Tali ile Başlayan Kelimeler



TALİ ile başlayan 19 kelime bulunuyor. Başında TALİ olan kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Tali kelimesinin anlamı nedir? Tali ile biten kelimeler. İçinde tali olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

11 Harfli Kelimeler

TALİHSİZLİK19, TALİMATNAME13

9 Harfli Kelimeler

TALİMHANE14, TALİMNAME11

8 Harfli Kelimeler

TALİMGAH17, TALİHSİZ16, TALİMSİZ13

7 Harfli Kelimeler

TALİPLİ11, TALİHLİ11, TALİMLİ8, TALİMAT8, TALİMAR8

6 Harfli Kelimeler

TALİKA6

5 Harfli Kelimeler

TALİP9, TALİH9, TALİM6, TALİL5, TALİK5

4 Harfli Kelimeler

TALİ4


TALİ (Kelime Kökeni: Arapça tālī)


[sıfat] [eskimiş]
  • İkinci derecede olan, ikincil

Birleşik Kelimeler: tali yol


TALİL (Kelime Kökeni: Arapça taʿlīl)


[isim] [eskimiş]
  • Sebep gösterme
[felsefe]
  • Tümdengelim

Birleşik Kelimeler: hüsnütalil


TALİK (Kelime Kökeni: Arapça taʿlīḳ)


[isim] [eskimiş]
  • Asma, yukarı kaldırma
[sıfat]
  • Bu tür yazı ile yazılmış

    ... sonra üç de eski talik levha. - Yusuf Ziya Ortaç

Ata Sözleri ve Deyimler

  • talik etmek


TALİKA (Kelime Kökeni: Rusça)


[isim] [eskimiş]
  • Dört tekerlekli, üstü kapalı, yaylı bir tür at arabası

TALİM (Kelime Kökeni: Arapça taʿlīm)


[isim]
  • Öğretim
[askerlik]
  • Uygulamalı olarak yapılan askerlik eğitimi

    Eğil dağlar, eğil üstünden aşam / Yeni talim çıkmış varam alışam - Halk türküsü

Ata Sözleri ve Deyimler

  • talim etmek
  • talim etmek

Birleşik Kelimeler: talimhane, talimname


TALİMLİ


[sıfat]
  • Talim görmüş, eğitilmiş

    Gözlerim ona dikilmiş talimli bir fino köpeği gibi büzülüp otururdum. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu


TALİMAT (Kelime Kökeni: Arapça taʿlīmāt)


[isim]
  • Yönerge

    Demir Bey'den beklenilen talimat gelmişti. - Refik Halit Karay

[askerlik]
  • Görevin gerektirdiği türlü hizmetlerin başarıyla yürütülmesi için kumandan, başkan veya daire başkanları tarafından verilen, o hizmetle ilgili sorumluluk, düzen ve ilkeleri içine alan buyruklar

Ata Sözleri ve Deyimler

  • talimat vermek

Birleşik Kelimeler: talimatname


TALİMAR (Kelime Kökeni: İtalyanca tagliamare)


[isim] [denizcilik]
  • Baş bodoslamasından omurgaya kadar uzanan, cıvadra donanımına desteklik etmek amacıyla konulan ekleme

TALİP (Kelime Kökeni: Arapça ṭālib)


[sıfat]
  • İsteyen, istekli
[isim]
  • Genellikle evlenmek isteyen ve bu isteğini evleneceği kimseye bildiren erkek

    Öyle olmasa Musa ile evlenmez, talipleri içinde en beğendiği İsa'nın İstanbul'dan dönmesini beklerdi. - Elif Şafak

Ata Sözleri ve Deyimler

  • talip (veya talibi) çıkmak
  • talip olmak


TALİH (Kelime Kökeni: Arapça ṭāliʿ)


[isim]
  • Şans

    Benim küskün talihimin bana verdiği ızdırap yeter. - Etem İzzet Benice

Ata Sözleri ve Deyimler

  • talihine küsmek
  • talihin kucağına atılmak
  • talihi yaver gitmek

Birleşik Kelimeler: talih kuşu, talih oyunu, kara talih, kör talih


TALİMNAME (Kelime Kökeni: Arapça taʿlīm + Farsça nāme)


[isim] [askerlik]
  • Savaşta uygulanan türlü manevraları, araç ve gereçlerin nasıl kullanılacağını, her sınıfın görev ve davranışını belirten kuralların toplandığı kitap

TALİPLİ


[sıfat] [halk ağzında]
  • Talip olan, talip

TALİHLİ


[sıfat]
  • Talihi iyi olan, bahtı açık olan, bahtlı, şanslı

    O devrin talihlileri gibi para sanki su olmuş, ceplerine akıyordu. - Ercüment Ekrem Talu


TALİMATNAME (Kelime Kökeni: Arapça taʿlīmāt + Farsça nāme)


[isim] [eskimiş]
  • Yönetmelik

Birleşik Kelimeler: dahilî talimatname


TALİMSİZ


[sıfat]
  • Talim görmemiş