SANSÜRLEME harflerini içeren 5 harfli 46 kelime bulunuyor. 5 harfli SANSÜRLEME kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Sansürleme ile başlayan 5 harfli kelimeler. İçinde Sansürleme olan 5 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
SÜSME10,
SÜMER9,
SÜMEN9,
SÜNME9,
SÜSEN9,
SÜRME9,
LÜMEN8,
RÜESA8,
ÜSERA8,
ÜLSER8,
ÜMERA8,
ÜMRAN8,
ÜNLEM8,
ÜREME8,
ESMER7,
ESAME7,
ESANS7,
ELMAS7,
EMSAL7,
MESEN7,
MESEL7,
MELES7,
MELAS7,
MERES7,
NEMSE7,
SANEM7,
SEMER7,
SEMEN7,
SEMAN7,
SERME7,
SELAM7,
SEANS7,
ASLEN6,
AMELE6,
ENLEM6,
ENSAR6,
ENSER6, EMARE6,
LANSE6,
MALEN6,
RESEN6,
REMEL6,
SEREN6,
SELEN6,
ANELE5,
NELER5
ANELE
(Kelime Kökeni: İtalyanca anello)
[isim] [denizcilik]
-
Gemilerde türlü işlerde kullanılan bir tür demir halka
NELER
Ata Sözleri ve Deyimler
- ne âlem
- ne âlemde?
- ne alıp veremiyor?
- ne arar (veya onda ... ne gezer)
- ne arıyor
- ne biçim?
- ne buyrulur?
- ne çare
- ne çıkar
- ne çiçektir, biliriz
- ne dedim de
- ne demek?
- ne demek olsun
- ne demeye
- ne denir (veya dersin)
- ne denli
- ne de olsa
- ne dese beğenirsin?
- nedir ki
- ne diye?
- ne ekersen onu biçersin
- ne fayda
- ne gam
- ne gezer
- ne gibi?
- ne gözle bakmak
- ne güne duruyor?
- ne günlere kaldık!
- ne haber?
- ne hacet
- ne haddine!
- ne hâlde?
- ne hâli varsa görsün
- ne hikmetse (veya hikmettir)
- ne idiği belirsiz
- ne imiş?
- ne ise
- ne istediğini bilmek
- ne iyi!
- ne kadar
- ne kadar olsa
- ne kadar varsa
- ne lazım
- neler de neler, maydanozlu köfteler
- neler neler
- ne mal olduğunu bilmek (veya anlamak)
- ne mene
- ne menem
- ne mümkün
- ne münasebet!
- ne o?
- ne olacak!
- ne olduğunu bilememek
- ne oldum delisi olmak
- ne olur (veya olursun veya olursunuz)
- ne olursa olsun
- ne oluyor?
- ne pahasına olursa olsun
- ne söylüyorsun?
- ne var ki
- ne yaparsın (veya yapmalı) ki
- ne yapıp yapıp
- ne yaptığını bilmemek
- ne yazar
- ne yazık ki
- neye uğradığını bilememek (veya anlamamak veya şaşırmak)
- neyin nesi (kimin fesi)
- neyleyim
- neymiş
- ne yüzle
ASLEN
(Kelime Kökeni: Arapça aṣlen)
[zarf]
AMELE
(Kelime Kökeni: Arapça ʿamele)
[isim]
Birleşik Kelimeler: amele pazarı, amele taburu, amele yanığı, tanzifat amelesi
ENLEM
[isim] [coğrafya]
-
Yer yuvarlağı üzerinde herhangi bir noktadan geçen paralel ile Ekvator arasındaki yay parçasının açısal değeri, arz derecesi
Birleşik Kelimeler: enlem dairesi
ENSAR
(Kelime Kökeni: Arapça enṣār)
[isim] [din bilgisi]
-
Hz. Muhammed'e hicret zamanında yardım eden Medineliler
EMARE
(Kelime Kökeni: Arapça emāre)
[isim] [eskimiş]
LANSE
(Kelime Kökeni: Fransızca lancé)
[sıfat]
Ata Sözleri ve Deyimler
MALEN
(Kelime Kökeni: Arapça mālen)
[zarf] [eskimiş]
RESEN
(Kelime Kökeni: Arapça reʾsen)
[zarf] [eskimiş]
-
Kendi başına, kendiliğinden
REMEL
(Kelime Kökeni: Arapça remel)
[isim] [edebiyat]
[müzik]
-
Klasik Türk müziğinde bir usul
SEREN
[isim] [denizcilik]
-
Yelkenli gemilerde üzerine dört köşe yelken açmak ve işaret kaldırmak için direğe yatay olarak bağlanan gönder
[mimarlık]
-
Konut kapılarında menteşe ve kilidin takıldığı düşey konumdaki kalın parça
Birleşik Kelimeler: yarım seren, yatay seren
SELEN
[isim] [halk ağzında]
ESMER
(Kelime Kökeni: Arapça esmer)
[isim]
-
Siyaha çalan buğday rengi
[sıfat]
[sıfat]
Ata Sözleri ve Deyimler
- esmere al bağla, karşısına geç ağla
Birleşik Kelimeler: esmer amber, esmer buğday, esmer küf, esmer küfler, esmer su yosunları, esmer şeker, esmer un, barut esmeri
ESAME
(Kelime Kökeni: Arapça esāmī)
[isim] [eskimiş]
Ata Sözleri ve Deyimler