SÜLFÜRİMETRE Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler



SÜLFÜRİMETRE harflerini içeren 5 harfli 86 kelime bulunuyor. 5 harfli SÜLFÜRİMETRE kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

FÜLÜS16, MÜFTÜ16, FETÜS14, MÜFİT14, SÜFLİ14, SÜRFE14, TİFÜS14, LÜFER13, ÜLFET13, RESİF12, SELEF12, SEFİR12, SEFİL12, SEFER12, FİTRE11, FİLET11, FERLİ11, SÜRÜM11, TELİF11, TELEF11, TERFİ11, SÜTLÜ10, TÜMÜR10, TÜRÜM10, ÜRÜME10, ÜSTLÜ10, SÜMER9, SÜRME9, TİMÜS9, TÜRLÜ9, MÜRİT8, SÜTRE8, SÜRRE8, TÜMEL8, ÜSTEL8, ÜLSER8, ÜREME8, ÜREMİ8, ESMER7, İSMET7, İSTEM7, LEMİS7, MİSEL7, MESEL7, METİS7, MERSİ7, MELES7, MERES7, RESMİ7, RESİM7, SİTEM7, SİLME7, SERİM7, SEMER7, SELİM7, SERME7, TÜREL7, ESTER6, ESİRE6, ETSEL6, ERİME6, İSTER6, LİSTE6, METİL6, METRE6, MERET6, RİMEL6, REMİL6, REMEL6, SETRE6, SETİR6, SETER6, TESRİ6, TEMEL6, TELSİ6, TELİS6, TELES6, TELEM6, TESİR6, TERME6, TERİM6, TERES6, LİRET5, LİTRE5, TİRLE5, TERLİ5


LİRET (Kelime Kökeni: Fransızca lirette)


[isim] [eskimiş]
  • İtalya'nın para birimi

LİTRE (Kelime Kökeni: Yunanca)


[isim] [matematik]
  • Sıvıları ölçmede kullanılan, bir desimetreküp hacminde ölçü birimi
[sıfat]
  • Bu birimde bir kabın alabileceği miktarda olan

    Şimdi yedek iki litre kan var elimizde. - Necati Cumalı

Birleşik Kelimeler: dekalitre, desilitre, hektolitre, mililitre, santilitre


TİRLE (Kelime Kökeni: Fransızca tire-lait)


[isim]
  • Meme başı üzerine yerleştirilip sütün alınmasına yarayan araç

TERLİ


[sıfat]
  • Terlemiş olan

    O günkü gibi terli değil, ateşli değil. - Tarık Buğra


ESTER (Kelime Kökeni: Almanca Ester)


[isim] [kimya]
  • Organik asitlerle alkollerin aralarından bir su molekülü ayrılması sonucunda verdikleri madde

ESİRE (Kelime Kökeni: Arapça esīre)


[isim] [eskimiş]
  • Dişi tutsak

ETSEL


[sıfat]
  • Ete ait

ERİME


[isim]
  • Erimek işi

    Dışarıda karlar erimeye başlamış. - Ahmet Ümit

Birleşik Kelimeler: aşırı erime, kemik erimesi


İSTER


[isim]
  • Bir şeyin yapılabilmesinin veya olabilmesinin bağlı olduğu şey, gerek, icap, lüzum
[bağlaç]
  • Cümledeki görevleri aynı olan kelimelerin ayrı ayrı her birinin başına getirilerek herhangi birinin onanmasında sakınca olmadığını anlatan bir söz

    İster gitsin ister kalsın.

Birleşik Kelimeler: ister istemez


LİSTE (Kelime Kökeni: İtalyanca lista)


[isim]
  • Alt alta yazılmış şeylerin bütünü, dizelge

    Elimden geldiği kadar listenizi yerine getirmeye çalışacağım. - Nazım Hikmet

Birleşik Kelimeler: liste başı, liste dışı, kara liste, tek liste, iftihar listesi, liberasyon listesi, seçmen listesi, yemek listesi


METİL (Kelime Kökeni: Fransızca méthyle)


[isim] [kimya]
  • Doymuş hidrokarbon kökleri serisinin ilk basamağı

METRE (Kelime Kökeni: Fransızca mètre)


[isim] [matematik]
  • Yer meridyen çemberinin kırk milyonda biri olarak kabul edilen, 100 cm'lik temel uzunluk ölçüsü birimi

    İskenderun Körfezi'ne sekiz yüz metre yukarıdan bakıyordum. - Refik Halit Karay

Birleşik Kelimeler: metrekare, metreküp, metre sistemi, akselerometre, alkalimetre, alkolmetre, altimetre, ampermetre, anemometre, areometre, asidimetre, azotometre, barometre, bolometre, çelik metre, dansimetre, debimetre, dekametre, densimetre, desimetre, dilatometre, dinamometre, elektrodinamometre, elektrometre, fotometre, füzyometre, galvanometre, gazometre, grafometre, gramsantimetre, grizumetre, hektometre, hidrometre, higrometre, interferometre, kalorimetre, kilogrammetre, kilometre, klinometre, kolorimetre, kronometre, lüksmetre, manometre, manyetometre, mikrometre, milimetre, minimetre, odyometre, oleometre, ozonometre, ödyometre, parametre, parkmetre, pedometre, piknometre, pirometre, plüviyometre, polarimetre, radyometre, sakarimetre, sakkarometre, santimetre, sülfürimetre, şerit metre, takeometre, takimetre, takometre, taksimetre, tansiyometre, telefonometre, telemetre, termometre, voltametre, voltmetre


MERET (Kelime Kökeni: Arapça mārid)


[isim]
  • Sıkıntı veren, hoşlanılmayan şeyler veya kimseler için kullanılan sövgü sözü

    Ben de öyle söyledim. Bırakalım artık şu meredi, dedim. - Ahmet Ümit

[sıfat] [halk ağzında]
  • Uğursuz

RİMEL (Kelime Kökeni: Fransızca rimmel)


[isim]
  • Kadınların kirpiklerini kıvırmak ve daha uzun göstermek için fırça ile sürdükleri yağlı sürme, maskara

    Nihayet kirpiklerine de birer fırça rimel dokundurdu, onları da dikleştirdi. - Peyami Safa


REMİL (Kelime Kökeni: Arapça reml)


[isim] [eskimiş]
  • Kumda birtakım çizgiler çizerek fala bakma

Ata Sözleri ve Deyimler

  • remil atmak (veya dökmek)