SONUÇLAMAK Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler



SONUÇLAMAK harflerini içeren 6 harfli 32 kelime bulunuyor. 6 harfli SONUÇLAMAK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

ÇAMUKA11, KONÇLU11, MALKOÇ11, MAÇUNA11, SAÇULA11, SAÇMAK11, SANÇMA11, ÇALMAK10, SOLUMA10, ASUMAN9, KUMSAL9, OKUNMA9, ONULMA9, OLUNMA9, SOKMAN9, SOLMAK9, SUNMAK9, SULAMA9, USANMA9, AKSUNA8, AKSONA8, KALOMA8, LUSAKA8, MASLAK8, OKLAMA8, ONAMAK8, SANMAK8, SALMAK8, ULAMAK8, UNLAMA8, ULANMA8, OLANAK7


OLANAK


[isim]
  • İmkân

    Olanakların, olasılıkların bir sonu bulunabilirdi belki zamanla. - Yusuf Atılgan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • olanak sağlamak (veya tanımak)


AKSUNA (Kelime Kökeni: Rumca)


[isim]
  • Basınçlanma

AKSONA (Kelime Kökeni: Rumca)


[isim] [denizcilik]
  • Vurgun hastalığına karşı uygulanan emniyet durakları

KALOMA (Kelime Kökeni: İtalyanca caloma)


[isim] [denizcilik]
  • Demir atmış bir geminin zincirinin su içindeki bölümü

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kaloma etmek (veya vermek)


MASLAK (Kelime Kökeni: Arapça maṣlāḳ)


[isim] [eskimiş]
  • Sürekli su akan boru

    İlerideki maslaktan su doldurmaya giden simsiyah bir zenci kızının yakasından asıldı. - Osman Cemal Kaygılı


OKLAMA


[isim]
  • Oklamak işi

ONAMAK


[-i]
  • Bir işi doğru ve uygun bulmak, tasvip etmek

SANMAK


[nesnesiz]
  • Bir şeyin olma veya olmama ihtimalini kabul etmekle birlikte, olabileceğine daha çok inanmak, zannetmek, zanneylemek

    Babam, hiç hoşnut olmadığımı, beni yine sevindiremediğini sandı. - Adalet Ağaoğlu

Birleşik Kelimeler: varsanı


SALMAK


[-e] [-i]
  • Bağımlılığına, tutukluluğuna veya baskı altındaki durumuna son vererek serbest kılmak, bırakmak, koyuvermek

    Derhâl kapının zincirini salıvererek kanadı arkasına kadar açtı. - Ercüment Ekrem Talu

[-e]
  • Saldırmak

    Aç kurt, yılana da salar, taşa da, dedi. - Memduh Şevket Esendal

[denizcilik]
  • Gemi demir üzerinde dört yana dönmek
[-i] [mecaz]
  • Bakmamak, ilgilenmemek, özen göstermemek

Birleşik Kelimeler: salıvermek, salıverilmek


ULAMAK


[-e] [-i]
  • Eklemek, katmak, ilave etmek

UNLAMA


[isim]
  • Unlamak işi

ULANMA


[isim]
  • Ulanmak işi

ASUMAN (Kelime Kökeni: Farsça āsmān)


[isim] [eskimiş]
  • Gök

    Düşsün olur mu toprağa göçmüş cihan gibi / Sönsün o mavi gözleri bir asuman gibi - İbrahim Alâeddin Gövsa


KUMSAL


[isim]
  • Kumu olan yer

    Yolun neresi kayalık, neresi kumsal hep ezbere bilirdi. - Halikarnas Balıkçısı

[sıfat]
  • Kumlu

    Kumsal toprak.


OKUNMA


[isim]
  • Okunmak işi

    Her şairin içinde bir okunma, bir yayılma, bir beğenilme hırsı vardır. - Orhan Veli Kanık