TUTULMUŞLUK ile Oluşan Kelimeler (TUTULMUŞLUK Kelime Türetme)



TUTULMUŞLUK harflerinden oluşan 55 kelime bulunuyor. TUTULMUŞLUK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Tutulmuşluk kelimesinin anlamı nedir?" içeriklerine bakabilirsiniz.

11 Harfli Kelimeler

TUTULMUŞLUK19

10 Harfli Kelimeler

TUTUMLULUK15

9 Harfli Kelimeler

UMUTLULUK14

8 Harfli Kelimeler

MUŞLULUK15, MUŞTULUK15, TUTULMUŞ15, MUTLULUK12

7 Harfli Kelimeler

MUŞTULU14, TUTULUŞ13, TUTUMLU11, TUTULUM11, TUTUKLU10, TUTKULU10

6 Harfli Kelimeler

TUMŞUK12, UMUTLU10, KUTULU9, TUTULU9, UTKULU9, ULULUK9

5 Harfli Kelimeler

MUŞTU11, MUŞLU11, TUTUŞ10, KUMLU8, KUMUL8, MUTLU8, TUTUM8, TULUM8, KUTLU7, TUTUK7, TUTKU7, TULUK7

4 Harfli Kelimeler

UMUT7, ULUM7, KUTU6, KUUT6, KULU6, TUTU6, TULU6, UTLU6, UTKU6

3 Harfli Kelimeler

MUŞ8, KUŞ7, ŞUT7, TUŞ7, UMU6, KUM5, MUT5, ULU5, KUL4, KUT4, TUL4, TUT4

2 Harfli Kelimeler

ŞU6, TU3, UT3


TU


[ünlem]
  • Tuh

    Tu, böyle mi olacaktı!

Birleşik Kelimeler: tu kaka


UT


[isim]
  • Utanma duygusu

Birleşik Kelimeler: ut açıcı, ut yeri

[isim] [müzik]
  • Klasik Türk müziği araçlarından, iri karınlı, kirişli, mızrapla çalınan bir çalgı

    Ferhunde, burada sevdiği bir ut muallimiyle evlenip bahtiyar olmuştu. - Reşat Nuri Güntekin


KUL


[isim]
  • Tanrı'ya göre insan

    Kul ile Tanrı'nın arasına girilmez.

[tarih]
  • Köle

    Kendisi kabilenin beyinin kullarından birinin kızıydı. - Halide Edip Adıvar

[tarih]
  • Karavaş

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kula kul olmak
  • kul etmek
  • kul köle olmak
  • kul kusursuz olmaz
  • kul olmak
  • kul sıkışmayınca (veya daralmayınca veya bunalmayınca) Hızır yetişmez
  • kulunuz

Birleşik Kelimeler: kul cinsi, kul hakkı, kul kâhyası, kul kethüdası, kul oğlanı, kuloğlu, kul taksimi, kul yapısı, buyruk kulu, emir kulu, kapı kulu


KUT


[isim]
  • Devlet idaresinde güç, yaratıcılık ve yetki bakımından sahip olunan üstün güç
[mit.]
  • İlahi bir kaynaktan gelen rahmet, bereket

TUL (Kelime Kökeni: Arapça ṭūl)


[isim] [eskimiş] [gök bilimi]
  • Boylam
[matematik]
  • Uzunluk

Birleşik Kelimeler: tul derecesi


TUT


[isim]
  • Adıyaman iline bağlı ilçelerden biri

KUM


[isim] [madencilik]
  • Silisli kütlelerin, kayaların, doğal etkenlerle parçalanarak ufalanmasından oluşan, deniz kıyısı, dere yatağı vb. yerlerde çok bulunan, ufak, sert tanecikler

    İki kamyon kum getirmemi istedi. - Yusuf Atılgan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kumda oynamak
  • kum dökmek
  • kum gibi

Birleşik Kelimeler: kum balığı, kumbaşı, kum çölü, kum engereği, kum fırtınası, kum grisi, kum havucu, kum havuzu, kum kamyonu, kumkayası, kumkazan, kum ocağı, kum otu, kum saati, kum taşı, kum torbası, gök kumu


MUT


[isim]
  • Mutluluk
[isim] [halk ağzında]
  • Yaklaşık iki avuç dolusu tahılı içine alan ölçek

    Koca imamdan gündeliği yarım mut zahireyle eğreti aldığı öküzler gibi bir çift öküzün kendisinde de olması hâlinde duyacağı bahtiyarlığı düşünmekteydi. - Nabizade Nâzım

[isim]
  • Mersin iline bağlı ilçelerden biri

ULU


[sıfat]
  • Erdemleri bakımından çok büyük, yüce

    Aile uluları arasında buna bir çare bulmak için dertleşmeler olur. - Reşat Nuri Güntekin


KUTU (Kelime Kökeni: Rumca)


[isim]
  • İnce tahta, mukavva, teneke, plastik vb.nden yapılmış, genellikle kapaklı kap

    Enfiyesini, üstü mineli bir kutudan çekerdi. - Abdülhak Şinasi Hisar

[sıfat]
  • Bu kabın alabildiği miktarda olan

    Tam bir kutu çorabı tıkıştırdılar koltuğumun altına. - Nazım Hikmet

[mecaz]
  • Bir kimsede, bir yerde, bir şeyde iyi veya kötü bir özelliğin fazlalığını belirten bir söz

    Akıl kutusu. Fesat kutusu.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kutu gibi

Birleşik Kelimeler: kutu kutu, camekânlı kutu, kapalı kutu, karakutu, kara kutu, akıl kutusu, batarya kutusu, boya kutusu, ecza kutusu, kalem kutusu, mücevher kutusu, posta kutusu, sorgu kutusu, şikâyet kutusu, vites kutusu, yağ kutusu, yakınma kutusu, zemberek kutusu


KUUT (Kelime Kökeni: Arapça ḳuʿūd)


[isim] [eskimiş] [din bilgisi]
  • Namazın oturularak kılınan kısmı

KULU


[isim]
  • Konya iline bağlı ilçelerden biri

TUTU


[isim] [ticaret]
  • Borcun ödeneceğine ilişkin borçlunun alacaklıya bir taşınmazı güvence olarak göstermesi, ipotek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tutuya bırakmak (veya koymak)


TULU (Kelime Kökeni: Arapça ṭulūʿ)


[isim] [eskimiş]
  • Güneşin doğması, doğuşu

UTLU


[sıfat]
  • İffetli