RADİKALLEŞMEK Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler



RADİKALLEŞMEK harflerini içeren 5 harfli 178 kelime bulunuyor. 5 harfli RADİKALLEŞMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

DEŞME11, DALAŞ10, DARAŞ10, DEŞİK10, AŞMAK9, ALMAŞ9, AKŞAM9, EŞLEM9, EŞMEK9, ERMİŞ9, İŞEME9, İŞLEM9, İŞMAR9, MELEŞ9, MAŞER9, REŞME9, ŞİMAL9, ŞİLEM9, ŞAMİL9, ŞAMAR9, AŞARİ8, AMADE8, DRAMA8, DEMLİ8, DEMİR8, DEMEK8, DELME8, DAİMA8, DAMLA8, DAMAR8, DAMAL8, DAMAK8, DALMA8, DİLME8, DİKME8, DERME8, EŞKAL8, EŞLEK8, EŞLİK8, ERDEM8, İŞLEK8, İŞKAL8, İDAME8, İKDAM8, KLİŞE8, KAŞAR8, KADEM8, KADİM8, KEŞİK8, KEŞKE8, KEŞKİ8, KELEŞ8, MARDA8, MADİK8, MADER8, MEDAR8, ŞİKAR8, ŞERİK8, ŞELEK8, ŞEKLİ8, ŞEKİL8, ŞALAK8, ŞAKAK8, ŞAİRE8, ŞEKER8, ŞEKEL8, ŞARKİ8, ARDAK7, ADALE7, AKİDE7, DAKAR7, DELİL7, DELİK7, DEKAR7, DALAK7, DAKİK7, DAİRE7, DİLEK7, DİREK7, DİKEL7, DERİK7, DAKKA7, ERDEK7, İRADE7, İDEAL7, İDRAK7, İDARE7, KİRDE7, KREDİ7, KADAR7, KADER7, KADİR7, KAİDE7, KERDE7, KEDER7, LİDER7, LADİK7, ARAMİ6, ALMAK6, ALLEM6, AMELİ6, AMELE6, AKEMİ6, AKMAK6, ALARM6, ERMEK6, ERİME6, EKLEM6, EKMEK6, ELMEK6, EMARE6, EMLAK6, EMLİK6, İRKME6, İMALE6, İLMEK6, İMLEK6, İKAME6, İKMAL6, İKRAM6, KLİMA6, KREMA6, KAMİL6, KAMER6, KARMA6, KALEM6, KALMA6, KAİME6, KAKMA6, KEREM6, KERİM6, KEMAL6, KEMER6, KEMİK6, KEMRE6, KELAM6, KELEM6, LAMEL6, MİLEL6, MALİK6, MARKİ6, MARKE6, MARKA6, MARAL6, MALAK6, MAKAK6, MAİLE6, MELEK6, MELAL6, MEKİK6, MEREK6, MERAK6, MELİK6, RİMEL6, RAMAK6, RAKAM6, REMİL6, REMEL6, ALKİL5, ERKEK5, ERKLİ5, ERLİK5, ERİKA5, EKLER5, ELLİK5, İLKEL5, KİKLA5, KİLER5, KALAK5, KERKİ5, KELİK5, KELLE5, KELLİ5, KELER5, KEKRE5, KELEK5, RALLİ5, RAKİK5


ALKİL (Kelime Kökeni: Fransızca alkyle)


[isim] [kimya]
  • Alkol kökü

ERKEK


[isim]
  • Yetişkin adam, bay, er kişi

    Erkekler tekaüt olunca çocuğa dönüyorlar. - Reşat Nuri Güntekin

[biyoloji]
  • Sperma oluşturan organizma
[sıfat] [mecaz]
  • Sözüne güvenilir, mert
[sıfat]
  • Girintili ve çıkıntılı olarak bir çift oluşturan nesnelerden çıkıntılı olanı
[sıfat]
  • Sert, kolay bükülmez

    Erkek demir, erkek bakır.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • erkeğin kalbine giden yol midesinden geçer
  • erkek arslan arslan da dişi arslan arslan değil mi?
  • erkek gibi
  • erkek koyun kasap dükkânına yaraşır
  • erkek olmak
  • erkek sel, kadın göl

Birleşik Kelimeler: erkek anahtar, erkek bakır, erkek berberi, erkek demir, erkek erkeğe, erkekevi, erkek Fatma, erkek fiş, erkek işi, erkek milleti, erkek organ, erkek terzisi, erkekler hamamı


ERKLİ


[sıfat]
  • Bir şeyi yapmaya, başarmaya gücü yeten, nüfuzlu, muktedir, kadir

ERLİK


[isim]
  • Erkeklik, yiğitlik
[askerlik]
  • Er olma durumu

ERİKA


[isim] [bitki bilimi]
  • Süpürge otu

EKLER (Kelime Kökeni: Fransızca éclair)


[isim]
  • İçi krema ile doldurulmuş bir pasta türü

ELLİK


[isim] [halk ağzında]
  • Eldiven
[denizcilik]
  • Yelken dikenlerin kullandığı, madenî yüksüğü olan meşin eldiven

İLKEL


[sıfat]
  • İlk durumunda kalmış olan, gelişmesinin başında bulunan, iptidai, primitif

    Tiyatro yönetimi ve sahne düzeni her bakımdan ilkel, çağın koşullarına uygun olarak bozuktu. - Metin And

[isim]
  • Özellikle XIV-XV. yüzyıllarda İtalyan ressamlarına, Orta Çağ sonlarında Avrupa ressamlarına verilen ad
[mecaz]
  • Eğitimsiz, kültürsüz, görgüsüz
[felsefe]
  • Zaman bakımından en eski olan, iptidai, primitif

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ilkel kalmak

Birleşik Kelimeler: ilkel memeliler, ilkel toplum


KİKLA


[isim] [hayvan bilimi]
  • Lapinagillerden, güzel renkli, 50 santimetre uzunluğunda bir balık (Labrus berggylta)

KİLER (Kelime Kökeni: Farsça kilār)


[isim]
  • Evlerde yiyecek, içecek ve erzakın saklandığı oda, ambar veya dolap

    Kileri kilitlemezdi, paraları meydanda dururdu. - Ömer Seyfettin


KALAK


[isim] [halk ağzında]
  • Burun, burun ucu

KERKİ


[isim] [halk ağzında]
  • Keser

KELİK


[isim] [halk ağzında]
  • Eski ayakkabı

KELLE (Kelime Kökeni: Farsça kelle)


[isim]
  • Koyun, kuzu ve keçinin pişirilmiş başı
[teklifsiz konuşmada]
  • Baş, kafa

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kelle götürmek
  • kelle koltukta gezmek
  • kelle koparmak
  • kelle koşturmak
  • kelle kulak yerinde
  • kelle sağ olsun da külah bulunur
  • kellesinden olmak
  • kellesini koltuğuna almak
  • kellesini uçurmak
  • kellesini vurdurmak
  • kelleyi koltuğun altına almak
  • kelleyi vermek


KELLİ


[edat] [halk ağzında]
  • `Sonra` edatı gibi, çıkma durumundaki sözlerin ardı sıra geldiğinde birbirine bağladığı iki yargıdan birincisini zorlayıcı bir sebep olarak gösteren bir söz

    Sen meram ettikten kelli, tekeden süt çıkarırım, ağam! diyordu. - Halikarnas Balıkçısı