TEFEKKÜR Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler



TEFEKKÜR harflerini içeren 4 harfli 22 kelime bulunuyor. 4 harfli TEFEKKÜR kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

KÜFE12, FEKE10, FERT10, KEFE10, TEFE10, KÜRE6, KÜRK6, KÜRT6, TÜRK6, TÜRE6, TRÜK6, ERTE4, EREK4, ERKE4, ETER4, ETEK4, KETE4, KERE4, KEKE4, TERK4, TEKE4, TERE4


EREK


[isim]
  • Gerçekleştirmek için tasarlanan ve erişmek istenilen şey, amaç, gaye, maksat, hedef

    Onun metodunu uygulamakla araştırıcının varamayacağı erek yoktur. - Azra Erhat

Birleşik Kelimeler: erek bilimi


ERKE


[isim] [fizik]
  • Enerji
[felsefe]
  • Pozitif bilimlerde iş başarma gücü, bir direnmeyi yenme gücü

ETER (Kelime Kökeni: Fransızca éther)


[isim] [kimya]
  • Oksijenli asitlerin alkollerle birleşmesinden oluşan sıvılar

ETEK


[isim]
  • Bedenin belden aşağısına giyilen, değişik biçimlerde, genellikle kadın giysisi, eteklik

    Sevim'in eteği bir dikene takılıp yırtılmış, beyaz potinleri çamura batmıştı. - Reşat Nuri Güntekin

[argo]
  • Edep yeri

Ata Sözleri ve Deyimler

  • eteğe varmak
  • eteği ayağına dolaşmak
  • eteği kirlenmek
  • eteğindeki taşı dökmek
  • eteğinde namaz kılınmak
  • eteğinden ayrılmamak
  • eteğinden el çekmek
  • eteğine düşmek (veya sarılmak)
  • eteğine yapışmak (veya sığınmak)
  • eteğini başına atmak (veya sarmak)
  • eteğini çekmek
  • eteğini toplamak
  • eteğini tutmak
  • eteğiyle mum söndürmek
  • etek açmak
  • eteklerini indirmek
  • eteklerini toplamak
  • etekleri tutuşmak
  • etekleri uzamak
  • etekleri zil (veya ıslık veya çalpara) çalmak
  • etek öpmek
  • etek silkmek
  • etek takmak (veya giymek)

Birleşik Kelimeler: etek bağı, etek belde, etek bezi, etek dolusu, etek etek, etek kiri, etek pisliği, etekserpen, etek taşı, eteği arı, eteği belinde, eteği düşük, eteği temiz, eteğine eğri, eteğine pis, eksik etek, iç etek, maksi etek, midi etek, mini etek, uzun etek, üç etek, çatı eteği, dağ eteği, damak eteği, pencere eteği


KETE


[isim] [halk ağzında]
  • Yağlı, mayalı veya mayasız hamurdan yapılan çörek

KERE (Kelime Kökeni: Arapça kerre)


[isim]
  • Kez, yol, defa, sefer

    Bir kere düştün mü ne arayan olur ne soran! - Burhan Felek

Birleşik Kelimeler: bin kere, bir kere, kırk kere, milyon kere, otuz kere, yüz kere


KEKE


[sıfat] [halk ağzında]
  • Kekeme

TERK (Kelime Kökeni: Arapça terk)


[isim]
  • Bırakma, ayrılma

Ata Sözleri ve Deyimler

  • terk etmek


TEKE


[isim] [hayvan bilimi]
  • Erkek keçi

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tekeden süt çıkarmak

Birleşik Kelimeler: teke dikeni, tekesakalı, boynuzluteke


TERE (Kelime Kökeni: Farsça tere)


[isim] [bitki bilimi]
  • Turpgillerden, yaprakları salata olarak yenen baharlı bir bitki (Lepidium sativum)

Birleşik Kelimeler: çayır teresi, su teresi, yaban teresi


KÜRE (Kelime Kökeni: Arapça kure)


[isim] [matematik]
  • Bütün noktaları merkezden aynı uzaklıkta bulunan bir yüzeyle sınırlı cisim

Birleşik Kelimeler: küre kuşağı, ağır küre, ateş küre, düzlem küre, güney küre, hava küre, ışık küre, kuzey küre, su küre, taş küre, yarı küre, yarım küre, yerküre, gök küresi

[isim] [madencilik]
  • Madenci ocağı, maden fırını
[isim]
  • Kastamonu iline bağlı ilçelerden biri

KÜRK


[isim]
  • Bazı hayvanların, giyecek yapmak için işlenmiş postu
[sıfat]
  • Bu posttan yapılmış

    Kürk manto.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kürk ile börk ile adam olunmaz

Birleşik Kelimeler: kürk böceği, kürk hayvanı, badem kürk, samur kürk, vizon kürk, erkân kürkü


KÜRT


[isim]
  • Ön Asya'da yaşayan bir topluluk ve bu topluluktan olan kimse

TÜRK


[isim]
  • Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde yaşayan halk ve bu halktan olan kimse

    Ne mutlu Türk'üm diyene! - Atatürk

Birleşik Kelimeler: Türk aksağı, Türk biberi, Türk Cumhuriyetleri, Türk eli, Türk kahvesi, Türkkâri, türkkıyması, türkkupası, Türk meşesi, Göktürk, Göktürk harfleri, yeni Türk harfleri, Ahıska Türkleri, Mesket Türkleri, Azerbaycan Türkü


TÜRE


[isim]
  • Adalet