TAYLORCULUK Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler



TAYLORCULUK harflerini içeren 5 harfli 40 kelime bulunuyor. 5 harfli TAYLORCULUK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

TOYCU12, YOLCU12, TOYCA11, KOLCU10, KUYTU9, KURCA9, KOYUT9, UYLUK9, UYRUK9, YOLLU9, YOLUK9, YORTU9, KOLAY8, KURYA8, KOYAR8, ORTAY8, OLURU8, YUTAK8, YOLAK8, YULAR8, YAKUT8, KOLLU7, KUTLU7, KUTUR7, KURUL7, KURUT7, OTLUK7, TOKLU7, TORUL7, TULUK7, ALKOL6, AKORT6, KORAL6, KOTRA6, KURAL6, LORTA6, LOKAL6, ORTAK6, OTLAK6, TORAK6


ALKOL (Kelime Kökeni: Fransızca alcool)


[isim] [kimya]
  • Bira, şarap vb. sıvıların veya pancar, patates nişastasının şekere dönüştürülmesi sonucu ortaya çıkan glikoz çözeltilerin mayalaşmış özlerinin damıtılmasıyla elde edilen, kokulu, uçucu, yanıcı, renksiz sıvı, ispirto, etanol, etil alkol
[mecaz]
  • Her türlü alkollü içki

    Nefesleri alkol kokan bu kimseler pis paçavralar giyinmişlerdi. - Peyami Safa

Ata Sözleri ve Deyimler

  • alkol duvarını aşmak

Birleşik Kelimeler: alkolmetre, alkolölçer, asit alkol, etil alkol


AKORT (Kelime Kökeni: Fransızca accord)


[isim] [müzik]
  • Bir çalgıda doğru ses vermesi için yapılan ayar, düzen
[müzik]
  • Armoniyi sağlayan seslerin birleşmesi
[mecaz]
  • Uyum, uyumluluk

Ata Sözleri ve Deyimler

  • akort etmek

Birleşik Kelimeler: akordu bozuk


KORAL (Kelime Kökeni: Fransızca choral)


[isim] [müzik]
  • Koro için yazılmış dinî ezgi
[sıfat]
  • Koroyla ilgili

KOTRA (Kelime Kökeni: Fransızca cotre)


[isim] [denizcilik]
  • Çoğunlukla bir direkli, randası olan, ince gövdeli yelkenli

    Açıkta demir atmış kotrayı görüyor musun? - Falih Rıfkı Atay

[isim]
  • Irmak ve göl ağızlarında kurulan ve ince kazıklarla kamışlardan yapılma dalyan

KURAL


[isim]
  • Bir sanata, bir bilime, bir düşünce ve davranış sistemine temel olan, yön veren ilke, nizam

    Dil bilgisi kuralları.

Birleşik Kelimeler: kural dışı, kurala aykırı, üç birlik kuralı, görgü kuralları, yazım kuralları


LORTA (Kelime Kökeni: İtalyanca lorta)


[isim]
  • Ayakkabı kalıbının çapı

    Baş lorta. Orta lorta. Aşağı lorta.


LOKAL (Kelime Kökeni: Fransızca local)


[isim]
  • Müzikli eğlencelerin yapıldığı yer

    Onlarla beraber Beyoğlu lokanta ve gece lokallerine büsbütün başka bir üslup geldi. - Falih Rıfkı Atay

[sıfat]
  • Yöresel
[sıfat] [tıp]
  • Yerel

    Lokal anestezi.


ORTAK


[isim]
  • Birlikte iş yapan, ortaklaşa yararlarla birbirlerine bağlı kimselerden her biri, şerik, hissedar, partner

    Bırakın, ortağıma bir telefon edeyim. - Haldun Taner

[sıfat]
  • Birden çok kimse veya nesneyi ilgilendiren, onlara özgü olan, onların katılmasıyla oluşan, müşterek

    Edebiyata şiirle başlamak, büyük küçük bütün yazarlarda görülen ortak bir yöndür. - Necati Cumalı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ortak (veya kuma) gemisi yürümüş, elti gemisi yürümemiş
  • ortak etmek
  • ortak olmak

Birleşik Kelimeler: ortak bölen, ortak çarpan, ortak dil, ortak fark, ortak gider, ortak hesap, ortak kat, ortak mülkiyet, ortak nesne, ortak ölçülmez sayılar, ortak özne, ortak payda, ortak tam bölen, ortak tümleç, ortak yapım, ortak yaşama, ortakyaşar, ortak yönetim, ortak yüklem, dert ortağı, çok ortaklı


OTLAK


[isim] [coğrafya]
  • Hayvan otlatılan yer, salmalık, yaylak, mera, örü(II)

    Otlaktan çıktıkları sırada hava kuru soğuktu. - Necati Cumalı

Birleşik Kelimeler: dağ otlağı


TORAK


[isim]
  • Kömürleştirilecek ağaç veya pişirilecek tuğlalarla dolu olan ve dışı çamur ile sıvanan kümbet
[halk ağzında]
  • Çökelek

KOLLU


[sıfat]
  • Kolu olan

    Kollu sandalye.

Birleşik Kelimeler: karpuz kollu


KUTLU


[sıfat]
  • Uğurlu

    İşte akşam oldu, bizim artık her yer / Doldur kutlu ellerinle kadehimi - Ahmet Muhip Dranas

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kutlu gün doğuşundan bellidir
  • kutlu olsun


KUTUR (Kelime Kökeni: Arapça ḳuṭr)


[isim] [eskimiş] [matematik]
  • Daire ve kürede çap

Birleşik Kelimeler: nısıf kutur


KURUL


[isim]
  • Bir işi yapmak, yönetmek veya bir kurum ve kuruluşu temsil etmek için görevlendirilmiş kişilerden oluşmuş topluluk, heyet, konsey, asamble

Birleşik Kelimeler: alt kurul, genel kurul, seçici kurul, üst kurul, yarkurul, Bakanlar Kurulu, balotaj kurulu, denetim kurulu, denetleme kurulu, disiplin kurulu, onur kurulu, sağlık kurulu, sandık kurulu, seçiciler kurulu, soruşturma kurulu, tahkim kurulu, teftiş kurulu, uzlaştırma kurulu, yargıcılar kurulu, yasama kurulu, yazı kurulu, yönetim kurulu, yürütme kurulu


KURUT


[isim] [halk ağzında]
  • Kurutulmuş süt ürünü

    Yoğurt kurutu. Kaymak kurutu.