TABAKÇILIK Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler



TABAKÇILIK harflerini içeren 6 harfli 22 kelime bulunuyor. 6 harfli TABAKÇILIK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

BALÇIK12, AÇKILI11, BALÇAK11, ÇITLIK11, ÇAKILI11, ÇATILI11, ILIKÇA11, KILÇIK11, ALIKÇA10, ALAÇIK10, BATILI10, KAÇLIK10, BALTIK9, ÇALKAK9, ÇATLAK9, ATKILI8, BAKKAL8, KITLIK8, TIKALI8, TAKILI8, ATALIK7, KALTAK6


KALTAK


[isim]
  • Üzeri meşin, halı vb. şeylerle kaplanmamış olan eyerin tahta bölümü
[kaba konuşmada]
  • İffetsiz, namussuz kadın

Birleşik Kelimeler: eyer kaltağı


ATALIK


[isim]
  • Ataya yakışır davranış, babalık

ATKILI


[sıfat]
  • Atkısı olan

BAKKAL (Kelime Kökeni: Arapça baḳḳāl)


[isim]
  • Yiyecek, içecek vb. maddeleri perakende olarak satan kimse

    Bakkallar, sebzeciler eline bir iki şey tutuştururlardı. - Ayla Kutlu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • bakkala bırakma!

Birleşik Kelimeler: bakkal çakkal, bakkal defteri, bakkal kâğıdı, bozbakkal


KITLIK


[isim]
  • Kıt olma durumu, ihtiyaca yetmeyecek kadar azlık, az ve zor bulunma

    Toprak darlığı, ham madde kıtlığı ve nüfus artışı... - Falih Rıfkı Atay

[mecaz]
  • Duygu, söz vb.nde azlık

    Espri, kıtlıkta bolluk arz eden bir cevherdir. - Necip Fazıl Kısakürek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kıtlıktan çıkmış
  • kıtlıktan çıkmış gibi yemek

Birleşik Kelimeler: adam kıtlığında


TIKALI


[sıfat]
  • Kapanmış, herhangi bir şeyin geçmesine imkân vermeyen, tıkanmış

Birleşik Kelimeler: kulağı tıkalı


TAKILI


[sıfat]
  • Takılmış, tutturulmuş, asılmış

Ata Sözleri ve Deyimler

  • takılı kalmak


BALTIK


[isim]
  • Baltık Denizi'ne kıyısı olan ülkeler ve bu ülkelerin halkı

Birleşik Kelimeler: Baltık dilleri


ÇALKAK


[isim] [halk ağzında]
  • Çalkar

ÇATLAK


[sıfat]
  • Çatlamış olan

    Çatlak bardak.

[mecaz]
  • Deli

    Çatlaksam çatlağım. Çatlak olmasam bunca adama, gözün görmediğini göstermeye kalkar mıydım? - Oktay Rifat

[isim]
  • Herhangi bir yerde uzunluğuna olan açıklık

    Bu testinin çatlağı hiçbir sızıntı göstermemişti. - Aka Gündüz

[isim]
  • Ara, aralık

    İki denizci kara bulutlar çatlağından güneş ışığının güldüğünü sandılar. - Halikarnas Balıkçısı

[isim] [mecaz]
  • Değişimin başlangıcı

    Yaşantımda çatlaklar oluşmaya başlamıştı. - Emine Işınsu

[isim] [jeoloji]
  • Yer altındaki taş kütlelerinin basınç ve gerilim dolayısıyla yer değiştirmeden çatlayıp yarılması, diyaklaz

    Esmer toprağın yüzünü saran çatlaklar sanki yerin dibine kadar iniyordu. - Tarık Buğra

[isim] [tıp]
  • Deri, mukoza, kemik veya herhangi bir organ üzerinde uzunluğuna olan açıklık, yarık, fissür

Birleşik Kelimeler: çatlak ses, çatlak zurna, kafası çatlak, kasık çatlağı


ALIKÇA


[sıfat]
  • Alık benzeri

    Yüzünde hayli alıkça denebilecek bön bir mutluluk ifadesi vardı. - Murathan Mungan

[zarf]
  • (alı'kça) Alık olana yaraşır bir biçimde

    O andaki hayretimi hatırladıkça / Rejisöre bakakaldım öyle alıkça. - Enis Behiç Koryürek


ALAÇIK


[isim] [halk ağzında]
  • Üzeri dal ve hasırla örtülmüş kulübe, çardak

    Pamuk ırgatları alaçıkların önüne oturmuşlar, koza çekiyorlardı. - Yaşar Kemal


BATILI


[sıfat]
  • Batı ülkeleri veya batı bölgesi halkından olan (kimse), Garplı, Mağribî

    Batılı uygarlık aydınları mutlaka gelişmeyle, ilerlemeyle ilgili bir akıma angaje olmaya itti. - Attila İlhan


KAÇLIK


[sıfat]
  • Bir nesnenin sayıca ne kadar olduğunu soran söz

    Kaçlık paket istersiniz?


AÇKILI


[sıfat]
  • Açkı yapılmış, perdahlanmış, perdahlı