PELİKANSILAR Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler



PELİKANSILAR harflerini içeren 6 harfli 67 kelime bulunuyor. 6 harfli PELİKANSILAR kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

PIRASA12, SAPKIN12, SARPIN12, APSELİ11, ALPLIK11, ALPAKS11, ALAPLI11, İPSALA11, KAPRİS11, KAPALI11, PLANLI11, PIRNAL11, PIRLAK11, PARSEL11, PASKAL11, PARALI11, SPİRAL11, SPİKER11, SALPAK11, SERAPA11, APRELİ10, APLİKE10, KAPLAN10, KAPELA10, KAPARİ10, KALPLİ10, LAPİNA10, PİRANA10, PARLAK10, PEKALA10, REPLİK10, ANISAL8, ANASIR8, ANASIL8, IRKSAL8, KIRSAL8, KARSLI8, KASALI8, SARKIL8, SARALI8, SAKALI8, ARKALI7, ARSLAN7, ARALIK7, ARAKLI7, ASKERİ7, ANALIK7, AKSİNE7, ALEKSİ7, İRANLI7, KİRALI7, KANSER7, KARALI7, NİKSAR7, NAKİSA7, NEKAİS7, RİSALE7, SİRKEN7, SİNARA7, SERİAN7, SELİKA7, ARNİKA6, ALKALİ6, KARİNE6, KARİNA6, KARELİ6, RENKLİ6


ARNİKA (Kelime Kökeni: İtalyanca arnica)


[isim] [bitki bilimi]
  • Öküzgözü (I)

ALKALİ (Kelime Kökeni: Fransızca alcali)


[isim] [kimya]
  • Alkali metallerin hidroksitleriyle amonyum hidroksitin genel adı

Birleşik Kelimeler: alkali metaller, alkalimetre


KARİNE (Kelime Kökeni: Arapça ḳarīne)


[isim] [eskimiş]
  • Karışık bir iş veya sorunun anlaşılmasına, çözümlenmesine yarayan durum, ipucu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • karine ile anlamak


KARİNA (Kelime Kökeni: İtalyanca carena)


[isim] [denizcilik]
  • Gemi omurgası

Ata Sözleri ve Deyimler

  • karina etmek
  • karinaya basmak


KARELİ


[sıfat]
  • Karelere bölünmüş, üstünde kareleri olan, damalı, satrançlı

    Dokuz kat elbiseniz arasında, iri siyah kareli elbisenizi bulamamışlar. - Necip Fazıl Kısakürek


RENKLİ


[sıfat]
  • Beyaz dışında başka rengi veya renkleri olan

    Havaya renkli fişekler atıyordu. - Peyami Safa

[mecaz]
  • Neşeli, canlı, ilgi çekici

    Masallar folklor bakımından da türkülerden daha seyyal ve ekseriya daha renkli olurlar. - Asaf Halet Çelebi

[mecaz]
  • Kendine özgü, ilginç, çarpıcı nitelikleri olan (kimse)

    Renkli bir politikacı.

[isim] [sinema]
  • Doğadaki renkleri olduğu gibi görüntüye aktarmayı gözeten film

Birleşik Kelimeler: renkli basın, renkli devrim, renkli film, renkli işitme, renkli televizyon, tek renkli


ARKALI


[sıfat]
  • Arkası olan
[mecaz]
  • Koruyanı, dayanağı olan, pistonlu, iltimaslı

    Kadronun dört yüzden yukarısı masabaşında bile oturmayan arkalıların. - Rıfat Ilgaz


ARSLAN


[isim] [hayvan bilimi]
  • Aslan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • arslanın adı çıkmış, çakallar baş keser


ARALIK


[isim]
  • Ara

    İki masa arasında bir metre aralık var.

[sıfat]
  • Yarı açık, tam kapanmamış

    İyice kararmış çarpık bir tahta kapı aralık duruyordu. - Çetin Altan

[ekonomi]
  • Borsada hisse senetlerinin alım satım emirlerinin verildiği süre
[fizik]
  • Bir sesi bir başka sesten, kalına veya inceye doğru ayıran uzaklık
[müzik]
  • İki nota arasındaki perde uzaklığı
[müzik]
  • Portenin paralel çizgileri arasındaki boşluk

    Portenin beş çizgisi arasında dört aralık vardır.

[spor]
  • Toplu beden eğitiminde art arda dizilenleri ayıran açıklık

Ata Sözleri ve Deyimler

  • aralık vermek

Birleşik Kelimeler: aralık korozyonu, aralık oyunu, bir aralık, dar aralık, o aralık, hava aralığı, tavan aralığı

[isim]
  • Iğdır iline bağlı ilçelerden biri

ARAKLI


[isim]
  • Trabzon iline bağlı ilçelerden biri

ASKERÎ (Kelime Kökeni: Arapça ʿaskerī)


[sıfat]
  • Askerlikle ilgili, askere özgü

    Sonra subay salonunda, askerî sorgu yargıcının karşısına çıkardılar. - Nazım Hikmet

Birleşik Kelimeler: askerî ambargo, askerî ataşe, askerî güç, askerî hastane, askerî inzibat, askerî kaput, askerî rüştiye


ANALIK


[isim]
  • Anne olma durumu

    Yazarların analığa ve analarına yaklaşımları da çeşitlidir doğallıkla. - Adalet Ağaoğlu

[halk ağzında]
  • Üvey ana

    Benim analığımın yetiştiği konak da çok çok büyükmüş. - Refik Halit Karay

Ata Sözleri ve Deyimler

  • analık etmek
  • analık fenalık

Birleşik Kelimeler: sütanalık


AKSİNE


[zarf]
  • Tersine

    Dikkatle dinlemiyordu bu haberleri. Aksine gittikçe artan bir güvensizlik duyuyordu söylenen sözlere. - Necati Cumalı


ALEKSİ (Kelime Kökeni: Fransızca alexie)


[isim] [tıp]
  • Okuma yitimi

İRANLI


[isim]
  • İran halkından veya bu halkın soyundan olan kimse, Acem