TEKRARLANMAK Harflerini İçeren 7 Harfli Kelimeler



TEKRARLANMAK harflerini içeren 7 harfli 42 kelime bulunuyor. 7 harfli TEKRARLANMAK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

ARANMAK8, ARATMAK8, ARLANMA8, ANLAMAK8, ANLATMA8, ATANMAK8, ATLAMAK8, ATLANMA8, ALMANAK8, AKLAMAK8, AKLANMA8, AKTARMA8, ALARMAK8, KANLAMA8, KANAMAK8, KANATMA8, KARARMA8, KARAMAN8, KARAMAK8, KALAMAR8, KEMAKAN8, KARLAMA8, KATLAMA8, LAMEKAN8, MARANTA8, MALKARA8, MAKARNA8, TANLAMA8, TARANMA8, TARAMAK8, AKARLAR7, ALKARNA7, ALAKART7, KLARNET7, KANALET7, KARKARA7, KARTELA7, LATERNA7, NALEKAR7, NAKKARE7, NAKARAT7, TAKANAK7


AKARLAR


[isim] [bitki bilimi]
  • Gövdeleri halkasız, başları göğüsle birleşik, ağız yapıları ısırıcı, sokucu veya emici örümceğimsiler takımı

ALKARNA (Kelime Kökeni: İtalyanca argagna)


[isim] [denizcilik]
  • İstiridye, midye, tarak vb. kabuklu hayvanları avlamak için deniz dibini taramakta kullanılan, ağız kısmı demirden bir ağ

ALAKART (Kelime Kökeni: Fransızca à la carte)


[isim]
  • Seçmeli yemek, tabildot karşıtı

KLARNET (Kelime Kökeni: Fransızca clarinette)


[isim] [müzik]
  • Tahtadan, metal perdeli, orkestrada önemli yeri olan bir üflemeli çalgı

    Önce klarnetle ezgisini çalar, arkasından gür bariton sesiyle bir dörtlük söylerdi. - Cahit Külebi

Birleşik Kelimeler: basklarnet


KANALET (Kelime Kökeni: Fransızca canalette)


[isim]
  • Küçük kanal

KARKARA (Kelime Kökeni: Arapça ḳarḳara)


[isim] [hayvan bilimi]
  • Uzun bacaklılardan, bataklık bölgelerde yaşayan, kışı sıcak ülkelerde geçiren, başı sorguçlu turna

KARTELA (Kelime Kökeni: İtalyanca cartella)


[isim]
  • Tombala vb. oyunlarda sayıların yazılı olduğu kart
[tiyatro]
  • Tuluat tiyatrosunun kapısına asılan tabela

LATERNA (Kelime Kökeni: İtalyanca lanterna)


[isim] [müzik]
  • Kolu çevrilerek çalınan, sandık biçiminde bir org türü

    Apaşlardan biri laternayı çalıyor. - Necip Fazıl Kısakürek


NALEKÂR (Kelime Kökeni: Farsça nālekār)


[sıfat] [eskimiş]
  • İnleyen, iniltili

    İçlerinden biri de ince, hazin, nalekâr bir sesle yavaş yavaş Kur'an okuyordu. - Memduh Şevket Esendal


NAKKARE (Kelime Kökeni: Arapça naḳḳāre)


[isim] [tarih]
  • Mehterhanede yer alan, birbirine bağlı iki yarım küre benzeri ve iki değnekle vurularak çalınan bir davul türü

NAKARAT (Kelime Kökeni: Arapça naḳarāt)


[isim] [müzik]
  • Bir şarkıda her kıtadan sonra tekrarlanan ve bestesi değişmeyen parça, kavuştak

    Şirket vapurları, bir şarkının nakaratı gibi ikide bir geçerlerdi. - Abdülhak Şinasi Hisar

[mecaz]
  • Çok sık tekrarlanan, bundan dolayı bıkkınlık vererek önemini yitiren söz

    Bir yandan da Necla 'Ay yoruldu, ay hastalanacak, ay ölecek' diye eski nakaratına devam ediyor. - Haldun Taner

[edebiyat]
  • Bir şiirin içinde iki veya daha çok kez tekrarlanan bölüm

TAKANAK


[isim] [halk ağzında]
  • Alacak

ARANMAK


[nesnesiz]
  • Arama işine konu olmak

    Ertesi günü uygun pansiyon aranacaktı. - Tarık Buğra

Ata Sözleri ve Deyimler

  • aranıp taranmak


ARATMAK


[-e] [-i]
  • Arama işini bir başkasına yaptırmak
[mecaz]
  • Özletmek

    Bana senden ayrı kaldığım günleri aratıyorsun. - Refik Halit Karay

Ata Sözleri ve Deyimler

  • aratmamak


ARLANMA


[isim]
  • Utanma