SINIFLANDIRMAK Harflerini İçeren 8 Harfli Kelimeler



SINIFLANDIRMAK harflerini içeren 8 harfli 43 kelime bulunuyor. 8 harfli SINIFLANDIRMAK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

FINDIKLI19, FIRILDAK18, FIKRAMSI18, FIRINLIK17, FISLAMAK17, FISLANMA17, MASRAFLI17, FIRLAMAK16, SINDIRMA14, DAMAKSIL13, ISIRILMA13, KALDIRIM13, KILDIRMA13, MISIRLIK13, SANDIRMA13, SANDIKLI13, SALDIRMA13, ARDILMAK12, ANDIRMAK12, ALDIRMAK12, DARILMAK12, DIRLANMA12, KANDIRMA12, KADINSAL12, KALDIRMA12, NADASLIK12, RANDIMAN12, SIKILAMA12, ALKARISI11, DALKIRAN11, ISLANMAK11, KALANDIR11, KALDIRAN11, NADANLIK11, SINANMAK11, SIRLANMA11, SIRLAMAK11, SANILMAK11, SAMANLIK11, SARILMAK11, SARINMAK11, SALINMAK11, MALKIRAN10


MALKIRAN


[isim] [halk ağzında]
  • Hayvan vebası

ALKARISI


[isim] [halk ağzında]
  • Lohusalara musallat olarak onları boğduğuna inanılan görüntü, çarşamba karısı

DALKIRAN


[isim] [hayvan bilimi]
  • Kabuk böcekleri familyasından, fındık ağaçlarında yaşayan kın kanatlı böcek (Anisandrus dispar)
[halk ağzında]
  • Şiddetli esen rüzgâr

ISLANMAK


[nesnesiz]
  • Islak duruma gelmek

    Sayfalar ıslanmış, mürekkebi dağılmış. - Adalet Ağaoğlu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ıslanmışın yağmurdan korkusu olmaz


KALANDIR


[isim]
  • Dokunmuş kumaş ve bezleri buhar altında veya belli bir ısıda silindir arasından geçirerek ütüleme, parlatma, istenilen boy ve ene göre çektirip germe

Birleşik Kelimeler: kalandır makinesi


KALDIRAN


[isim] [anatomi]
  • Bazı organları yukarıya doğru hareket ettiren kas

NADANLIK


[isim]
  • Nadan olma durumu

SINANMAK


[nesnesiz]
  • Sınama işine konu olmak

SIRLANMA


[isim]
  • Sırlanmak durumu

SIRLAMAK


[-i]
  • Bazı nesnelere, toprak kaplara sır (I) sürmek

SANILMAK


[nesnesiz]
  • Düşünülmek, olabileceğine inanılmak, zannedilmek, zannolunmak

    Oraya çıktıktan sonra saatlerce oynadığımız sanılmasın. - Ayla Kutlu


SAMANLIK


[isim]
  • Saman konulan yer

    Onu evvela kendi çiftliğinin samanlığında hapsetmişler. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu


SARILMAK


[nesnesiz]
  • Sarma işi yapılmak

    Ellerine sarıldım, öpüyorum, sorularımı tekrarlıyorum. - Refik Halit Karay

[-e]
  • Bir şeyin üzerine bir veya birkaç kez dolanmak

    Yeldirmelerine sarılmış yanık yüzlü bir küme köy kadını hep birden trene ellerini uzatıyor, bağırıyordu. - Hamdullah Suphi Tanrıöver

[-e]
  • Kollarını dolamak, kucaklamak

    Sarıldığı gibi iki yanağından içtenlikle öpmüştü müdürü. - Ayşe Kulin

[mecaz]
  • Büyük bir istekle kendini vermek, benimsemek

    İkinci sınıfa geçtikten sonra derslerine daha fazla sarılmıştır. - Falih Rıfkı Atay

Ata Sözleri ve Deyimler

  • sarılıp kundaklanmak


SARINMAK


[-e]
  • Kendi üstüne sarmak

    Çıkınca yıkandı, kurulandı, havluya sarınıp odasına döndü. - Yusuf Atılgan


SALINMAK


[nesnesiz]
  • Yürürken uyumlu hareketlerle hafifçe bir yandan bir yana eğilmek

    Vücudu o kadar narindi ki hafif rüzgârlarla sallanan salkım söğütler gibi oradan oraya salınıyor. - Sait Faik Abasıyanık

[-e]
  • Salma işine konu olmak

    İlaçlar yazıldı. Eczaneye adam salındı. - Memduh Şevket Esendal