UYARICILIK Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler



UYARICILIK harflerini içeren 6 harfli 26 kelime bulunuyor. 6 harfli UYARICILIK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

KIYICI14, YIKICI14, KIYACI13, UYARCI13, YAKICI13, YARICI13, KIRICI12, ACILIK11, ACIKLI11, AKILCI11, ILICAK11, KURACI11, KALICI11, RAKICI11, AYILIK10, AYRILI10, AYKIRI10, KRALCI10, UYAKLI10, YUKARI10, CIRLAK10, YARLIK9, ARILIK8, IRAKLI8, KURALI8, KARILI8


ARILIK


[isim]
  • Temizlik, saffet, sililik
[isim]
  • Kovanların konulduğu yer, kovanlık

IRAKLI


[isim]
  • Irak halkından veya bu halkın soyundan olan kimse

KURALI


[sıfat] [askerlik]
  • Kurasını çekmiş, askere gitmeyi bekleyen (asker)

    Seferberlik başladığı zaman dertli analar nafakasını yok pahasına tefecilere satıyor, kuralı çocuklarına yol parası yetiştiriyorlardı. - Ruşen Eşref Ünaydın


KARILI


[sıfat]
  • Herhangi bir nitelik veya nicelikte karısı olan

Birleşik Kelimeler: karılı kocalı, çok karılı


YARLIK


[isim] [tarih]
  • Ferman

AYILIK


[isim]
  • Kabalık, kaba davranış

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ayılık etmek


AYRILI


[sıfat]
  • Ayrılmış olan, ayrı duran, munfasıl

AYKIRI


[sıfat]
  • Alışılmışa, doğru olarak kabul edilmişe uygun olmayan, karşıt, ters, mugayir, muhalif

    Gene de anlamın ne olduğunu çepeçevre bilmiyoruz dersem gerçeğe aykırı bir şey demiş olmam. - Nermi Uygur

[mecaz]
  • Gidilen yol üzerinde olmayıp gidiş yönüne ters düşen

    Burası Ankara'ya iki günöte, ana yollardan aykırı küçük bir kasabaydı. - Refik Halit Karay

[matematik]
  • Bütün noktaları aynı düzlemde bulunmayan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • aykırı düşmek
  • aykırı olmak

Birleşik Kelimeler: aykırı doğrular, aykırı düşünce, aykırı katmanlaşma, gerçeğe aykırı, kurala aykırı


KRALCI


[sıfat]
  • Krallık yanlısı olan

UYAKLI


[sıfat] [edebiyat]
  • Uyağı bulunan, kafiyeli, mukaffa

YUKARI


[isim]
  • Bir şeyin üst bölümü, fevk, aşağı karşıtı
[mecaz]
  • Yetkili kimse

    Emir yukarıdan gelince çaresiz kaldık.

[sıfat]
  • Benzerleri arasında üstte bulunan

    Yukarı kat.

[sıfat] [mecaz]
  • Aşama, sınıf, makam bakımından ileride olan

    O bizden yukarı sınıftandı.

[zarf]
  • Üst tarafa, üstteki kata, üste, yükseğe, yukarıya

    Yukarı, kocasının odasına çıktı. - Memduh Şevket Esendal

Ata Sözleri ve Deyimler

  • yukarı tükürsem bıyık, aşağı tükürsem sakal

Birleşik Kelimeler: yukarı mahalle, aşağı yukarı, başyukarı, bayır yukarı, çiviyukarı, yokuş yukarı, aşağılı yukarılı


CIRLAK


[isim] [halk ağzında]
  • Cırcır böceği
[sıfat]
  • Hoşa gitmeyen, göze batan (renk)

Birleşik Kelimeler: cırlak cırlak


ACILIK


[isim]
  • Acı olma durumu

    Göğsünde bir sızı, ağzında bir acılık duydu. - Ömer Seyfettin

[mecaz]
  • Dokunaklılık, kederlilik, yaslılık

    Henüz, yüreğimin bir yanı da söylenememiş, dışa atılamamış acılıklarla dolu. - Adalet Ağaoğlu


ACIKLI


[sıfat]
  • Acındıracak, acı verecek nitelikte olan, dokunaklı, üzücü, koygun

    Bu âdet bir fabrika sahibinin acıklı hayat hikâyesiyle birlikte kondulara yayıldı. - Lâtife Tekin

Ata Sözleri ve Deyimler

  • acıklı başta akıl olmaz

Birleşik Kelimeler: acıklı komedi


AKILCI


[sıfat] [felsefe]
  • Akılcılıktan yana olan, usçu, rasyonalist (kimse)