SALDIRTMAK Harflerini İçeren 8 Harfli Kelimeler



SALDIRTMAK harflerini içeren 8 harfli 25 kelime bulunuyor. 8 harfli SALDIRTMAK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

DAMAKSIL13, SALDIRMA13, ARDILMAK12, ALDIRTMA12, ALDIRMAK12, DARILMAK12, DARILTMA12, DAMATLIK12, KALDIRMA12, ASTIRMAK11, AKSIRTMA11, ISLATMAK11, KISALTMA11, MAKSATLI11, SIRTLAMA11, SIRLAMAK11, SARILMAK11, SARKITMA11, SATILMAK11, TISLAMAK11, TARLAMSI11, TARIMSAL11, ASTARLIK10, KIRTLAMA10, KASTARLI10


ASTARLIK


[sıfat]
  • Astar olmaya elverişli (kumaş vb.)

KIRTLAMA


[isim] [zarf]
  • Kıtlama

    Topal, kahvesini kesme şekerle kırtlama içerdi çokluk. - Orhan Kemal


KASTARLI


[sıfat]
  • Kastarlanmış olan

ASTIRMAK


[-e] [-i]
  • Asma işini yaptırmak

    Yıkanan çamaşırları evin arkasında, uzak bir yere astırıyorum. - Aka Gündüz


AKSIRTMA


[isim]
  • Aksırtmak işi., hapşırtma

ISLATMAK


[-i]
  • Islak duruma getirmek
[argo]
  • Dayak atmak veya ağır hakarette bulunmak

    Müfettiş, gazete sahibini iyice ıslattıktan sonra bastonunu, şapkasını aldı, küfrederek kapıdan çıktı. - Reşat Nuri Güntekin

[argo]
  • Mutlu bir olayı yeme içme ile kutlamak

Birleşik Kelimeler: ahmakıslatan


KISALTMA


[isim]
  • Kısaltmak işi, taksir

MAKSATLI


[sıfat]
  • Bir amacı olan
[zarf]
  • Bilerek, isteyerek, kasıtlı olarak

SIRTLAMA


[isim]
  • Sırtlamak işi

SIRLAMAK


[-i]
  • Bazı nesnelere, toprak kaplara sır (I) sürmek

SARILMAK


[nesnesiz]
  • Sarma işi yapılmak

    Ellerine sarıldım, öpüyorum, sorularımı tekrarlıyorum. - Refik Halit Karay

[-e]
  • Bir şeyin üzerine bir veya birkaç kez dolanmak

    Yeldirmelerine sarılmış yanık yüzlü bir küme köy kadını hep birden trene ellerini uzatıyor, bağırıyordu. - Hamdullah Suphi Tanrıöver

[-e]
  • Kollarını dolamak, kucaklamak

    Sarıldığı gibi iki yanağından içtenlikle öpmüştü müdürü. - Ayşe Kulin

[mecaz]
  • Büyük bir istekle kendini vermek, benimsemek

    İkinci sınıfa geçtikten sonra derslerine daha fazla sarılmıştır. - Falih Rıfkı Atay

Ata Sözleri ve Deyimler

  • sarılıp kundaklanmak


SARKITMA


[isim]
  • Sarkıtmak işi
[mimarlık]
  • Sarkıt biçiminde süs

SATILMAK


[-e] [nesnesiz]
  • Satma işi yapılmak

    Bu kitap, kendi ağırlığında altınla dahi satılsa satan yine zararlı çıkar. - Ahmet Kabaklı

[mecaz]
  • Para veya çıkar karşılığı, gizlice karşı tarafa hizmet etmek

TISLAMAK


[nesnesiz]
  • Kaz, kedi, yılan `tıs` diye ses çıkarmak
[halk ağzında]
  • Ağır yük altında iniltiye benzer sesler çıkarmak
[halk ağzında]
  • Haksızlığını anlayıp susmak, sesi soluğu kesmek

TARLAMSI


[sıfat]
  • Tarlayı andıran, tarlaya benzeyen, tarla gibi