PREZERVATİF Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler

---

Detaylı Arama

---

Harfler

Başında

Sonunda

İçinde

Harf Sayısı

Türkçe İngilizce Dil

Ara

PREZERVATİF harflerini içeren 4 harfli 61 kelime bulunuyor. 4 harfli PREZERVATİF kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

FEVT₁₆, VEFA₁₆, FRİZ₁₃, FAİZ₁₃, FARZ₁₃, FEZA₁₃, FERZ₁₃, İVAZ₁₃, VİZE₁₃, VAİZ₁₃, ZİFT₁₃, ZARF₁₃, PRİZ₁₁, ZAPT₁₁, ARİF₁₀, AFET₁₀, EVRE₁₀, EVET₁₀, FİRE₁₀, FRER₁₀, FARE₁₀, FERT₁₀, FERİ₁₀, İTFA₁₀, İFTA₁₀, REVA₁₀, TEFE₁₀, VERE₁₀, VERİ₁₀, VİRA₁₀, VİRT₁₀, APRE₈, EPER₈, ETAP₈, İRAP₈, İTAP₈, PİRE₈, PARE₈, PATİ₈, PERİ₈, PERT₈, TRAP₈, TEPİ₈, TAPİ₈, TEPE₈, AZİT₇, RİZE₇, REZE₇, TAZE₇, TARZ₇, ZİRA₇, ZATİ₇, ZAİT₇, ERTE₄, ERAT₄, ETER₄, İRAT₄, İARE₄, RATE₄, TİRE₄, TERE₄

• Er, onbaşı ve çavuşlara verilen genel ad

• Oksijenli asitlerin alkollerle birleşmesinden oluşan sıvılar

• Gelir

  Şenlik pansiyonerleri de ekseriyetle iratları düzgün kimseler değildir. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

• Söyleme

Ata Sözleri ve Deyimler

• irat etmek

Birleşik Kelimeler: iradımesel

• Eğreti, ödünç

  Bu iare tuvaletiyle kendi güzelliğinin gururunu da feda ederek bahçeye çıktı. - Peyami Safa

• Başarısız

  Bunlar hâlâ kokmuş ve rate bir romantizmi önümüze sürüyorlar. - Asaf Halet Çelebi

• Yaşlı, verimsiz, geçimsiz (kimse)

  Kaldı ki dikkat edilince görülür ki, bunlar gençliklerinde de olumlu bir şeyler verememiş olan ratelerdir. - Haldun Taner

• Büyük fare

• Dikişte kullanılan pamuk ipliği

  Parmak uçlarında ince ince delik çorapları renkli tire ile iliştiriyordu. - Mahmut Yesari

• Pamuk ipliğinden yapılmış

• Kısa çizgi

• İzmir iline bağlı ilçelerden biri

• Turpgillerden, yaprakları salata olarak yenen baharlı bir bitki (Lepidium sativum)

Birleşik Kelimeler: çayır teresi, su teresi, yaban teresi

• Azothidrik asit HN3 teki hidrojenin yerine bir kökün geçmesi ile türeyen birleşikler

• Türkiye'nin Karadeniz Bölgesi'nde yer alan illerinden biri

• Menteşe

  Kapının reze tarafına yakın yerinde bir parmak kalınlığında bir çatlak gözüme ilişti. - Peyami Safa

• Bozulmamış, bayatlamamış olan

  Beyaz peyniri, ekmeğin taze kabuğuna sarıp ağzıma sokuyorum. - Yusuf Ziya Ortaç

• Yeni, zamanı geçmemiş

  Orada okuduğum en taze havadis yirmi beş, otuz günlüktü. - Halikarnas Balıkçısı

• Genç kadın

  Şu köşede çocuğuyla beraber bir taze oturuyor. - Ömer Seyfettin

Ata Sözleri ve Deyimler

• taze ot görmüş eşek gibi

Birleşik Kelimeler: taze fasulye, tazekan, taze para, taze soğan, her dem taze, terütaze

• Özel oluş veya davranış biçimi, üslup, stil, janr

  Annesi o tarz yaşayıştan hoşlanır mı? - Ahmet Muhip Dranas

Birleşik Kelimeler: bakış tarzı, hayat tarzı

• Çünkü

  Yeter ki şu ikramiyeli çikolatalardan vazgeçiniz. Zira görüyorum ki merakınız günden güne artıyor. - Nazım Hikmet

• Zaten

  Ben zati çarpılmışım, beni bırak da söyle bakalım, nasıl gideceksin dağın tepesindeki köye? - Ayşe Kulin

• Kendine özgü, kişiye ilişkin, kişisel, özel

  Zatî eşya.

• Özünlü

• Çoğaltan, artıran

• Artı (+)