TEBEŞİRLEME Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler



TEBEŞİRLEME harflerini içeren 4 harfli 44 kelime bulunuyor. 4 harfli TEBEŞİRLEME kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Tebeşirleme ile başlayan 4 harfli kelimeler. İçinde Tebeşirleme olan 4 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

BREŞ9, EŞME8, EMİŞ8, MEŞE8, ERİŞ7, EŞİT7, EŞLİ7, İŞTE7, ŞİLE7, ŞİLT7, ŞERİ7, BRİT6, BİLE6, BETİ6, BERİ6, BERE6, BELİ6, EBET6, İBRE6, ERME5, ERİM5, ETME5, EMİR5, EMET5, EMEL5, ELİM5, ELEM5, İTME5, İLME5, LİME5, MERT5, MERİ5, REMİ5, ERTE4, ERİL4, ETER4, ETİL4, ETLİ4, ELTİ4, ELİT4, LİET4, REEL4, TİRE4, TERE4


ERİL


[sıfat] [dil bilgisi]
  • Bazı dillerde erkek cinsten sayılan (kelime), müzekker

ETER (Kelime Kökeni: Fransızca éther)


[isim] [kimya]
  • Oksijenli asitlerin alkollerle birleşmesinden oluşan sıvılar

ETİL (Kelime Kökeni: Fransızca éthyle)


[isim] [kimya]
  • Organik birleşiklerin birleşimine giren karbon ve hidrojen atomları grubu

    Etil klorür.

Birleşik Kelimeler: etil alkol


ETLİ


[sıfat]
  • İçinde et bulunan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • etliye sütlüye karışmamak

Birleşik Kelimeler: etli bitki, etli butlu, etli canlı, etli ekmek, etli meyve, etli pide


ELTİ


[isim]
  • Kadına göre kocasının erkek kardeşlerinin eşlerinden her biri

Ata Sözleri ve Deyimler

  • elti eltiden kaçar, görümceler bayrak açar
  • elti eltiye eş olmaz, arpa unundan aş olmaz

Birleşik Kelimeler: eltieltiyeküstü


ELİT (Kelime Kökeni: Fransızca élite)


[sıfat]
  • Seçkin

LİET (Kelime Kökeni: Almanca Lied)


[isim] [müzik]
  • Şarkı

REEL (Kelime Kökeni: Fransızca réel)


[sıfat]
  • Gerçek

TİRE


[isim]
  • Dikişte kullanılan pamuk ipliği

    Parmak uçlarında ince ince delik çorapları renkli tire ile iliştiriyordu. - Mahmut Yesari

[sıfat]
  • Pamuk ipliğinden yapılmış
[isim]
  • Kısa çizgi
[isim]
  • İzmir iline bağlı ilçelerden biri

TERE (Kelime Kökeni: Farsça tere)


[isim] [bitki bilimi]
  • Turpgillerden, yaprakları salata olarak yenen baharlı bir bitki (Lepidium sativum)

Birleşik Kelimeler: çayır teresi, su teresi, yaban teresi


ERME


[isim]
  • Ermek işi

ERİM


[isim]
  • Bir şeyin erebileceği uzaklık, menzil

    El erimi. Göz erimi.

Birleşik Kelimeler: el erimi, göz erimi, kulak erimi, kurşun erimi

[isim]
  • Muştu

ETME


[isim]
  • Etmek işi

Ata Sözleri ve Deyimler

  • etme bulma dünyası


EMİR (Kelime Kökeni: Arapça emr)


[isim]
  • Buyruk, komut, talimat, ferman
[bitki bilimi]
  • Orta Anadolu'da şarap yapımı için üretilen, orta kalın kabuklu, beyaz renkli, kısa ve karışık budanan bir tür üzüm

Ata Sözleri ve Deyimler

  • emir almak
  • emir altına almak
  • emir vermek
  • emrine girmek
  • emrine vermek

Birleşik Kelimeler: emir cümlesi, emir eri, emir kipi, emir kulu, emir komuta zinciri, emirname, emir subayı, emretmek, emreylemek, emrihak, emrivaki, emre muharrer senet, yazılı emir, evvelemirde, arama emri, ita emri, ödeme emri, ölüm emri, tediye emri, verile emri

[isim]
  • Araplarda ve bazı Müslüman ülkelerde bir kavim, şehir veya ülkenin başı

EMET


[isim]
  • Kütahya iline bağlı ilçelerden biri