SANTİMANTALİTE Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler



SANTİMANTALİTE harflerini içeren 6 harfli 65 kelime bulunuyor. 6 harfli SANTİMANTALİTE kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

İSLAMİ8, LAMİSE8, MİSİNA8, MESAİL8, MANİSA8, MANTİS8, MELİSA8, SİNEMA8, SANTİM8, SAMANİ8, TESLİM8, TİMSAL8, TEMSİL8, ASETAT7, ASALET7, ANLAMA7, ATLAMA7, ATEİST7, ATANMA7, ATAMAN7, ANANAS7, ANAMAL7, AMETAL7, AMENNA7, ALESTA7, ALAMET7, ASTANA7, ESİNTİ7, ETAMİN7, ELAMAN7, İNİLME7, İNMELİ7, İNSANİ7, İTİMAT7, İTİLME7, İSTİLA7, İMALAT7, İNANMA7, İMTİNA7, İLETİM7, LİSANİ7, MAAİLE7, MİNTAN7, MİNNET7, MİNELİ7, MANİLA7, MANTİN7, MANİTA7, MATİNE7, SAATLİ7, SALATA7, TENSİL7, TİNSEL7, TATSAL7, TATMİN7, ANİLİN6, ANTANT6, ATALET6, ALATEN6, İNTANİ6, İLANEN6, LANTAN6, NANELİ6, TANTAL6, TANELİ6


ANİLİN (Kelime Kökeni: Fransızca aniline)


[isim] [kimya]
  • Benzenden türeyen bir amin

Birleşik Kelimeler: anilin boyalar


ANTANT (Kelime Kökeni: Fransızca entente)


[isim]
  • Anlaşma, uyuşma, uzlaşma, mutabakat

    Balkan Antantı.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • antant kalmak


ATALET (Kelime Kökeni: Arapça ʿaṭālet)


[isim] [eskimiş]
  • Tembellik

    Sabah ataletiyle gezinerek kirli karyolasından sıyrıldı. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

[fizik]
  • Süredurum

ALATEN


[sıfat] [halk ağzında]
  • Cüzzamlı

İNTANİ (Kelime Kökeni: Arapça intānī)


[sıfat] [eskimiş] [tıp]
  • Mikropla oluşan, mikroplu

İLANEN (Kelime Kökeni: Arapça iʿlānen)


[zarf] [eskimiş]
  • Duyuru yoluyla

LANTAN (Kelime Kökeni: Fransızca lanthane)


[isim] [kimya]
  • Atom numarası 57, atom ağırlığı 138,9, yoğunluğu 6,1 olan, beyaz, havada çabuk oksitlenen, parlak bir alevle yanan, seyrek bulunur bir element (simgesi La)

NANELİ


[sıfat]
  • Nanesi olan

TANTAL (Kelime Kökeni: Fransızca tantale)


[isim] [kimya]
  • Atom numarası 73, atom ağırlığı 180,88, yoğunluğu 16,6 olan, 3000 °C'ye doğru eriyen ve siyah bir toz durumunda elde edilen bir element (simgesi Ta)

TANELİ


[sıfat]
  • Tanelerden oluşmuş

ASETAT (Kelime Kökeni: Fransızca acétate)


[isim] [kimya]
  • Asetik asidin tuzu veya esteri, saydam

    Demir asetat. Etil asetat.


ASALET (Kelime Kökeni: Arapça aṣālet)


[isim]
  • Soyluluk

    Fakat çilekeş kadının asaletini biliyorum. - Necip Fazıl Kısakürek

[edebiyat]
  • Yazıda veya sözde bayağı söz ve deyim bulunmaması durumu

ANLAMA


[isim]
  • Anlamak işi, anlamaklık, kavrama, derk, fehim, intikal, tefehhüm, vukuf

    Lavabonun aynasında yorgun bir suratla kendini anlamaya çalışan bu adama bakıyorum. - Ahmet Ümit

[felsefe]
  • Bir olay veya önermenin daha önce bilinen bir kanunun veya formülün sonucu olduğunu görme

Birleşik Kelimeler: tam anlamıyla


ATLAMA


[isim]
  • Atlamak işi

    Acemiliğimi görünce beni atlamaya, oynatmaya kalktılar. - Reşat Nuri Güntekin

[spor]
  • Bu biçimde en uzağa atlamak veya en yükseği aşmak amacıyla yarışılan atletizm dalı

Birleşik Kelimeler: atlama beygiri, atlama çizgisi, atlama tahtası, atlama taşı, sırıkla atlama, uzun atlama, üç adım atlama, yüksek atlama, kaplan atlaması


ATEİST (Kelime Kökeni: Fransızca athéiste)


[sıfat] [felsefe]
  • Tanrıtanımaz