PONZALAMA Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler



PONZALAMA harflerini içeren 4 harfli 28 kelime bulunuyor. 4 harfli PONZALAMA kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Ponzalama ile başlayan 4 harfli kelimeler. İçinde Ponzalama olan 4 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

APAZ11, AZAP11, MAPA9, OPAL9, PANO9, AZMA8, AZOL8, LAPA8, OZAN8, PLAN8, PALA8, ZONA8, ALAZ7, LAZA7, MOLA6, MANO6, ONMA6, OLMA6, ANAM5, ANMA5, ALMA5, AMAL5, AMAN5, LAMA5, MANA5, MALA5, ANAL4, ALAN4


ANAL (Kelime Kökeni: Fransızca anal)


[sıfat] [tıp]
  • Anüsle ilgili
[zarf]
  • Anüs yoluyla

ALAN


[isim]
  • Düz, açık ve geniş yer, meydan, saha
[mecaz]
  • Bir çalışma çevresi

    Sanat kapalı bir alan değildir; sanat eseri herkes için, bütün toplum için yaratılır. - Nurullah Ataç

[fizik]
  • İçinde birtakım kuvvet çizgilerinin yayılmış bulunduğu varsayılan uzay parçası

    Yer çekimi alanı. Mıknatıs alanı. Elektrik alanı.

[sinema] [televizyon]
  • Bir alıcı merceğinin net bir görüntü sağlayabildiği derinlik ve genişliğin bütünü
[spor]
  • Yarışmaların, karşılaşmaların ve oyunların yapıldığı yer, saha

Birleşik Kelimeler: alan araştırması, alan denetimi, alan hızı, alan korkusu, alan koruması, alan savunması, alan talan, alan topu, açık alan, art alan, gideren alan, kamusal alan, kırsal alan, kör alan, manyetik alan, mücavir alan, sulak alan, üretici alan, üretici olmayan alan, yarı alan, yeşil alan, ceza alanı, eğitim alanı, havaalanı, ilgi alanı, iş alanı, kapsama alanı, oyun alanı, penaltı alanı, piknik alanı, rekreasyon alanı, savaş alanı, sit alanı, yargı alanı, yayın alanı, yerleşim alanı


ANAM!


[teklifsiz konuşmada]
  • kadın erkek, büyük küçük herkese karşı kullanılan bir seslenme sözü

    Dur, anam, saçını düzelteyim!

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ana avrat küfretmek (veya düz veya dümdüz gitmek)
  • ana bir, baba ayrı
  • anadan doğmuşa dönmek (veya anadan yeni doğmuş gibi olmak)
  • ana gibi yâr olmaz, Bağdat gibi diyar olmaz
  • ana ile kız, helva ile koz
  • ana kızına taht kurar, kız bahtı kocadan arar (veya ana kızına taht kurmuş, baht kuramamış)
  • anam avradım olsun
  • anam babam
  • anamın (veya anasının) ak sütü gibi (helal olsun)
  • anamın öleceğini bilseydim kulağı dolu darıya satardım
  • anan güzel idi hani yeri, baban zengin idi hani evi?
  • ananın bahtı kızına
  • ananın bastığı yavru incinmez
  • anan yahşi, baban yahşi
  • anası ağlamak
  • anasına avradına sövmek
  • anasına bak kızını al, kenarına bak bezini al
  • anasından doğduğuna bin pişman
  • anasından doğduğuna pişman etmek
  • anasından doğduğuna pişman olmak
  • anasından emdiği süt burnundan (fitil fitil) gelmek
  • anasından emdiği sütü burnundan getirmek
  • anasını ağlatmak
  • anasını bellemek
  • anasını eşek kovalasın!
  • anasının gözü
  • anasının ipini satmış (veya pazara çıkarmış)
  • anasının kızı
  • anasının körpe kuzusu
  • anasının nikâhını istemek
  • anasının oğlu
  • anasını sat! (veya satayım!)
  • anası turp (veya sarımsak), babası şalgam (veya soğan)
  • anası yerinde


ANMA


[isim]
  • Anmak işi, yâd

Birleşik Kelimeler: anma gerilim, anma töreni


ALMA


[isim]
  • Almak işi, ahiz, derç, ittihaz, kabız

Birleşik Kelimeler: açığa alma, kültüre alma, satın alma, koku alma duyusu, tat alma duyusu, tat alma organı


AMAL (Kelime Kökeni: Arapça aʿmāl)


[isim] [eskimiş]
  • İşler, işlemler

Birleşik Kelimeler: amalierbaa


AMAN (Kelime Kökeni: Arapça amān)


[ünlem]
  • Yardım istenildiğini anlatan bir söz

    Aman yakalayın.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • amana gelmek
  • aman Allah (veya Allah'ım)
  • aman bulmak
  • aman dedirtmek (veya amana getirmek)
  • aman derim!
  • aman dilemek
  • aman diyene kılıç kalkmaz
  • aman vermek
  • aman vermemek

Birleşik Kelimeler: amanname, aman zaman


LAMA (Kelime Kökeni: Fransızca lama)


[isim] [hayvan bilimi]
  • Geviş getirenlerden, Güney Amerika'nın dağlık bölgelerinde yaşayan, yük hayvanı olarak kullanılan, karadan aka kadar türlü renklerde olabilen, tüyleri uzun, boyu yüksek ve boynu uzun hayvan
[isim]
  • Tibetlilerde ve Moğollarda Buda rahibi

Birleşik Kelimeler: dalay lama

[isim]
  • Küçük maden veya cam şerit

MANA (Kelime Kökeni: Arapça maʿnā)


[isim] [dil bilimi]
  • Anlam

    Ne Hak buyruğun tutarsın ne kul sözün işitirsin / Hiç bilmezsin mana nedir, ne dilde çağırmak gerek - Yunus Emre

Ata Sözleri ve Deyimler

  • mana (veya manası) çıkmak
  • mana çıkarmak
  • manasına gelmek
  • mana vermek
  • manaya gelmek

Birleşik Kelimeler: tam manasıyla


MALA (Kelime Kökeni: Farsça māle)


[isim]
  • Harç alıp sürmeye yarayan, çoğu üçgen biçiminde, yassı, demirden, üstten tahta saplı sıvama aracı

MOLA (Kelime Kökeni: İtalyanca mola)


[isim]
  • Yorgunluğu gidermek için duraklama

    Köye gidinceye kadar iki yerde mola verdik.

[denizcilik]
  • Koyuverme

    Halatı, mola ettiler.

[spor]
  • Voleybol ve basketbolda takımların oyun içinde taktik alışverişleri yapmak için aldıkları dinlenme

Ata Sözleri ve Deyimler

  • mola almak
  • mola vermek

Birleşik Kelimeler: mola taşı, ihtiyaç molası


MANO (Kelime Kökeni: İtalyanca mano)


[isim] [argo]
  • Kumar oynatan kişinin kazançtan aldığı pay

    Para döner döner, manoyu toplayanın cebinde birikir. - Kerim Korcan


ONMA


[isim]
  • Onmak durumu

OLMA


[isim]
  • Olmak işi

ALAZ


[isim] [halk ağzında]
  • Alev, yalaz

Birleşik Kelimeler: alaz alaz