Vet ile Biten Kelimeler



VET ile biten 30 kelime bulunuyor. Sonu VET olan kelime listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Vet ile başlayan kelimeler. İçinde vet olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

14 Harfli Kelimeler

KİLOGRAMKUVVET33

10 Harfli Kelimeler

GRAMKUVVET28

8 Harfli Kelimeler

FÜTÜVVET30, NÜBÜVVET26, MÜRÜVVET25

7 Harfli Kelimeler

UHUVVET25, GABAVET19, SAHAVET18, HALAVET17, REHAVET17, ŞEKAVET16, ZEKAVET16, KASAVET14, KEREVET13, TİLAVET13, TARAVET13

6 Harfli Kelimeler

FORVET19, KUVVET19, ŞEHVET19, RÜŞVET17, HALVET16, ADAVET14, KORVET13, KASVET13, SATVET13, SERVET13

5 Harfli Kelimeler

VET15, DAVET13, KÜVET13

4 Harfli Kelimeler

EVET10


EVET


[edat]
  • `Öyledir` anlamında kullanılan bir doğrulama veya onaylama sözü, olur, oldu, peki, tamam, ya, beli, ha, he

    Evet, bu bahsin en canlı noktası buradadır. - Yahya Kemal Beyatlı

Birleşik Kelimeler: evet efendimci


KEREVET (Kelime Kökeni: Rumca)


[isim]
  • Üzerine şilte serilerek yatmaya veya oturmaya yarayan, duvara bitişik, ayakları olan, tahtadan sedir

    Büyükbabamı, aşağı kattaki yemek odasına bitişik, kurnalı hamamın kerevetine uzattılar. - Necip Fazıl Kısakürek


TİLAVET (Kelime Kökeni: Arapça tilāvet)


[isim] [eskimiş]
  • Kur'an'ı güzel ve yüksek sesle, usulünce okuma

    Hafız Hanım'ın Kur'an tilaveti de tövbe tövbe ya Rabbi, dikkatimi dağıtmıyor değil ha! - Attila İlhan


TARAVET (Kelime Kökeni: Arapça ṭarāvet)


[isim] [eskimiş]
  • Tazelik

    Daima yüzünüzün taravetiyle beraber gönlünüzün tazeliğini de kaybetmeye başlayacaksınız. - Reşat Nuri Güntekin


KORVET (Kelime Kökeni: Fransızca corvette)


[isim] [askerlik]
  • Denizaltılara karşı özel olarak silahlandırılan bir tür savaş gemisi

KASVET (Kelime Kökeni: Arapça ḳasvet)


[isim] [eskimiş]
  • Sıkıntı, iç sıkıntısı

    Doğrusu çok alın teri döktük amma değerdi / Neşe veren kasvetimiz yorgunluğu giderdi - Enis Behiç Koryürek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kasvet basmak (veya çökmek)
  • kasvet vermek


SATVET (Kelime Kökeni: Arapça saṭvet)


[isim] [eskimiş]
  • Zorlu, sindirici güç

SERVET (Kelime Kökeni: Arapça s̱ervet)


[isim]
  • Varlık, zenginlik, mal mülk

    Servet denen şey çok defa paradan ibarettir. - Falih Rıfkı Atay

Birleşik Kelimeler: servet sahibi


DAVET (Kelime Kökeni: Arapça daʿvet)


[isim]
  • Çağrı, çağırma

Ata Sözleri ve Deyimler

  • davete icabet etmek
  • davet etmek
  • davet olunmak

Birleşik Kelimeler: davetname


KÜVET (Kelime Kökeni: Fransızca cuvette)


[isim]
  • İçinde bazı şeyler veya el yıkanan kap

    Ufak bir küvetin içine siyah gibi görünen bir mayi döktü. - Refik Halit Karay

Birleşik Kelimeler: banyo küveti


KASAVET (Kelime Kökeni: Arapça ḳasāvet)


[isim] [eskimiş]
  • Üzüntü, tasa, kaygı, sıkıntı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kasavet çekmek
  • kasavet etmek


ADAVET (Kelime Kökeni: Arapça ʿadāvet)


[isim] [eskimiş]
  • Düşmanlık

BÜVET


[isim]
  • İstasyon, tiyatro, sinema vb. yerlerde yiyecek ve içecek satılan küçük büfe

    Postacılar, tahsil memurları, daha birkaç kişi istasyonun gölgeli büvetine oturmuşlar, masadan masaya yârenlik ediyorlar. - Haldun Taner


ŞEKAVET (Kelime Kökeni: Arapça şeḳāvet)


[isim] [eskimiş]
  • Haydutluk

    Herkesin ortasında yapılan bu şekavete neden kimse karışmıyor? - Haldun Taner


ZEKÂVET (Kelime Kökeni: Arapça ẕekāvet)


[isim] [eskimiş]
  • Çabuk anlama ve kavrama, zeyreklik