SİLAHALTI harflerini içeren 5 harfli 34 kelime bulunuyor. 5 harfli SİLAHALTI kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
HASIL11,
ISLAH11,
SATIH11,
HALİS10,
HALAS10,
HATIL10,
HASTA10,
HASAT10,
İSHAL10,
İHLAS10,
SİLAH10,
SATHİ10,
SALAH10,
SAHİL10,
TAHIL10,
AHLAT9,
AHALİ9,
ALLAH9,
HİLAL9,
HİLAT9,
HALAT9,
İTHAL9,
İHATA9,
İHLAL9,
LAHİT9,
TALİH9,
SALLI7,
ATLAS6,
ALTLI6,
LASTA6,
SALTA6,
SALAT6,
TALAS6,
TALİL5
TALİL
(Kelime Kökeni: Arapça taʿlīl)
[isim] [eskimiş]
[felsefe]
Birleşik Kelimeler: hüsnütalil
ATLAS
(Kelime Kökeni: Arapça aṭlas)
[isim]
-
Yüzü parlak, sık dokunmuş bir ipekli kumaş türü, saten
Birleşik Kelimeler: atlas çiçeği, atlas kemiği
[isim] [coğrafya]
-
Dünyanın, bir ülkenin, bir bölgenin fiziksel ve siyasal coğrafyası ile ekonomi, tarih vb. konularda toplu bilgi vermek için bir araya getirilmiş coğrafya haritaları derlemesi
Birleşik Kelimeler: dil atlası, gök atlası
ALTLI
[sıfat]
Birleşik Kelimeler: altlı üstlü
LASTA
(Kelime Kökeni: Fransızca lasta)
[isim] [matematik]
-
Kuzey Avrupa'da kullanılan, 2000 kilograma yakın gemi yüklerine ve büyük miktardaki ticaret mallarına değer biçmeye yarayan kütle ölçü birimi
SALTA
(Kelime Kökeni: İtalyanca salto)
[isim]
-
Köpeğin arka ayakları üzerine ayağa kalkması
Ata Sözleri ve Deyimler
[isim] [denizcilik]
-
Gergin duran bir halatı biraz koyuverme işi
[isim] [eskimiş]
SALAT
(Kelime Kökeni: Arapça ṣalāt)
[isim] [din bilgisi]
Birleşik Kelimeler: salatüselam
TALAS
[isim]
-
Kayseri iline bağlı ilçelerden biri
SALLI
[sıfat]
-
Büyük ve geniş, sal gibi yayvan
Sallı bir yapı.
AHLAT
(Kelime Kökeni: Rumca)
[isim] [bitki bilimi]
-
Gülgillerden, kendi kendine yetişen, üzerine armut aşılanan ağaç, yaban armudu, dağ armudu (Pirus piraster)
[bitki bilimi]
-
Bu ağacın, armuda benzeyen, iyice olgunlaştıktan sonra yenilebilen yemişi
[argo]
-
Kaba adam, yol iz bilmez kimse
Ata Sözleri ve Deyimler
- ahlatın iyisini (dağda) ayılar yer
[isim] [eskimiş]
-
Bir karışım içindeki parçalar, ögeler
[fizyoloji]
-
Beden yapısının temelini oluşturan ögeler
Birleşik Kelimeler: ahlatıerbaa
[isim]
-
Bitlis iline bağlı ilçelerden biri
AHALİ
(Kelime Kökeni: Arapça ahālī)
[isim]
ALLAH
(Kelime Kökeni: Arapça allah)
[isim]
-
Kâinatta var olan her şeyi yaratan, koruyan, tek ve yüce varlık, Tanrı
Ata Sözleri ve Deyimler
- Allah!
- Allah'a (bin) şükür
- Allah'a bir can borcu var
- Allah'a emanet
- Allah'a emanet ol (veya olun)
- Allah'a ısmarladık
- Allah'a yalvar
- Allah'ın adamı
- Allah'ın belası
- Allah'ın bildiği kuldan saklanmaz
- Allah'ın binasını yıkmak
- Allah'ın cezası
- Allah'ından bulsun
- Allah'ın emri
- Allah'ın evi
- Allah'ın gazabı
- Allah'ın günü
- Allah'ın hikmeti
- Allah'ını seversen
- Allah'ın işine bak
- Allah'ın kulu
- Allah'tan
- Allah'tan kork!
- Allah'tan korkmaz
- Allah'tan umut kesilmez
- Allah (binbir) bereket versin
- Allah (seni) inandırsın
- Allah (veya Allah'ı) var
- Allah acısını unutturmasın
- Allah akıl fikir (veya akıllar) versin
- Allah Allah!
