POLAROİT Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler



POLAROİT harflerini içeren 4 harfli 24 kelime bulunuyor. 4 harfli POLAROİT kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

POLO10, OPAL9, POTA9, TİPO9, İRAP8, İTAP8, LARP8, PATİ8, TRAP8, TAPİ8, AORT5, ATOL5, ALTO5, LORT5, LOTA5, ORAL5, ORTA5, OLTA5, ROTA5, TROL5, TRİO5, İRAT4, LİRA4, TALİ4


İRAT (Kelime Kökeni: Arapça īrād)


[isim]
  • Gelir

    Şenlik pansiyonerleri de ekseriyetle iratları düzgün kimseler değildir. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

[eskimiş]
  • Söyleme

Ata Sözleri ve Deyimler

  • irat etmek

Birleşik Kelimeler: iradımesel


LİRA (Kelime Kökeni: İtalyanca lira)


[isim]
  • Yüz kuruş değerinde Türk para birimi, teklik

    Bu pazarlığın yapıldığı zamanda liranın kıymeti vardı. - Refik Halit Karay

[eskimiş]
  • Yedi gram ağırlığında altın sikke, liralık, sarı lira

Birleşik Kelimeler: ata lira, sarı lira


TALİ (Kelime Kökeni: Arapça tālī)


[sıfat] [eskimiş]
  • İkinci derecede olan, ikincil

Birleşik Kelimeler: tali yol


AORT (Kelime Kökeni: Fransızca aorte)


[isim] [anatomi]
  • Ana atardamar

ATOL


[isim] [denizcilik]
  • Mercan adası

ALTO (Kelime Kökeni: İtalyanca alto)


[isim] [müzik]
  • Viyola

LORT (Kelime Kökeni: İngilizce lord)


[isim]
  • İngiltere'de babadan oğula veya ailenin ilk erkek kişisine geçen veya kral tarafından bağışlanan soyluluk unvanı

    O sırada yaşlı bir lort beni pek sevdi. - Refik Halit Karay

[mecaz] [halk ağzında]
  • Çok zengin kimse
[mecaz] [halk ağzında]
  • Sükseli, kalantor, gösterişli kimse

    O bildiğimiz doktor gitmiş, yerine bir lort gelmiş. - Sermet Muhtar Alus

Ata Sözleri ve Deyimler

  • lort gibi

Birleşik Kelimeler: Lortlar Kamarası


LOTA (Kelime Kökeni: Latince)


[isim] [hayvan bilimi]
  • Tatlı sularda yaşayan, bir tür gelincik balığı (Lota vulgaris)

ORAL (Kelime Kökeni: Fransızca oral)


[sıfat]
  • Ağızcıl
[zarf]
  • Ağız yoluyla
[edebiyat]
  • Söze dayanan

ORTA


[isim]
  • Bir şeyin kenarlarından merkeze doğru yaklaşık olarak aynı uzaklıkta olan yer

    Tam bağın ortasına geldikleri zaman düşman askerlerini gördüler. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

[sıfat]
  • Sorunların çözümünde aşırılıklardan kaçınan, ölçülü bir yöntem izleyen
[sıfat]
  • Her iki yanında kendi türünden aynı nitelikte nesneler, durumlar bulunan

    Hademe orta bölmeyi açmak üzere koştu. - Refik Halit Karay

[sıfat]
  • İki karşıt nitelik veya durum arasında bulunan, tutarlı, ılımlı, vasat
[fizik]
  • Bir olayın, içinde gerçekleştiği yer
[matematik]
  • Orantı
[spor]
  • Futbolda oyunculardan birinin, topu, kale ağzında duran arkadaşlarına havadan yollamak için yaptığı vuruş

    Aut çizgisinden nefis bir orta... - Haldun Taner

[tarih]
  • Yeniçeri Ocağında tabur

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ortadan kaldırmak
  • ortadan kalkmak
  • ortadan kaybolmak
  • ortadan sır olmak
  • ortadan söylemek
  • ortasını bulmak
  • ortaya almak
  • ortaya atılmak
  • ortaya atmak
  • ortaya balgam atmak
  • ortaya çıkarmak
  • ortaya çıkmak
  • ortaya dökmek
  • ortaya düşmek
  • ortaya konuşmak
  • ortaya koymak
  • ortaya sürülmek
  • ortaya yayılmak

Birleşik Kelimeler: orta ağırlık, orta boy, Orta Çağ, orta dalga, orta damar, orta deri, orta dikme, orta direk, Orta Doğu, orta elçi, orta hakem, orta hâlli, orta hece düşmesi, orta hizmeti, orta işi, orta kaldırım, orta karar, orta karın, orta kat, orta kulak, orta kuşak, orta malı, orta masası, orta mektep, orta nokta, ortaokul, orta oyunu, ortaöğrenim, ortaöğretim, orta parmak, orta saha, orta sıklet, Orta Şark, orta şekerli, orta tedrisat, orta terim, orta uç, orta yaşlı, orta yaylak, orta yol, orta yuvar, orta yuvarlak, ortanın sağı, ortanın solu, aritmetik orta, büyük orta, küçük orta, ulu orta, yarı orta sıklet, deprem ortası, gün ortası, meyve ortası

[isim]
  • Çankırı iline bağlı ilçelerden biri

OLTA (Kelime Kökeni: Rumca)


[isim]
  • Genellikle, bir olta takımının ava hazır bütünü
[mecaz]
  • Hile, düzen, oyun, yem

    Ankara'nın sorumluları bu oltanın yabancısı değillerdi. - Tarık Buğra

Ata Sözleri ve Deyimler

  • olta atmak
  • oltaya düşmek
  • oltaya gelmek
  • oltaya takılmak
  • oltaya vurmak
  • oltayı yutmak

Birleşik Kelimeler: olta balığı, olta iğnesi, olta takımı, el oltası


ROTA (Kelime Kökeni: İtalyanca rotta)


[isim]
  • Bir gemi veya uçağın gidiş yönü, izleyeceği yol
[mecaz]
  • Görüş veya tutuma göre gidilen, izlenen yol

    Sarhoş serseri, bir eliyle boyuna rotayı ayarlamaya çalışıyordu. - Çetin Altan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • rota değiştirmek
  • rota kırmak


TROL (Kelime Kökeni: İngilizce trawl)


[isim] [denizcilik]
  • Teknelerle suyun dibinde sürüklenerek çekilen, huni biçiminde geniş ağızlı balık ağı

TRİO (Kelime Kökeni: İtalyanca trio)


[sıfat] [müzik]
  • Üçlü

İRAP (Kelime Kökeni: Arapça iʿrāb)


[isim] [eskimiş]
  • `Hiçbir değeri ve önemi yok` anlamındaki irapta mahalli yok ve iraptan mahalsiz deyimlerinde geçen bir söz

    Bulgurlu, buranın az öteciğine sığınmış, iraptan mahalsiz bir mahalle. - Sermet Muhtar Alus