Sak ile Başlayan 5 Harfli Kelimeler



SAK harfleri ile başlayan 5 harfli 14 kelime bulunuyor. Başında SAK olan 5 harfli kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "sak ile biten 5 harfli kelimeler. İçinde Sak olan 5 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

SAKAF12, SAKIZ10, SAKSI8, SAKLI7, SAKİM7, SAKIT7, SAKIN7, SAKİT6, SAKİN6, SAKİL6, SAKAT6, SAKAR6, SAKAL6, SAKAK6


SAKİT (Kelime Kökeni: Arapça sākit)


[sıfat] [eskimiş]
  • Susmuş, sessiz

    Nazmiye Hanım hülyaları içinde sakit, uysal ve gevşek adımlarla yürüyordu. - Peyami Safa

Ata Sözleri ve Deyimler

  • sakit kalmak


SAKİN (Kelime Kökeni: Arapça sākin)


[sıfat]
  • Hareket etmeyen, kımıldamayan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • sakin olmak

Birleşik Kelimeler: sakin sakin


SAKİL (Kelime Kökeni: Arapça s̱aḳīl)


[sıfat] [eskimiş]
  • Ağır
[isim] [müzik]
  • Türk müziğinde bir usul

SAKAT (Kelime Kökeni: Arapça saḳaṭ)


[sıfat]
  • Vücudunda hasta veya eksik bir yanı olan, engelli, özürlü

    Ben gördüğünüz gibi bir sakat askerim, malul. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

[mecaz]
  • Bozuk veya eksik

    Sakat bir anlatım.

    Sakat bir iş.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • sakata gelmek
  • sakat olmak


SAKAR


[isim]
  • Bazı hayvanların, özellikle atların alınlarında bulunan beyaz leke, küçük akıtma
[sıfat]
  • Sık sık küçük, önemsiz kazalar yapan (kimse)

    Orada ne babamın sakar hareketlerinden ne annemin çehresindeki hüznünden haberim olurdu. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

Birleşik Kelimeler: sakar meke, sakar otu


SAKAL


[isim]
  • Yetişkin erkeklerde yanak ve alt çenede çıkan kılların tümü

    Sakalı kır, yaşı elliyi aşkın fakat dinçti. - Falih Rıfkı Atay

[denizcilik]
  • Gemi karinasında oluşan yosun, yapışan midye vb. yabancı madde

Ata Sözleri ve Deyimler

  • sakal bırakmak (veya koyuvermek veya salıvermek veya uzatmak)
  • sakalı bitmek
  • sakalı değirmende ağartmamak
  • sakalı ele vermek (veya kaptırmak)
  • sakalım yok ki sözüm dinlensin
  • sakalına ak (veya kır) düşmek
  • sakalına göre tarak vurmak
  • sakalına gülmek
  • sakalına kar yağmak
  • sakalının altına girmek
  • sakalı saydırmak
  • sakal oynatmaz

Birleşik Kelimeler: sakal fırçası, aksakal, çatal sakal, çember sakal, değirmi sakal, didon sakal, kaba sakal, keçi sakal, köse sakal, top sakal, erkeçsakalı, keçisakalı, tekesakalı


SAKAK


[isim]
  • Çene altı

SAKLI


[sıfat]
  • Saklanmış olan

    En azılı küfürler kalın bir argo kabuğu içinde saklı. - Bedri Rahmi Eyuboğlu

Birleşik Kelimeler: saklı yazı


SAKİM (Kelime Kökeni: Arapça saḳīm)


[sıfat] [eskimiş]
  • Bozuk, yanlış, eksik

SAKIT (Kelime Kökeni: Arapça sāḳiṭ)


[sıfat]
  • Düşen, düşmüş
[isim]
  • Düşük

Ata Sözleri ve Deyimler

  • sakıt olmak

Birleşik Kelimeler: ceninisakıt


SAKIN


[ünlem]
  • Asla

    Aman matmazel, sakın dışarı çıkmayınız! - Sait Faik Abasıyanık

Ata Sözleri ve Deyimler

  • sakın ha!


SAKSI


[isim]
  • Pişmiş toprak, plastik vb.nden yapılan, çiçek yetiştirmekte kullanılan kap

    Yaz kış yeşil, bir saksı ıtır pencerede. - Ahmet Muhip Dranas

[argo]
  • Baş, kafa

Birleşik Kelimeler: saksıgüzeli, saksı toprağı


SAKIZ


[isim]
  • Bazı ağaçların ve özellikle sakız ağacının kabuğundan sızan, çiğnendiğinde yumuşayan, hoş kokulu, beyaz renkli reçine
[hayvan bilimi]
  • Vücudu beyaz olup başta ve ayaklarda belirgin siyah işaretler bulunan, ince kemik yapılı ve yüksek ayaklı, ince yağsız uzun kuyruklu bir tür koyun

Ata Sözleri ve Deyimler

  • sakız gibi

Birleşik Kelimeler: sakız ağacı, sakız bademi, sakız baklası, sakız dikeni, sakız enginarı, sakız kabağı, sakız leblebisi, sakız rakısı, sakız tatlısı, acı sakız, çürük sakız, karasakız, afyon sakızı, ağaç sakızı, çam sakızı, çengel sakızı, damla sakızı, kengel sakızı, kenger sakızı, köknar sakızı, yer sakızı


SAKAF (Kelime Kökeni: Arapça saḳf)


[isim] [eskimiş]
  • Çatı, dam

    Genç âlimlerin, binbir rica, yüz bin teşekkürle gezip yıkık sakaflarının ... resimlerini almadıkları bu harabe, iki yüz yaşını çoktan doldurmuştu. - Ömer Seyfettin