- Allah aratmasın
- Allah artırsın
- Allah bağışlasın
- Allah bahtından güldürsün
- Allah bal mumu yakana bal mumu, yağ mumu yakana yağ mumu verir
- Allah bana, ben de sana
- Allah belasını versin
- Allah beterinden saklasın (veya esirgesin)
- Allah bilir
- Allah bilir ama kul da sezer
- Allah bir dediğinden başka sözüne inanılmaz
- Allah bir yastıkta kocatsın
- Allah büyüktür
- Allah canını alsın
- Allah cezasını vermesin (veya versin)
- Allah dağına göre kar verir
- Allah derim
- Allah dirlik düzenlik versin
- Allah dokuzda verdiğini sekizde almaz
- Allah dört gözden ayırmasın
- Allah düşmanıma vermesin
- Allah ecir sabır versin
- Allah eksik etmesin
- Allah eksikliğini göstermesin
- Allah emeklerini eline vermesin
- Allah esirgesin (veya saklasın)
- Allah etmesin
- Allah gecinden versin
- Allah göstermesin
- Allah gümüş kapıyı kaparsa altın kapıyı açar
- Allah hakkı için
- Allah Halil İbrahim bereketi versin
- Allah hayırlı etsin
- Allah herkesin gönlüne göre versin
- Allah hoşnut olsun
- Allah için
- Allah iki iyilikten birini versin
- Allah iyiliğini (veya layığını) versin
- Allah kahretsin
- Allah kardeşi kardeş yaratmış, kesesini ayrı yaratmış
- Allah kavuştursun
- Allah kazadan beladan saklasın
- Allah kerim
- Allah kısmet ederse
- Allah korusun (veya saklasın)
- Allah kulundan geçmez
- Allah kulunu kısmeti ile yaratır
- Allah kuru iftiradan saklasın
- Allah manda şifalığı versin
- Allah mübarek etsin
- Allah müstahakını versin
- Allah ne verdiyse
- Allah ömürler versin
- Allah övmüş de yaratmış
- Allah rahatlık versin
- Allah rahmet eylesin
- Allah rızası için
- Allah sabırlı kulunu sever
- Allah sağ gözü (veya eli) sol göze (veya ele) muhtaç etmesin
- Allah selamet versin
- Allah senden razı olsun
- Allah seni (veya sizi) inandırsın
- Allah sevdiğine dert verir
- Allah son gürlüğü versin
- Allah sonunu hayır etsin
- Allah taksiratını affetsin
- Allah tamamına erdirsin (veya eriştirsin)
- Allah tekrarına erdirsin
- Allah utandırmasın
- Allah vere de
- Allah verince kimin oğlu, kimin kızı demez
- Allah verirse el getirir, sel getirir, yel getirir
- Allah vermesin
- Allah versin
- Allah yarattı dememek
- Allah yazdı ise bozsun
- Allah yürü ya kulum demiş
- Allah zihin açıklığı versin
- Allah ziyade etsin
Birleşik Kelimeler: Allah aşkına, Allah taksimi, Allah vergisi, Allah yapısı, Allahualem, Allahuteala, evelallah, evvelallah
[isim] [mecaz]
Ata Sözleri ve Deyimler
- allahı çok, insanı az bir yer
HİLAL
(Kelime Kökeni: Arapça hilāl)
[isim]
-
Ayın ilk günlerinde aldığı yay biçimi, ayça, yeni ay
[eskimiş]
-
Çocukların okuma öğrenmeye başladıklarında satır ve sözleri şaşırmamak için söz üzerinde gezdirdikleri ucu sivri, uzunca bir gösterme aracı
Ata Sözleri ve Deyimler
HİLAT
(Kelime Kökeni: Arapça ḫilʿat)
[isim] [tarih]
HALAT
(Kelime Kökeni: Rumca)
[isim]
-
Pamuk, kenevir, Hindistan cevizi gibi bitkisel liflerin veya çelik tellerin sarılmasıyla oluşan kolların bir arada bükülmesiyle elde edilen kalın ip
Birleşik Kelimeler: halat çekme, halat fitili, halat ızgarası, halat tamburu, çelik halat, hamhalat, tel halat, açmaz halatı, baş halatı, çekme halatı, varagele halatı
İTHAL
(Kelime Kökeni: Arapça idḫāl)
[isim]
[ticaret]
-
Bir ülkeye başka ülkelerden mal getirme veya satın alma
[ticaret]
-
Başka ülkelerden alınan mal
Ata Sözleri ve Deyimler
Birleşik Kelimeler: ithal malı