TORTULLAŞMAK harflerini içeren 6 harfli 50 kelime bulunuyor. 6 harfli TORTULLAŞMAK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
OLUŞMA12,
KUŞMAR11,
LOŞLUK11,
MAŞUKA11,
MATRUŞ11,
OKŞAMA11,
ULAŞMA11,
KUŞLAR10,
KARTUŞ10,
TAŞMAK10,
KOMUTA9,
KORUMA9,
KROMLU9,
MORULA9,
MORLUK9,
OTURMA9,
OKUTMA9,
ŞALLAK9,
TOMRUK9,
TORTUM9,
ATOMAL8,
KLORLU8,
KURAMA8,
KUMRAL8,
KALOMA8,
MUALLA8,
MUTLAK8,
MUKAAR8,
MAKTUL8,
MATRUT8,
OTLAMA8,
OTARMA8,
OTAMAK8,
OTURAK8,
OKTRUA8,
OKRAMA8,
OKLAMA8,
TUTMAK8,
TORTUL8,
TORLUK8,
ULAMAK8,
ARTMAK7,
MALKAR7,
MATRAK7,
TUTKAL7,
TORLAK7,
TARTMA7,
TATMAK7,
TATULA7,
KARTAL6
KARTAL
[isim] [hayvan bilimi]
Birleşik Kelimeler: kartal ağacı, kartalgözü, sakallı kartal, balık kartalı
[isim]
-
İstanbul iline bağlı ilçelerden biri
ARTMAK
[isim] [halk ağzında]
[nesnesiz]
MALKAR
[isim]
-
Kuzey Kafkasya'da Kabardey-Balkar Cumhuriyeti'nde yaşayan, Türk soyundan bir halk ve bu halktan olan kimse, Balkar
MATRAK
(Kelime Kökeni: Arapça miṭrāḳ)
[isim] [eskimiş] [tarih]
-
Savaşmayı öğretmek için kullanılan, ucu giderek yuvarlaklaşan kalın sopa, değnek
[sıfat] [argo]
Ata Sözleri ve Deyimler
- matrağa almak
- matrak geçmek
TUTKAL
[isim]
-
Deri, kıkırdak vb. hayvansal maddelerden elde edilen, katılaşıp sertleşme özelliğiyle tahta, kâğıt vb. yapıştırmaya yarayan madde
Ata Sözleri ve Deyimler
Birleşik Kelimeler: tutkal şerbeti, ince tutkal, plastik tutkal, balık tutkalı, boncuk tutkalı, glüten tutkalı, kaurit tutkalı, kazein tutkalı, lastik tutkalı
TORLAK
[sıfat]
[isim]
TARTMA
[isim]
[spor]
-
Güreşte rakibi kucağa alıp ayağını yerden kesme
[isim]
Ata Sözleri ve Deyimler
TATMAK
[-i]
-
Dil yardımıyla bir şeyin tadının nasıl olduğunu anlamak
[mecaz]
TATULA
(Kelime Kökeni: Fransızca datura)
[isim] [bitki bilimi]
-
Patlıcangillerden, çiçekleri beyaz veya mor renkte, meyveleri dikenli, hekimlikte kasların kasılmasını gidermek üzere kullanılan bir yıllık ve otsu bir bitki, şeytan elması, boru çiçeği (Datura stramonium)
ATOMAL
[sıfat] [fizik]
-
Atomlarla ilgili olan, atomik
KLORLU
[sıfat]
-
Birleşiminde klor bulunan
Klorlu su.
KURAMA
[isim]
-
Türkistan'da yaşayan bir topluluk ve bu topluluktan olan kimse
KUMRAL
[isim]
-
Koyu sarı veya açık kestane rengi
[sıfat]
-
Teni ve saçları sarıya çalan açık buğday rengi olan(kimse)
Ekrandaki Loretta, ince yapılı, uzun bacaklı, kumral, yeşil gözlüydü.
- Elif Şafak
KALOMA
(Kelime Kökeni: İtalyanca caloma)
[isim] [denizcilik]
-
Demir atmış bir geminin zincirinin su içindeki bölümü
Ata Sözleri ve Deyimler
- kaloma etmek (veya vermek)
MUALLA
(Kelime Kökeni: Arapça muʿallā)
[sıfat] [eskimiş]