SABUNCULUK Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler

SABUNCULUK harflerini içeren 4 harfli 24 kelime bulunuyor. 4 harfli SABUNCULUK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

BUCA10, SUCU10, UNCU9, ABUS8, ACUL8, ACUN8, ABUK7, BULA7, BAKS7, SUNU7, SULU7, USLU7, USUL7, ULUS7, AKSU6, BANK6, KULU6, SUNA6, SUAL6, KLAS5, KULA5, ULAK5, ULAN5, KLAN4

KLAN (Kelime Kökeni: Fransızca clan)

[isim] [toplum bilimi]
  • Boy (II)

    Belli bir klandan olan, o klanın geleneklerine göre davranmaktan başka türlüsünü düşünemezdi. - Melih Cevdet Anday

KLAS (Kelime Kökeni: Fransızca classe)

[isim] [toplum bilimi]
  • Sınıf
[sıfat] [mecaz]
  • Üstün nitelikli, üstün yetenekli

    Klas oyuncu.

KULA

[isim]
  • Gövdenin sarı veya kirli sarı renkte, yele, kuyruk ve bacağın alt kısmındaki kılların koyu renkte olduğu at donu
[sıfat]
  • Bu renkte olan (at)

    Yanında dizgini boynuna bırakılmış bir kula at vardı. - Reşat Nuri Güntekin

[isim]
  • Manisa iline bağlı ilçelerden biri

ULAK

[isim]
  • Haberci

    Az sonra ulaklar oba beylerine haber ulaştırmak için atlanmışlardı. - Nezihe Araz

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ulak çıkarmak

Birleşik Kelimeler: özel ulak, el ulağı

ULAN

[ünlem] [kaba konuşmada]
  • Ey

    Ulan, bizim sokak çocukları ne insan şeyler be! - Memduh Şevket Esendal

AKSU

[isim] [halk ağzında]
  • Katarakt
[isim]
  • Isparta iline bağlı ilçelerden biri

BANK (Kelime Kökeni: Fransızca banc)

[isim]
  • Çoğunlukla parklarda ve bahçelerde oturulacak sıra

KULU

[isim]
  • Konya iline bağlı ilçelerden biri

SUNA

[isim]
  • Erkek ördek

    Uzatır boynunu arar eşini / Bir tek suna gördüm göl kenarında - Karacaoğlan

[halk ağzında]
  • Göl ördeği

Ata Sözleri ve Deyimler

  • suna gibi

Birleşik Kelimeler: suna boylu, aksuna

SUAL (Kelime Kökeni: Arapça suʾāl)

[isim] [eskimiş]
  • Soru

    Hatıralarını anlattığı sırada Atatürk'e bir sual sormuştum. - Falih Rıfkı Atay

Ata Sözleri ve Deyimler

  • sual etmek

Birleşik Kelimeler: sorgu sual, ahiret suali, kabir suali

ABUK

[sıfat]
  • Saçma (söz, kişi, davranış)

BULA

[isim] [halk ağzında]
  • Yenge, amca veya dayı karısı

BAKS (Kelime Kökeni: İngilizce box)

[isim] [denizcilik]
  • Gemiye hayvan yüklerken kullanılan sandık

SUNU

[isim]
  • Sunulan şey

    İlk Çağın insanları sunu niyetine öd ağacı gibi, günlük gibi güzel koku saçan bitkiler yakarlardı. - Azra Erhat

Ata Sözleri ve Deyimler

  • sunu ve istem

SULU

[sıfat]
  • Suyu olan, içinde su bulunan, koyu karşıtı

    Eczanede acaba nane suyu yahut zararsız bir sulu ilaç var mıdır? - Reşat Nuri Güntekin

[mecaz]
  • Yersiz şakalar yapan, söz ve davranışları ile çevresini tedirgin eden veya gereksiz iltifatlarda bulunan (kimse)

    Ben diyor, akşamdan beri onu kolluyorum. Bilirim sarhoşluğu suludur. - Memduh Şevket Esendal

Birleşik Kelimeler: sulu boya, sulu göz, sulu kar, sulu sepken, sulu tarım, sulu yemek, sulu zırtlak, sulu ziraat, ala sulu, gözü sulu