YÜKSELTEÇ Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler



YÜKSELTEÇ harflerini içeren 5 harfli 26 kelime bulunuyor. 5 harfli YÜKSELTEÇ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

ÇEKÜL10, KÜLÇE10, SÜYEK10, YELEÇ10, ÇEKEL8, ÇELEK8, ELÇEK8, LETÇE8, LEÇEK8, SEYEK8, ÜSTEL8, KÜTLE7, KÜLTE7, TEYEL7, YELEK7, YETKE7, ESLEK6, ETSEL6, KESEL6, KELES6, SELEK6, SEKTE6, SEKEL6, TELES6, TELEK5, TEKEL5


TELEK


[isim] [hayvan bilimi]
  • Kuşların gövde, kanat ve kuyruğunda bulunan, uçma, örtü ve kuyruk telekleri olarak üçe ayrılan, çeşitli renklerde kalın eksenli tüy

TEKEL


[isim]
  • Bir malın yapımının yalnızca bir kuruluşun elinde bulunduğu durum, inhisar, monopol
[mecaz]
  • Bir kişi veya kuruluşun herhangi bir alanda kazandığı büyük güç

    Özel yalıların tekelinden kurtarılan yeni kıyılar da halkın denizle buluşmasını sağlayacak. - Haldun Taner

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tekelinde olmak
  • tekeline (veya tekellerine) almak

Birleşik Kelimeler: tekel bayisi, tekel maddesi, tekel ürünleri


ESLEK


[sıfat] [halk ağzında]
  • Başkasının buyruk ve dileklerini yerine getiren, söz tutan, yumuşak başlı, itaatli, muti

ETSEL


[sıfat]
  • Ete ait

KESEL (Kelime Kökeni: Arapça kesel)


[isim] [eskimiş]
  • Gevşeklik, tembellik

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kesel gelmek

Birleşik Kelimeler: kesel perdesi


KELES


[isim]
  • Bursa iline bağlı ilçelerden biri

SELEK


[sıfat] [halk ağzında]
  • Cömert

Birleşik Kelimeler: eli selek


SEKTE (Kelime Kökeni: Arapça sekte)


[isim]
  • Olmakta olan bir şeyin birdenbire durarak kesilmesi, durgu
[eskimiş]
  • Bozukluk
[eskimiş]
  • İnme, felç

Ata Sözleri ve Deyimler

  • sekte vermek
  • sekte vurmak
  • sekteye uğramak
  • sekteye uğratmak

Birleşik Kelimeler: kalp sektesi


SEKEL (Kelime Kökeni: Fransızca séquelle)


[isim] [tıp]
  • Bir hastalıktan sonra yerleşip kalan işlev veya doku bozukluğu

    Kırık ve çıkık sekellerine kaplıca yararlıdır.


TELES


[sıfat]
  • Yıpranmış, hırpalanmış bir biçimde telleri, lifleri meydana çıkmış

KÜTLE (Kelime Kökeni: Arapça kutle)


[isim]
  • Katı maddelerin büyük parçası
[fizik]
  • Bir nesneye uygulanan kuvvetle, oluşan ivme arasındaki orantıyı veren katsayı veya nesne niceliği

Birleşik Kelimeler: organik kütle


KÜLTE


[isim]
  • Külçe
[jeoloji]
  • Kayaç
[halk ağzında]
  • Demet, bağlam

Birleşik Kelimeler: kırıntı külte, püskürük külte


TEYEL


[isim]
  • Seyrek ve eğreti dikiş

Ata Sözleri ve Deyimler

  • teyel yapmak (veya atmak)

Birleşik Kelimeler: teyel ipliği, Hristo teyeli


YELEK


[isim]
  • Ceket altına giyilen kolsuz ve kısa giysi

    Sağ elini yelek cebine attı. - Ömer Seyfettin

[halk ağzında]
  • Kuş kanadının büyük tüyü, telek

Birleşik Kelimeler: çelik yelek, bağır yeleği, can yeleği, cankurtaran yeleği, ikaz yeleği


YETKE


[isim]
  • Otorite

    Saçmalama özgürlüğüme hiç kimsenin, hiçbir yetkenin karışamayacağına sevindim. - Tomris Uyar