 7 harfli 23 kelime bulunuyor. 7 harfli YIRTILMAK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "yırtılmak ile biten 7 harfli kelimeler. İçinde Yırtılmak olan 7 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

AYRIMLI12, KIYILMA12, KIYMALI12, KAYITIM12, YIKILMA12, YALITIM12, YATIRIM12, AYRIKLI11, AYRILIK11, KAYITLI11, YIRTMAK11, ARTIMLI10, ATIMLIK10, ILITMAK10, KIRMALI10, KIRILMA10, KIRITMA10, KALITIM10, KATILIM10, TIKILMA10, TIMARLI10, YIRTLAK10, LAKIRTI9


LAKIRTI


[isim]
  • Söz, laf

    Birdenbire kesildi halkın lakırtıları / Korku içinde durdu tavla şakırtıları - Enis Behiç Koryürek

[mecaz]
  • Boş söz, dedikodu, laf

    Lakırtıdır o, aldırma!

Ata Sözleri ve Deyimler

  • lakırtı ağzından dökülmek
  • lakırtı çıkarmak
  • lakırtı etmek
  • lakırtısı ağzında kalmak
  • lakırtısı mı olur?
  • lakırtısını etmek
  • lakırtı taşımak
  • lakırtıya boğmak
  • lakırtıya tutmak
  • lakırtı yetiştirmek
  • lakırtıyı ağzına tıkamak
  • lakırtıyı ezip büzmek
  • lakırtıyı kesmek

Birleşik Kelimeler: lakırtı ebesi, lakırtı kavafı, pis lakırtı


ARTIMLI


[sıfat]
  • Pişince şiştiği için miktarı artmış gibi görünen, artağan

    Artımlı pirinç.


ILITMAK


[-i]
  • Ilık duruma getirmek

KIRMALI


[sıfat]
  • Üstünde kırmaları bulunan (giysi), pilili

    Beyaz, kırmalı, fistolu bir gecelik giymiş, yalnız bir kızı düşünüyorum. - Nezihe Meriç


KIRILMA


[isim]
  • Kırılmak işi

    Ancak diyince şu bilmem ne kulübüyle bilmem ne kulübünün son maçlarındaki kafa, kol, bacak kırılmasından söz açacağımı sanmayınız. - Nazım Hikmet

[mecaz]
  • Yürürken salınma, nazlı yürüyüş
[fizik]
  • Saydam bir ortamdan başka bir saydam ortama geçen ışının doğrultusunu değiştirmesi

    Gözlükleri pencerelerden yansıyan ışık kırılmalarıyla çevresine gökkuşağı renkleri saçıyor. - Attila İlhan

Birleşik Kelimeler: kırılma noktası


KIRITMA


[isim]
  • Kırıtmak işi, cilve, işve

    O kuruntularımız, o tafralarımız, o Ermeni gelini gibi kırıtmalarımız pek boşuna demektir. - Salâh Birsel


KALITIM


[isim] [biyoloji]
  • Çevre etkileriyle köklü olarak değiştirilemeyen özelliklerin, döllenme sırasında, dişi ve erkeğin kromozomları aracılığıyla bir kuşaktan ötekine geçmesi, soya çekim, irs, irsiyet, veraset

    Bir ülkenin tarihsel varlığı, onun sahip olduğu ölçülemez bir değerler kalıtımıdır. - Melih Cevdet Anday

Birleşik Kelimeler: kalıtım bilimi


KATILIM


[isim]
  • Katılma işi, iştirak

Birleşik Kelimeler: katılım belgesi


TIKILMA


[isim]
  • Tıkılmak işi

TIMARLI


[sıfat]
  • Tımar edilmiş (binek hayvanı)
[eskimiş]
  • Bakılmış, tedavi edilmiş (yara veya hasta)
[eskimiş]
  • Bakılmış, işlenmiş (ağaç, toprak vb.)
[isim] [tarih]
  • Tımar (II) sahibi olan kimse

    Bir Osmanlı sipahisinin, meseleleri kılıçla çözmeye alışmış bir Türk tımarlısının bu kadar çapraşık bir işi kavramasına imkân yoktu. - Nihal Atsız


YIRTLAK


[sıfat] [halk ağzında]
  • Göz kuyruğu yırtılmış gibi açık duran (göz)

AYRIKLI


[sıfat]
  • Ayrı tutulmuş, benzerlerine uymayan, kural dışı olan, istisnai

AYRILIK


[isim]
  • Ayrı olma durumu
[hukuk]
  • Evlilik birliğinin yargıç kararı ile geçici bir süre için kaldırılması

Birleşik Kelimeler: görüş ayrılığı


KAYITLI


[sıfat]
  • Kaydı yapılmış, kayda geçirilmiş olan

    İkili, on bir Arap atının kayıtlı olduğu bir koşuya konmuştu. - Necati Cumalı

[mecaz]
  • Şarta bağlı

Birleşik Kelimeler: kayıtlı sermaye


YIRTMAK


[-i]
  • Kâğıt, kumaş gibi bükülüp katlanan şeyleri parçalamak

    Artık küstahlığın perdelerini yırtmasam da camlarını çatlatabilirim. - Arif Nihat Asya

[mecaz]
  • Zorlamak

    Gırtlağımı yırtarcasına haykırırken odaya efendim pürtelaş girdi. - Refik Halit Karay

[mecaz]
  • Bir işi yapmaktan kurtulmak
[mecaz]
  • Köşeyi dönmek