RADYOTELEFON Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler



RADYOTELEFON harflerini içeren 4 harfli 79 kelime bulunuyor. 4 harfli RADYOTELEFON kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

DEFO13, FOYA13, DEFA12, FOTO12, FEDA12, TAYF12, EFOR11, FLOR11, FONT11, FORA11, FOTA11, AFET10, FREN10, FARE10, FERT10, FENT10, FENA10, LENF10, NEFT10, TEFE10, DAYE8, AYOL7, DONE7, LODA7, ORYA7, ONAY7, OLAY7, RODA7, YONT7, AYET6, ADET6, DREN6, DART6, DANE6, DERT6, DERE6, EYER6, EDNA6, EDER6, EDAT6, ELDE6, REYE6, YELE6, ANOT5, AORT5, ATOL5, ALTO5, ETOL5, LORT5, LOTA5, NOEL5, NOTA5, NATO5, ORAL5, ORAN5, ORTA5, OTEL5, ONAR5, ONAT5, OLTA5, ROTA5, TROL5, ATEL4, ALET4, ERTE4, EREN4, ERAT4, ETEN4, ETER4, ELAN4, NERE4, NALE4, RANT4, RATE4, REEL4, TREN4, TANE4, TELA4, TERE4


ATEL (Kelime Kökeni: Fransızca attelle)


[isim]
  • Kırılmış kemiklerin düzgün bir biçimde sarılabilmesi için kullanılan türlü malzemelerden yapılmış destek

ALET (Kelime Kökeni: Arapça ālet)


[isim]
  • Bir el işini veya mekanik bir işi gerçekleştirmek için özel olarak yapılmış nesne
[teknik]
  • Bir makineyi oluşturan ve işlemesine yardım eden parçalardan her biri
[mecaz]
  • Maşa

    Birtakım teşebbüslerini gerçekleştirmesi yolunda onu bir alet gibi kullanıyor. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • alet etmek
  • alet işler, el övünür
  • alet olmak

Birleşik Kelimeler: alet edevat, tansiyon aleti, çalgı aleti, kondisyon aleti, ses aleti, suç aleti, tesviye aleti


EREN


[isim] [din bilgisi]
  • Ermiş

    Bu adam vaktinin en büyük erenlerindendi. - Ömer Seyfettin

Ata Sözleri ve Deyimler

  • erenlerin sağı solu (belli) olmaz

Birleşik Kelimeler: alperen


ERAT (Kelime Kökeni: Türkçe er + at)


[isim] [askerlik]
  • Er, onbaşı ve çavuşlara verilen genel ad

ETEN


[isim] [halk ağzında]
  • Etene

ETER (Kelime Kökeni: Fransızca éther)


[isim] [kimya]
  • Oksijenli asitlerin alkollerle birleşmesinden oluşan sıvılar

ELAN (Kelime Kökeni: Arapça elān)


[zarf] [eskimiş]
  • Şimdi, şu anda, hâlâ, henüz, daha

    Zaten evlerinde elan sinide, yer sofrasında yemek yiyorlar. - Refik Halit Karay


NERE


[isim]
  • Hangi yer?

    Buranın nere olduğunu biliyor musunuz? Bu, nerenin resmi?

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ... nere ... nere


NALE (Kelime Kökeni: Farsça nāle)


[isim] [eskimiş]
  • İnleme, inilti

RANT (Kelime Kökeni: Fransızca rente)


[isim] [ekonomi]
  • Getirim

    Fırlayan arsa rantları, oy ticareti hissesi olarak paylaşıldı. - Aydın Boysan


RATE (Kelime Kökeni: Fransızca raté)


[sıfat]
  • Başarısız

    Bunlar hâlâ kokmuş ve rate bir romantizmi önümüze sürüyorlar. - Asaf Halet Çelebi

[mecaz]
  • Yaşlı, verimsiz, geçimsiz (kimse)

    Kaldı ki dikkat edilince görülür ki, bunlar gençliklerinde de olumlu bir şeyler verememiş olan ratelerdir. - Haldun Taner

[isim] [hayvan bilimi]
  • Büyük fare

REEL (Kelime Kökeni: Fransızca réel)


[sıfat]
  • Gerçek

TREN (Kelime Kökeni: Fransızca train)


[isim]
  • Demir yolunda yolcu ve yük taşımakta kullanılan, bir veya birkaç lokomotif tarafından çekilen vagonlar dizisi, katar, şimendifer

    O gece Eskişehir'den son kalkan trenle Ankara'ya dönüyordu. - Ruşen Eşref Ünaydın

Ata Sözleri ve Deyimler

  • treni kaçırmak

Birleşik Kelimeler: tren kazası, buharlı tren, elektrikli tren, kara tren, karma tren, motorlu tren, banliyö treni, posta treni, yer altı treni, yolcu treni, yük treni


TANE (Kelime Kökeni: Farsça dāne)


[isim]
  • Herhangi bir sayıda olan şey, adet
[bitki bilimi]
  • Çekirdekli küçük meyve

    Üzüm tanesi. Nar tanesi.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tane bağlamak

Birleşik Kelimeler: tane tane, bir tane, buğdaysı tane


TELA (Kelime Kökeni: İtalyanca tela)


[isim]
  • Kumaşla astar arasına konularak giysinin dik durmasını sağlayan kolalı bez