TÜRKKUPASI Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler



TÜRKKUPASI harflerini içeren 5 harfli 34 kelime bulunuyor. 5 harfli TÜRKKUPASI kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

RÜSUP13, KUPÜR12, ASPUR11, PUSAT11, SAPKI11, SAPIK11, TÜRAP11, KAPUT10, RATIP10, KÜSUR9, SÜKUT9, SÜRAT8, ISTAR7, ISKAT7, KISKA7, KASIK7, KASIR7, KASIT7, RASIT7, SIRAT7, SURAT7, SARIK7, SAKIT7, SATIR7, ARKIT6, ARTIK6, KURAK6, KARIK6, KATIK6, KATKI6, KATIR6, KARST6, KIRAT6, TIRAK6


ARKIT


[isim] [halk ağzında]
  • Köy evlerinde kapıların arkasına konulan kalın kuşak

ARTIK


[sıfat]
  • İçildikten, yenildikten veya kullanıldıktan sonra geriye kalan
[isim]
  • Bir şeyin harcandıktan veya kullanıldıktan sonra artan bölümü

    Kumaş artığı.

    Dibinde bir yudumluk kararmış çay artığı vardı. - Yusuf Atılgan

[zarf]
  • (a'rtık) Bundan böyle, bundan sonra

    Artık onlar en lüks gazino ve barlara gidiyorlar, gecelerini oralarda geçiriyorlardı. - Tarık Buğra

[isim] [müzik]
  • Büyük ve tam aralıkların yarım ses artmış hâli

Birleşik Kelimeler: artık değer, artık emek, artık göl, artık gün, artık yıl, eksik artık, üretim artığı


KURAK


[sıfat]
  • Yağışsız (hava, mevsim, yıl)

    Kurak bir yıl geçiriyoruz.

Birleşik Kelimeler: yarı kurak


KARIK


[isim]
  • Kar yağmış bir alana bakma sonucu ortaya çıkan göz kamaşması
[sıfat]
  • Karlı bir alana bakma sonucu kamaşmış (göz)
[isim] [halk ağzında]
  • Ark

KATIK


[isim]
  • Ekmekle karın doyurmak gerektiğinde, ekmeğe katılan peynir, zeytin, helva vb. yiyecek

    Birkaç günlük ekmeğini, katığını köyden getirirdi. - Halikarnas Balıkçısı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • katık etmek


KATKI


[isim]
  • Bir işin yapılmasına, gerçekleşmesine emek, bilgi, para vb. ile katılma, yardım

    Her geçen gün ününe, sanatına yeni katkılar getiriyordu. - Necati Cumalı

[halk ağzında]
  • Düğün günü davetlilerin öğleye kadar gönderdikleri armağan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • katkıda bulunmak

Birleşik Kelimeler: katkı maddesi, katkı payı


KATIR


[isim] [hayvan bilimi]
  • Atgillerden, kısrak ile erkek eşeğin çiftleşmesinden doğan melez hayvan

    Otomobilimizi gören katırlar ejderha görmüşcesine kaçışıyorlar. - Necip Fazıl Kısakürek

[sıfat] [mecaz]
  • Kaba, bayağı, görgüsüz (kimse)

Ata Sözleri ve Deyimler

  • katır gibi
  • katır kuyruğu gibi kalmak
  • katır tepmişe dönmek

Birleşik Kelimeler: katır boncuğu, katır inadı, katır karı, katırkuyruğu, katırtırnağı, katır yılanı


KARST (Kelime Kökeni: Almanca Karst)


[isim] [jeoloji]
  • Kayaçların erimesiyle yer altı akıntıları olan, kireç taşı ve dolomit bölgesi

KIRAT (Kelime Kökeni: Arapça ḳīrāṭ)


[isim]
  • Elmas, zümrüt vb. değerli taşların tartısında kullanılan, 0,20043 gramlık ağırlık ölçü birimi

    Bilmem hangi milyarder kocakarının porsuk gerdanında ışıldayan bilmem kaç kırat pırlanta mı diyeceksiniz? - Nazım Hikmet

[mecaz]
  • Nitelik, değer, düzey, seviye

    Karşısındaki oyuncu belki de orta kıratı hiçbir zaman geçmeyen birisi idi. - Tarık Buğra

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kıratını ölçmek


TIRAK


[isim]
  • Kırılan kuru bir şeyin çıkardığı ses

Birleşik Kelimeler: tırık tırak


ISTAR (Kelime Kökeni: Rumca)


[isim] [halk ağzında]
  • Halı, kilim dokunan tezgâh

ISKAT (Kelime Kökeni: Arapça isḳāṭ)


[isim] [eskimiş]
  • Düşürme, aşağı atma
[din bilgisi]
  • Ölenlerin kılınmamış namazları ve tutulmamış oruçları için verilen sadaka

KISKA


[isim] [halk ağzında]
  • Arpacık soğanı

KASIK


[isim] [anatomi]
  • Vücudun karın ile uyluk arasındaki bölümü

    Tabancayı kılıfsız olarak kuşağının arasına, sol kasığının üstüne yerleştirdi. - Necati Cumalı

Birleşik Kelimeler: kasık bağı, kasık biti, kasık çatlağı, kasık fıtığı, kasık otu


KASIR (Kelime Kökeni: Arapça ḳaṣr)


[isim] [eskimiş]
  • Köşk

    Padişah bu kasırdan donanmanın sefere çıkışını izlermiş. - Ahmet Ümit