VEZİRİAZAM Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler



VEZİRİAZAM harflerini içeren 5 harfli 25 kelime bulunuyor. 5 harfli VEZİRİAZAM kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

MEVZİ15, AVİZE14, VEZİR14, ZİRVE14, EVRİM12, MAVRA12, VERİM12, VARMA12, AZİZE11, AVARE11, AZAMİ9, EMRAZ9, İZMİR9, MİRZA9, MEZRA9, MEZAR9, MARİZ9, MARAZ9, REMİZ9, ZAMİR9, ARİZA8, ARAZİ8, AZERİ8, ZİRAİ8, ARAMİ6


ARAMİ (Kelime Kökeni: Arapça ārāmī)


[isim]
  • MÖ 11-8. yüzyıllarda Mezopotamya'da yaşamış bir halk

ARİZA (Kelime Kökeni: Arapça ʿarīża)


[isim] [eskimiş]
  • Yüksek bir makama sunulan mektup veya dilekçe

ARAZİ (Kelime Kökeni: Arapça arāżī)


[isim] [coğrafya]
  • Yeryüzü parçası, yerey, toprak

    Kurulan heyet şehrin arka tepelerinde kondu kurulacak uygun bir arazi bulma işiyle görevlendirildi. - Lâtife Tekin

Ata Sözleri ve Deyimler

  • arazi açmak
  • arazi olmak
  • araziye uymak

Birleşik Kelimeler: arazi aracı, arazi otomobili, arazi taraması, arazi yarışı, vakıf arazisi


AZERİ (Kelime Kökeni: Farsça āẕer + Arapça -ī)


[isim]
  • Azerbaycan Türkü

ZİRAİ (Kelime Kökeni: Arapça zirāʿī)


[sıfat]
  • Tarımsal

Birleşik Kelimeler: zirai işletme


AZAMİ (Kelime Kökeni: Arapça aʿẓamī)


[sıfat]
  • En çok, en üst, en büyük, en yüksek (derece, nicelik), maksimum, maksimal

    Ben azami derecede haşarı ve uçarı bir çocuktum. - Yahya Kemal Beyatlı

[matematik]
  • Maksimum

EMRAZ (Kelime Kökeni: Arapça emrāż)


[isim] [eskimiş]
  • Hastalıklar

İZMİR


[isim]
  • Türkiye'nin Ege Bölgesi'nde yer alan illerinden biri

Birleşik Kelimeler: İzmir köftesi


MİRZA (Kelime Kökeni: Farsça mīrzā)


[isim] [eskimiş]
  • Bazı Türk topluluklarında ve İran'da kullanılan bir soyluluk sanı

MEZRA (Kelime Kökeni: Arapça mezraʿ)


[isim] [eskimiş]
  • Ekime elverişli, ekilecek tarla veya yer, ekenek

MEZAR (Kelime Kökeni: Arapça mezār)


[isim]
  • Ölünün gömülü olduğu yer, gömüt, kabir, sin(I), makber, metfen

    Yurdumuzun on dört yerinde Yunus'a ait olduğu söylenen türbe ve mezarlar vardır. - Ahmet Kabaklı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • mezardan çıkarmak
  • mezarını kazmak

Birleşik Kelimeler: mezar kaçkını, mezar soyguncusu, mezar taşı, anıt mezar


MARİZ (Kelime Kökeni: Arapça marīż)


[sıfat] [eskimiş]
  • Hastalıklı, hasta olan

MARAZ (Kelime Kökeni: Arapça maraż)


[isim] [eskimiş]
  • Hastalık
[mecaz]
  • Dayanılması güç durum
[sıfat] [mecaz]
  • Huysuzluğu ve titizliği ile can sıkan

    Aman ne maraz adamsın!


REMİZ (Kelime Kökeni: Arapça remz)


[isim] [eskimiş]
  • Simge

    Acaba iki kişi oturup birtakım remizler mi düşündüler? - Sait Faik Abasıyanık


ZAMİR (Kelime Kökeni: Arapça żamīr)


[isim] [dil bilgisi]
  • Kişi, dönüşlülük, gösterme, soru ve belirsizlik kavramları vererek varlıkların yerini tutan söz, adıl

    Onu ya insana verilen özel adla ya da adın yerini tutan bir zamirle gösterir. - Azra Erhat

Birleşik Kelimeler: belgisiz zamir, dönüşlü zamir, belirsizlik zamiri, gösterme zamiri, işaret zamiri, kişi zamiri, soru zamiri, şahıs zamiri

[isim] [eskimiş]
  • İçyüz

    Bu sözüyle zamirini dışa vurmuş oldu.