TÜRKKIYMASI Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler



TÜRKKIYMASI harflerini içeren 6 harfli 35 kelime bulunuyor. 6 harfli TÜRKKIYMASI kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

KIYMIK11, KAYISI11, SIYRIK11, YIRTIM11, YASMIK11, AYKIRI10, AYIRTI10, ISITMA10, ISIRMA10, KIYMAK10, KISMIK10, MÜSKAT10, SIRIMA10, YIKMAK10, YIRTIK10, YIRTMA10, YASTIK10, ARITIM9, KISMAK9, KÜRKAS9, KIRKIM9, KAKTÜS9, MARSIK9, SIKMAK9, TIRSMA9, TIRMIK9, KIRMAK8, KISRAK8, KISTAK8, KIRKMA8, KARMIK8, RASTIK8, SARKIK8, SARKIT8, TIKMAK8


KIRMAK


[-i]
  • Sert şeyleri vurarak veya ezerek parçalamak

    Taşları kırmak. Bardağı kırmak.

[nesnesiz]
  • Belirli bir biçimde katlamak

    Forma kırmak.

[-e]
  • Hareket durumundaki canlının veya taşıtın yönünü değiştirmek, çevirmek, döndürmek

    Ne tarafa doğru meyil varsa gidonu o tarafa doğru kıracaksınız ki bisiklet doğrulsun. - Burhan Felek

[mecaz]
  • Dileğini kabul etmeyerek veya beklenmeyen bir davranış karşısında bırakarak gücendirmek, incitmek

    Bazen bir kelimenin, bir ses tonunun sevdiğimiz bir insanı kırdığını görürüz. - Mehmet Kaplan

[mecaz]
  • Yok etmek

    Bir gündüz olsa belki bu derdi kıracağım / Yoksa bu sensizlikten artık çıldıracağım - Enis Behiç Koryürek

[mecaz]
  • Gücünü, etkisini azaltmak

    Birkaç gün evvel yağan yağmur sıcağı kırmamış. - Burhan Felek

[argo]
  • Kaçmak, uzaklaşmak
[nesnesiz] [ticaret]
  • Değerinden düşük fiyata almak

    Bono kırmak. Çek kırmak.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kırdığı koz (veya ceviz) kırkı (veya bini) aşmak
  • kırıp dökmek
  • kırıp geçirmek
  • kırıp sarmak

Birleşik Kelimeler: bakterikıran, Kervankıran, sabankıran, saçkıran, sahipkıran, zararlıkıran


KISRAK


[isim] [hayvan bilimi]
  • Dişi at

    Kurt görmüş bir kısrak heyecanıyla haykıra haykıra kaçtı. - Ömer Seyfettin


KISTAK


[isim] [coğrafya]
  • Bir yarımadayı karaya bağlayan, iki yanı su, dar kara parçası, berzah, dil (I)

KIRKMA


[isim]
  • Kırkmak işi

KARMIK


[isim] [halk ağzında]
  • Çay ağzında yapılan balıkçı büğeti

RASTIK (Kelime Kökeni: Farsça rāsuḫt)


[isim]
  • Kadınların kaşlarını veya saçlarını boyamak için sürdükleri siyah boya

    Rastıkla, yanağındaki beni boyamayı da unutmadı. - Sermet Muhtar Alus

Ata Sözleri ve Deyimler

  • rastık çekmek


SARKIK


[sıfat]
  • Aşağı doğru uzanmış veya uzanmış, sarkmış, sölpük, salpa, gevşek

    İri yarı, bıyıkları sarkık bir ozan elini dostça omzuna attı. - Çetin Altan


SARKIT


[isim] [mineraloji]
  • Mağaraların tavanında aşağıya doğru oluşan, genellikle koni biçiminde kalker birikintisi, damla taş, stalaktit

TIKMAK


[-e] [-i]
  • İterek, zorla, aceleyle sokmak

    Her birinin ağzına avucundaki et parçasını tıktı. - Falih Rıfkı Atay

[teklifsiz konuşmada]
  • Sokmak

    Hesap kitap, müfettiş derken Aslan'ı kafese tıkmışlar. - Memduh Şevket Esendal

Birleşik Kelimeler: tıka basa


ARITIM


[isim]
  • Petrol, yağ vb. maddeleri arıtma işi, rafinaj

Birleşik Kelimeler: arıtımevi


KISMAK


[-i]
  • Sesi azaltmak, alçaltmak

    Radyoyu biraz kısar mısın?

[-den] [mecaz]
  • Masraf, harcama vb.ni azaltmak

    Kes üç kuruş ekmekten / Beş kuruş etten kıs - Behçet Necatigil

[mecaz]
  • Verilen hak ve özgürlüklerin sınırını daraltmak
[halk ağzında]
  • Pintilik etmek

KÜRKAS (Kelime Kökeni: Fransızca curcas)


[isim] [bitki bilimi]
  • Sütleğengillerden, meyve çekirdekleri zehirli bir bitki, Hint fıstığı (Jatropha curcas)

KIRKIM


[isim]
  • Davarların kırkılması işi

Birleşik Kelimeler: geyikler kırkımında


KAKTÜS (Kelime Kökeni: Fransızca cactus)


[isim] [bitki bilimi]
  • Kaktüsgillerden, yaprakları yayvan ve dikenli, güzel, parlak renkte çiçekler açan bir bitki, atlas çiçeği (Cactus)

Birleşik Kelimeler: Japon kaktüsü


MARSIK


[isim]
  • Yapılırken iyice yakılmadığından duman ve koku vererek yandığı için baş ağrısı yapan odun kömürü

    Mangalın üstünde bir boru, marsık kokusu dar sokağı doldurmuş. - Sait Faik Abasıyanık

[sıfat] [mecaz]
  • Zayıf ve teni koyu renkte olan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • marsık gibi