RESİMLEME Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler



RESİMLEME harflerini içeren 5 harfli 22 kelime bulunuyor. 5 harfli RESİMLEME kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Resimleme ile başlayan 5 harfli kelimeler. İçinde Resimleme olan 5 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

ESMER7, ESEME7, LEMİS7, MİSEL7, MESEL7, MERSİ7, MERMİ7, MELES7, MERES7, RESMİ7, RESİM7, SİLME7, SERİM7, SEMER7, SELİM7, SERME7, ESİRE6, ERİME6, ELEME6, RİMEL6, REMİL6, REMEL6


ESİRE (Kelime Kökeni: Arapça esīre)


[isim] [eskimiş]
  • Dişi tutsak

ERİME


[isim]
  • Erimek işi

    Dışarıda karlar erimeye başlamış. - Ahmet Ümit

Birleşik Kelimeler: aşırı erime, kemik erimesi


ELEME


[isim]
  • Elemek işi, eliminasyon
[spor]
  • Çeyrek sona katılacak sporcu ve takımları ayırmak için düzenlenen seçme yarışı

Birleşik Kelimeler: eleme sınavı, ön eleme


RİMEL (Kelime Kökeni: Fransızca rimmel)


[isim]
  • Kadınların kirpiklerini kıvırmak ve daha uzun göstermek için fırça ile sürdükleri yağlı sürme, maskara

    Nihayet kirpiklerine de birer fırça rimel dokundurdu, onları da dikleştirdi. - Peyami Safa


REMİL (Kelime Kökeni: Arapça reml)


[isim] [eskimiş]
  • Kumda birtakım çizgiler çizerek fala bakma

Ata Sözleri ve Deyimler

  • remil atmak (veya dökmek)


REMEL (Kelime Kökeni: Arapça remel)


[isim] [edebiyat]
  • Aruz ölçülerinden biri
[müzik]
  • Klasik Türk müziğinde bir usul

ESMER (Kelime Kökeni: Arapça esmer)


[isim]
  • Siyaha çalan buğday rengi
[sıfat]
  • Bu renkte olan

    Esmer yüzünün hafifçe kızardığını, gözlerinin garip bir ışıkla yanmaya başladığını görüyoruz. - Esat Mahmut Karakurt

[sıfat]
  • Teni ve saçları karaya çalan, koyu buğday rengi olan (kimse), yağız

    Bir düğün dansında ayaklarının pırıltısını seyrettiği esmer kızla evlendi. - Halikarnas Balıkçısı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • esmere al bağla, karşısına geç ağla

Birleşik Kelimeler: esmer amber, esmer buğday, esmer küf, esmer küfler, esmer su yosunları, esmer şeker, esmer un, barut esmeri


ESEME


[isim] [halk ağzında]
  • Mantık

LEMİS (Kelime Kökeni: Arapça lems)


[isim] [eskimiş]
  • El ile dokunarak duyma, bir şeye el ile dokunma

MİSEL (Kelime Kökeni: Fransızca micelle)


[isim] [kimya]
  • Koloit iyonlarında molekül yığılmasından oluşan ve yalnız başına koloidin bütün niteliğini taşıdığı kabul edilen bölüm

MESEL (Kelime Kökeni: Arapça mes̱el)


[isim] [eskimiş]
  • Örnek alınacak söz

    Büyükannemin sık sık kullandığı bir mesel belleğimde beliriyor. - Haldun Taner

Ata Sözleri ve Deyimler

  • mesel olmak

Birleşik Kelimeler: darbımesel, iradımesel


MERMİ (Kelime Kökeni: Arapça mermī)


[isim]
  • Ateşli silahlarla atılan patlayıcı ve delici madde, kurşun

    Tarlalara gömülmüş büyük gemi mermilerini, yattıkları yerlerden çıkararak tetkik ettik - Hamdullah Suphi Tanrıöver

Birleşik Kelimeler: mermi çekirdeği, izli mermi, yorgun mermi, top mermisi


MELES


[isim] [halk ağzında]
  • Beli çökük at

MERES


[isim] [halk ağzında]
  • Köpeğin yaşı

RESMÎ (Kelime Kökeni: Arapça resmī)


[sıfat]
  • Devletin olan, devlete ait, devletle ilgili, özel karşıtı

    Bulunduğumuz yer resmî bir dairenin bürosudur. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

[mecaz]
  • Samimi olmayan, teklifli, ciddi

    Kâmuran hemen hemen resmî tavırla hafifçe eğildi. - Reşat Nuri Güntekin

Birleşik Kelimeler: resmî bayram, resmî dil, resmî elbise, resmî giysi, resmî nikâh, yarı resmî