SOKTURMAK Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler



SOKTURMAK harflerini içeren 6 harfli 31 kelime bulunuyor. 6 harfli SOKTURMAK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

KROMSU10, OSURMA10, SORUMA10, SORMUK10, KOMUTA9, KORUMA9, KUSMAK9, MOSTRA9, MAKSUT9, MASTUR9, MASTOR9, MASKOT9, MUSKAT9, OTURMA9, OKUTMA9, OKUMAK9, SOKMAK9, SORMAK9, SARKOM9, TOMRUK9, KORKMA8, KORKUT8, KOSTAK8, KURMAK8, KURSAK8, KASTOR8, OTURAK8, OKTRUA8, TOKMAK8, KOKART7, KARTUK7


KOKART (Kelime Kökeni: Fransızca cocarde)


[isim] [askerlik]
  • Asker şapkalarına takılan ve rengi uluslara göre değişen işaret

KARTUK


[isim] [halk ağzında]
  • Büyük tarla tarağı

KORKMA


[isim]
  • Korkmak işi

    İnsanların korkması icap eden en büyük felaket, kötü ahlaktır. - Samiha Ayverdi


KORKUT


[isim]
  • Muş iline bağlı ilçelerden biri

KOSTAK


[sıfat] [halk ağzında]
  • Zarif, kibar, çalımlı, güzel giyinmiş, yakışıklı

    Boşa kostaklanma kostak değilsin karam - Halk türküsü


KURMAK


[-i]
  • Bir şeyi oluşturan parçaları birleştirerek bütün durumuna getirmek, monte etmek

    Geniş çöl ufukları arasında çadırlarımızı kurduk. - Falih Rıfkı Atay

[ticaret]
  • Ortaklık sağlamak
[mecaz]
  • Bir kimseyi dedikodu veya telkinlerle başkasına karşı öfkelendirmek

KURSAK


[isim] [hayvan bilimi]
  • Kuşların yemek borusu üzerinde bulunan, yiyeceklerin toplandığı torba biçiminde şişkin organ
[hayvan bilimi]
  • Böceklerin ve solucanların sindirim kanallarında bulunan, kuşların kursağına benzeyen yapı
[halk ağzında]
  • Boğaz

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kursağında kalmak


KASTOR (Kelime Kökeni: Fransızca castor)


[isim] [hayvan bilimi]
  • Kunduz
[sıfat]
  • Bu kürkten yapılmış

OTURAK


[isim]
  • Oturulacak yer veya şey
[sıfat]
  • Bacaklarında veya başka bir yerinde, gezmesine engel olacak bir özrü olduğundan hep evde oturan (kimse), kötürüm
[denizcilik]
  • Kürekli teknelerde kürekçilerin oturduğu enli tahta

Birleşik Kelimeler: oturak âlemi, oturak kündesi


OKTRUA (Kelime Kökeni: Fransızca octroi)


[isim] [eskimiş]
  • Şehre giren şeylerden alınan vergi

TOKMAK


[isim]
  • Ağaçtan yapılmış iri çekiç

    Hallaç geniş, kocaman tırnaklı elleriyle hâlâ tokmak sallıyordu. - Sait Faik Abasıyanık

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tokmak gibi

Birleşik Kelimeler: tokmakbaş, tokmak tokmak, kapı tokmağı


KOMUTA


[isim] [askerlik]
  • Askerî birliği ve onunla ilgili işleri yönetme görevi, kumanda

Ata Sözleri ve Deyimler

  • komuta etmek

Birleşik Kelimeler: emir komuta zinciri


KORUMA


[isim]
  • Korumak işi

    Bütün oba sevdalıları korumanın sevinci, övüncü içindeydi. - Yaşar Kemal

[ekonomi]
  • Bankacılık alanında, bir malda veya bir menkulde gelecekte ortaya çıkacak fiyat değişikliklerine karşı korunmak amacıyla vadeli bir sözleşme yapılması

Ata Sözleri ve Deyimler

  • korumaya almak

Birleşik Kelimeler: koruma aracı, koruma görevlisi, koruma polisi, koruma ünsüzü, orman koruma memuru, sahil koruma, yakın koruma, alan koruması


KUSMAK


[nesnesiz]
  • Midenin içindekini basınçla ağızdan dışarı atmak, çıkarmak, kayyetmek, istifra etmek
[-i]
  • Boyanan ve temizlenen şeyler yeniden ortaya çıkmak

    Kumaş lekeyi kustu. Helva yağını kusmuş.

[-i] [mecaz]
  • İçinde birikmiş kinini, öfkesini söyleyerek açığa vurmak

MOSTRA (Kelime Kökeni: İtalyanca mostra)


[isim]
  • Örnek, göstermelik, model

Ata Sözleri ve Deyimler

  • mostra olmak