SÜPÜRGELİK Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler



SÜPÜRGELİK harflerini içeren 5 harfli 35 kelime bulunuyor. 5 harfli SÜPÜRGELİK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

GÜPÜR17, ÜRGÜP17, PÜSÜR14, SÜRGÜ14, ÜSKÜP14, GÜLÜK13, KÜPLÜ13, KÜSPE12, SÜPER12, PELÜR11, ÜLGER11, ESPRİ10, ELİPS10, KLİPS10, KÜRSÜ10, SİPER10, SÜLÜK10, SERGİ10, GELİR9, KEPİR9, PERKİ9, KİLÜS8, SÜREK8, ÜLSER8, EKÜRİ7, ÜLKER7, ESKİL6, ESRİK6, KESİR6, SİRKE6, SERİK6, SEKİL6, ERKLİ5, ERLİK5, KİLER5


ERKLİ


[sıfat]
  • Bir şeyi yapmaya, başarmaya gücü yeten, nüfuzlu, muktedir, kadir

ERLİK


[isim]
  • Erkeklik, yiğitlik
[askerlik]
  • Er olma durumu

KİLER (Kelime Kökeni: Farsça kilār)


[isim]
  • Evlerde yiyecek, içecek ve erzakın saklandığı oda, ambar veya dolap

    Kileri kilitlemezdi, paraları meydanda dururdu. - Ömer Seyfettin


ESKİL


[isim]
  • Aksaray iline bağlı ilçelerden biri

ESRİK


[sıfat] [eskimiş]
  • Sarhoş

Ata Sözleri ve Deyimler

  • esrik devenin çulu eğri gerek


KESİR (Kelime Kökeni: Arapça kesr)


[isim] [matematik]
  • Bir birimin bölündüğü eşit parçalardan birini veya birkaçını anlatan sayı

    Yarım, üçte bir, yüzde üç birer kesirdir.

Birleşik Kelimeler: kesir ölçek, adi kesir, basit kesir, bayağı kesir, bileşik kesir, ondalık kesir


SİRKE


[isim]
  • Bit, tahtakurusu vb. asalak böceklerin yumurtası

    Hepsi bit, sirke içinde; sıvandım, hepsini temizledim. - Halide Edip Adıvar

[isim]
  • Salatalara, yemeklere ekşilik vermek için kullanılan ekşimiş üzüm, elma, limon vb. suyu

Birleşik Kelimeler: sirke ruhu, sirke sineği, elma sirkesi, üzüm sirkesi


SERİK


[isim]
  • Antalya iline bağlı ilçelerden biri

SEKİL


[isim]
  • At, eşek ve sığırların ayaklarında bileğe veya dize kadar çıkan beyazlık, seki (II)

EKÜRİ (Kelime Kökeni: Fransızca écurie)


[isim]
  • Ahırdaş

ÜLKER


[isim] [gök bilimi]
  • Boğa takımyıldızı sınırları içinde bulunan, yedi parlak yıldız ve etrafındaki gaz katmanı ile güzel görünüm veren yıldız kümesi, Yedikızkardeş, Süreyya, Pervin

KİLÜS (Kelime Kökeni: Arapça keylūs)


[isim] [tıp]
  • Bağırsaktan gelen, içinde yağ damlacıkları bulunan ak kan

SÜREK


[isim]
  • Süren, devam eden zaman
[sıfat]
  • Hızlı süren, hızlı giden
[halk ağzında]
  • Satmak için pazara götürülen hayvan sürüsü

Birleşik Kelimeler: sürek avı


ÜLSER (Kelime Kökeni: Fransızca ulcère)


[isim]
  • Yara
[tıp]
  • Sindirim organlarında ve özellikle mide ile onikiparmak bağırsağında görülen yara, karha

    Bir süre, mide ülseri tanısıyla sayrılık geçirdi. - Cahit Külebi


GELİR


[isim]
  • Bir kimseye veya topluluğa belli zamanlarda, belli yerlerden gelen para, varidat

    Saklanan bir gelir vardı ki aç, çıplak kalmıyorlardı. - Mahmut Yesari

Birleşik Kelimeler: gelir dağılımı, gelir düzeyi, gelir kaynağı, gelir ortaklığı, gelir vergisi, millî gelir, ulusal gelir, dar gelirli