SÜZGÜNLEŞMEK Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler



SÜZGÜNLEŞMEK harflerini içeren 6 harfli 26 kelime bulunuyor. 6 harfli SÜZGÜNLEŞMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

SÜZGÜN18, GÜZLÜK17, GÜLŞEN15, GÜZLEK15, GÜNLÜK14, GEZMEK14, GEZMEN14, MÜŞKÜL14, ÜŞÜMEK14, ÜZÜLME14, GÜLMEK13, GENZEK13, GENZEL13, SÜZMEK13, ÜŞENME12, ÜLEŞME12, GELMEK11, SEZMEK11, KENGEL10, SÜNMEK10, ŞEKLEN9, ÜNLEME9, MESLEK8, MESKEN8, SEKMEN8, SEKLEM8


MESLEK (Kelime Kökeni: Arapça meslek)


[isim]
  • Belli bir eğitim ile kazanılan, sistemli bilgi ve becerilere dayalı, insanlara yararlı mal üretmek, hizmet vermek ve karşılığında para kazanmak için yapılan, kuralları belirlenmiş iş

    Araya giren yıllar zarfında meslekten kopunca eski arkadaşlarıyla ünsiyeti de kopmuştu. - Osman Aysu

[felsefe]
  • Öğreti
[felsefe]
  • Dizge
[eskimiş]
  • Çığır, okul, ekol

    Edebî meslekler.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • mesleğinin eri (veya erbabı) olmak
  • meslek edinmek

Birleşik Kelimeler: meslek içi eğitim, meslek yaşamı, serbest meslek


MESKEN (Kelime Kökeni: Arapça mesken)


[isim]
  • Konut(I)

    Bu acayip meskeninde yaz kış kalın kepeneğe sarılmış otururdu. - Memduh Şevket Esendal

Ata Sözleri ve Deyimler

  • mesken tutmak


SEKMEN


[isim]
  • Tabure

SEKLEM


[isim] [halk ağzında]
  • Kıldan, yünden dokunmuş çuval
[sıfat]
  • On batman (un, vb.)

ŞEKLEN (Kelime Kökeni: Arapça şeklen)


[zarf]
  • Biçim bakımından, biçim yönünden

ÜNLEME


[isim]
  • Ünlemek işi

KENGEL (Kelime Kökeni: Farsça kenger)


[isim] [bitki bilimi]
  • Kenger

Birleşik Kelimeler: kengel sakızı, sütlü kengel


SÜNMEK


[nesnesiz]
  • Esnekliğini yitirerek gevşemek

    Bu kumaş kolay kolay sünmez.


GELMEK


[-e] [nesnesiz] [-den]
  • Ulaşmak, varmak

    Gurbetten gelmişim yorgunum hancı / Şuraya bir yatak ser yavaş yavaş - Bekir Sıtkı Erdoğan

[-e]
  • Bir şeye sonradan inanmak, doğruluğuna hak vermek, eğilim göstermek, kabul etmek

    Dediğime geldiniz mi?

[-e]
  • Uygun düşmek

    Caddelerde oturmaya gelmez. - Ömer Seyfettin

[-e]
  • Başlamak, ortaya çıkmak
[yardımcı fiil]
  • Kök veya gövdeleri sonuna -a (-e) eki almış fiillere gelerek süreklilik bildiren birleşik fiiller oluşturur

    Alışageldiğimiz bir anlamı vardı.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ...-e gelince
  • gel de (veya gelsin de)
  • gel demesi kolay ama git demesi güçtür
  • gel denilen yere gitmeye ar eyleme, gelme denilen yere gidip yerini dar eyleme
  • geldik yüze, çıktık düze
  • geleceği varsa göreceği de var
  • gelip çatmak (veya dayanmak)
  • gelip geçmek
  • gel keyfim gel
  • gelsin ... (veya gelsin ... gitsin ...)
  • gel zaman git zaman

Birleşik Kelimeler: gelgeç, gelgel, gelip geçici, gide gele, gitmeli gelmeli, varagele, rastgele, taygeldi, gelgelelim, kendigelen, karşı gelim, tümdengelim, söz gelimi, süregelmek


SEZMEK


[-i]
  • Açık bir kanıt olmaksızın, olmuş veya olacak bir şeyi anlamak, kestirmek, hissetmek

    Düşüncelerinde en uzak bir şüphenin gölgesini bile sezmek mümkün değildi. - Hamdullah Suphi Tanrıöver


ÜŞENME


[isim]
  • Üşenmek işi

    Fakat tam kapıdan çıkacağım zaman, üstüme bir üşenmedir çöküyor. - Falih Rıfkı Atay


ÜLEŞME


[isim]
  • Üleşmek işi

GÜLMEK


[nesnesiz]
  • İnsan, hoşuna veya tuhafına giden olaylar, durumlar karşısında, genellikle sesli bir biçimde duygusunu açığa vurmak

    O ne söylese sinirli sinirli ve tabii olmayan gülüşü ile gülüyordu. - Halide Edip Adıvar

[-e]
  • Biriyle alay etmek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • gülerim! (veya güleyim bari!)
  • gülerken ısırmak
  • güler misin, ağlar mısın!
  • gülme komşuna, gelir başına
  • gülmekten kırılmak (veya katılmak veya yarılmak)
  • gülüp geçmek
  • gülüp oynamak (veya söylemek)

Birleşik Kelimeler: güle güle, güle oynaya, yüze gülücü


GENZEK


[sıfat] [halk ağzında]
  • Genizden konuşan

GENZEL


[sıfat]
  • Genizsil