TUNÇLAŞMA harflerini içeren 5 harfli 25 kelime bulunuyor. 5 harfli TUNÇLAŞMA kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Tunçlaşma ile başlayan 5 harfli kelimeler. İçinde Tunçlaşma olan 5 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
ÇAMAŞ12,
MUŞTA10,
MANÇU10,
UÇMAN10,
ALMAÇ9,
ALMAŞ9,
ÇAMAT9,
ÇALMA9,
ÇATMA9,
ŞAMAN9,
TAŞMA9,
UTANÇ9,
ALNAÇ8,
ÇANTA8,
ÇATAL8,
NALÇA8,
TALAŞ8,
NAMLU7,
TUMAN7,
ULAMA7,
ANLAM6,
ALMAN6,
MANAT6,
MATLA6,
TALAN5
TALAN
[isim]
Ata Sözleri ve Deyimler
- talandan geçmek
- talan etmek
Birleşik Kelimeler: alan talan
ANLAM
[isim] [dil bilimi]
-
Bir kelimeden, bir sözden, bir davranış veya olgudan anlaşılan şey, bunların hatırlattığı düşünce veya nesne, mana, meal, fehva, deme, mazmun, medlul, valör
[mantık]
-
Bir önermenin, bir tasarının, bir düşüncenin veya eserin anlatmak istediği şey
Ata Sözleri ve Deyimler
- anlam çıkarmak
- anlamına gelmek
- anlam vermek
Birleşik Kelimeler: anlam aykırılığı, anlam bayağılaşması, anlam bilimi, anlam bilimsel, anlam daralması, anlam değişmesi, anlam genişlemesi, anlam iyileşmesi, anlam kayması, anlam kötüleşmesi, bağlamsal anlam, eş anlam, ikiz anlam, bir anlamda
ALMAN
(Kelime Kökeni: Fransızca allemand)
[isim]
-
Cermen soyundan olan halk
Birleşik Kelimeler: Alman gümüşü, Alman papatyası, Almansever, Alman usulü
MANAT
(Kelime Kökeni: Rusça)
[isim]
-
Azerbaycan ve Türkmenistan para birimi
MATLA
(Kelime Kökeni: Arapça maṭlaʿ)
[isim] [eskimiş]
[edebiyat]
-
Divan edebiyatında kaside veya gazelin ilk beyti
NAMLU
(Kelime Kökeni: Farsça nāmlū)
[isim] [askerlik]
-
Tüfek, tabanca, top vb. ateşli silahların ucunda bulunan boru biçimindeki parça
TUMAN
[isim] [halk ağzında]
ULAMA
[isim]
[dil bilgisi]
-
Konuşmada art arda gelen kelimelerden birincisinin sonundaki ünsüzün, ikincisinin başındaki ünlüye ses bakımından bir hece oluşturacak biçimde bağlanarak söylenmesi, bağlama: Ayırt etmek, tertip etmek, art arda gibi
[sıfat]
ALNAÇ
[isim] [halk ağzında]
ÇANTA
[isim]
Ata Sözleri ve Deyimler
Birleşik Kelimeler: çanta çiçeği, çantada keklik, şifreli çanta, avcı çantası, beslenme çantası, çobançantası, ecza çantası, el çantası, evrak çantası, ilk yardım çantası, para çantası, plaj çantası
ÇATAL
[isim]
-
İki veya daha çok kola ayrılan değnek
[sıfat]
-
Ucu kollara ayrılmış
Çatal yol.
[sıfat]
[sıfat]
-
İki anlamlı, iki türlü anlaşılabilir
Çatal söz.
Ata Sözleri ve Deyimler
- çatal görmek
- çatal matal kaç çatal
Birleşik Kelimeler: çatal ağız, çatal aşı, çatal ayak, çatal bel, çatal bıçak takımı, çatal çivi, çatal don, çatal flama, çatal iğne, çatal kaldıraç, çatalkara, çatal kargı, çatal kazık, çatal kundak, çatalkuyruk, çatal sakal, çatal ses, çatal yürek, çatal zıpkın, üççatal
NALÇA
(Kelime Kökeni: Arapça naʿl + Farsça -çe)
[isim]
-
Ayakkabıların altına çakılan demir
TALAŞ
[isim]
-
Testere ile biçilen veya rende, matkap, törpü vb. araçlarla işlenen bir şeyden dökülen kırıntılar
Birleşik Kelimeler: talaş böreği, talaş kebabı
ALMAÇ
[isim] [fizik]
-
Bir elektrik akımını alıp başka bir kuvvete çeviren cihaz, alıcı, reseptör
ALMAŞ
[isim]
-
İki veya daha çok şeyin sıra ile değiştirilerek kullanılması veya kendiliğinden değişerek çalışması, keşikleme, münavebe
[mantık]
-
Birinin doğru olması ötekinin yanlışlığını gerektiren iki önermenin oluşturduğu sistem