TIRNAKLATMAK Harflerini İçeren 7 Harfli Kelimeler



TIRNAKLATMAK harflerini içeren 7 harfli 87 kelime bulunuyor. 7 harfli TIRNAKLATMAK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

ARILAMA9, ARINMAK9, ARITMAK9, ANLATIM9, ANMALIK9, ANILMAK9, ANIRMAK9, ANIRTMA9, ATTIRMA9, ATILMAK9, AKITMAK9, ALINMAK9, AKTARIM9, IKLAMAK9, IRALAMA9, KITLAMA9, KINAMAK9, KINLAMA9, KANIKMA9, KANIRMA9, KARIKMA9, KARILMA9, KARIMAK9, KARINMA9, KALINMA9, KAKILMA9, KAKMALI9, KATILMA9, KATMALI9, MARKALI9, RAKAMLI9, TIKAMAK9, TIKANMA9, TIKATMA9, TINLAMA9, TIKLAMA9, TANITMA9, TANIMAK9, TANILMA9, TAKINMA9, TAKILMA9, ARKALIK8, ARANMAK8, ARATMAK8, ARLANMA8, ANLAMAK8, ANLATMA8, ATAKLIK8, ATLATMA8, ATANMAK8, ATLAMAK8, ATLANMA8, ALMANAK8, AKLAMAK8, AKLANMA8, AKTARMA8, ALARMAK8, KIRANTA8, KANLAMA8, KANAMAK8, KANATLI8, KANATMA8, KARAMAN8, KARALIK8, KARALTI8, KARAMAK8, KALAMAR8, KARLAMA8, KARTLIK8, KATLAMA8, MARANTA8, MALKARA8, MAKARNA8, TANLAMA8, TARATMA8, TARANTI8, TARANMA8, TARAMAK8, TARAKLI8, TAKINAK8, TARTMAK8, ANTRAKT7, ALKARNA7, ALAKART7, NAKARAT7, TALAKAT7, TAKANAK7


ANTRAKT (Kelime Kökeni: Fransızca entracte)


[isim] [sinema] [tiyatro]
  • Ara

ALKARNA (Kelime Kökeni: İtalyanca argagna)


[isim] [denizcilik]
  • İstiridye, midye, tarak vb. kabuklu hayvanları avlamak için deniz dibini taramakta kullanılan, ağız kısmı demirden bir ağ

ALAKART (Kelime Kökeni: Fransızca à la carte)


[isim]
  • Seçmeli yemek, tabildot karşıtı

NAKARAT (Kelime Kökeni: Arapça naḳarāt)


[isim] [müzik]
  • Bir şarkıda her kıtadan sonra tekrarlanan ve bestesi değişmeyen parça, kavuştak

    Şirket vapurları, bir şarkının nakaratı gibi ikide bir geçerlerdi. - Abdülhak Şinasi Hisar

[mecaz]
  • Çok sık tekrarlanan, bundan dolayı bıkkınlık vererek önemini yitiren söz

    Bir yandan da Necla 'Ay yoruldu, ay hastalanacak, ay ölecek' diye eski nakaratına devam ediyor. - Haldun Taner

[edebiyat]
  • Bir şiirin içinde iki veya daha çok kez tekrarlanan bölüm

TALAKAT (Kelime Kökeni: Arapça ṭalāḳat)


[isim] [eskimiş]
  • Kolayca düzgün söz söyleme durumu

    Sakin ve çekingen Ahmet Naci, umulmaz bir talakat ve hararetle uzun uzun söyledi. - Reşat Nuri Güntekin


TAKANAK


[isim] [halk ağzında]
  • Alacak

ARKALIK


[isim]
  • Sırt dayamaya yarayan yer

    Rıza Efendi iskemlesinin arkalığına iyice yaslandı. - Tarık Buğra

[eskimiş]
  • Ev içinde giyilen kolsuz, kalınca bir kısa hırka türü

ARANMAK


[nesnesiz]
  • Arama işine konu olmak

    Ertesi günü uygun pansiyon aranacaktı. - Tarık Buğra

Ata Sözleri ve Deyimler

  • aranıp taranmak


ARATMAK


[-e] [-i]
  • Arama işini bir başkasına yaptırmak
[mecaz]
  • Özletmek

    Bana senden ayrı kaldığım günleri aratıyorsun. - Refik Halit Karay

Ata Sözleri ve Deyimler

  • aratmamak


ARLANMA


[isim]
  • Utanma

ANLAMAK


[-i]
  • Bir şeyin ne demek olduğunu, neye işaret ettiğini kavramak

    Yıldızın hemen altında, namluya benzer bir başka şekil var, bunun bir tabanca olduğunu anlamakta gecikmiyorum. - Ahmet Ümit

[-den]
  • Bir şey hakkında bilgisi bulunmak

    Hele bir de denizcilikten anlamıyorsanız su üstünde bahadırlık göstermek yerine beceriksizlik göstereceksiniz demektir. - İsmet Özel

[nesnesiz] [-den]
  • Yarar sağlamak

    Bu ilaçtan hiçbir şey anlamadım.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • anladımsa arap olayım
  • anlarsın ya!
  • anlayalım!
  • anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az
  • anlayıp dinlemek


ANLATMA


[isim]
  • Anlatmak işi, ifham, ilam, tefhim

    Biz gücümüz yettiğince ve gönlümüzün isteğince sizi anlatmaya çalıştık. - Ahmet Kabaklı


ATAKLIK


[isim]
  • Atak olanın durumu veya atak bir biçimde yapılan iş, davranış, cüret

    Kara Yusuf ve arkadaşlarındaki ataklık halkı sarıyor. - Tarık Buğra


ATLATMA


[isim]
  • Atlatmak işi

Birleşik Kelimeler: atlatma haber


ATANMAK


[-e]
  • Bir göreve getirilmek, tayin edilmek

    Doğu'ya atanan bir arkadaşları hakkında konuştuklarını işitiyorum yanlarından geçerken. - Ahmet Ümit

Birleşik Kelimeler: açıktan atanmak, asaleten atanmak, vekâleten atanmak