PALAVRACILIK Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler



PALAVRACILIK harflerini içeren 6 harfli 48 kelime bulunuyor. 6 harfli PALAVRACILIK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

CIVALI17, AVARCA15, AVALCA15, KAPICI15, CAVLAK15, ARPACI14, LAPACI14, PARACI14, PARACA13, VARLIK13, KAPILI12, KAVALA12, KAVARA12, VARAKA12, ACILIK11, ACIKLI11, ALPLIK11, AKILCI11, ALAPLI11, ILICAK11, KAPALI11, KALICI11, PIRLAK11, PARALI11, RAKICI11, ARICAK10, APALAK10, ACIRAK10, ALPAKA10, KRALCI10, KARACI10, KILCAL10, LAKACI10, PARLAK10, CIRLAK10, CAKALI10, AKARCA9, ALACAK9, KARACA9, ARILIK8, AKILLI8, IRAKLI8, KARILI8, ARKALI7, ARALIK7, ARAKLI7, KARALI7, LAAKAL6


LAAKAL (Kelime Kökeni: Arapça lāaḳall)


[zarf] [eskimiş]
  • En azından, hiç olmazsa

    Büyük hanın altında sıra kahveler vardır ya; her birinde laakal iki, üç dava vekiline tesadüf edilir. - Reşat Nuri Güntekin


ARKALI


[sıfat]
  • Arkası olan
[mecaz]
  • Koruyanı, dayanağı olan, pistonlu, iltimaslı

    Kadronun dört yüzden yukarısı masabaşında bile oturmayan arkalıların. - Rıfat Ilgaz


ARALIK


[isim]
  • Ara

    İki masa arasında bir metre aralık var.

[sıfat]
  • Yarı açık, tam kapanmamış

    İyice kararmış çarpık bir tahta kapı aralık duruyordu. - Çetin Altan

[ekonomi]
  • Borsada hisse senetlerinin alım satım emirlerinin verildiği süre
[fizik]
  • Bir sesi bir başka sesten, kalına veya inceye doğru ayıran uzaklık
[müzik]
  • İki nota arasındaki perde uzaklığı
[müzik]
  • Portenin paralel çizgileri arasındaki boşluk

    Portenin beş çizgisi arasında dört aralık vardır.

[spor]
  • Toplu beden eğitiminde art arda dizilenleri ayıran açıklık

Ata Sözleri ve Deyimler

  • aralık vermek

Birleşik Kelimeler: aralık korozyonu, aralık oyunu, bir aralık, dar aralık, o aralık, hava aralığı, tavan aralığı

[isim]
  • Iğdır iline bağlı ilçelerden biri

ARAKLI


[isim]
  • Trabzon iline bağlı ilçelerden biri

KARALI


[sıfat]
  • Karası (II) olan

Birleşik Kelimeler: aklı karalı


ARILIK


[isim]
  • Temizlik, saffet, sililik
[isim]
  • Kovanların konulduğu yer, kovanlık

AKILLI


[sıfat]
  • Gerçeği iyi gören ve ona göre davranan, akil

    İkisi de zeki adamdı, akıllı adamdı, yapıcı adamdı. - Yusuf Ziya Ortaç

[ünlem]
  • Karşısındakini küçümseme amacıyla söylenen bir söz
[alay yollu]
  • Uyanık geçinen

    Akıllıya bak, bu işten kendisine bir pay çıkarmak istiyor.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • akıllı düşününceye kadar deli çocuğunu (veya oğlunu) everir
  • akıllı geçinmek
  • akıllı köprü arayıncaya dek deli suyu geçer
  • akıllım
  • akıllı olmak

Birleşik Kelimeler: akıllı başlı, akıllı uslu, adamakıllı, horoz akıllı, sivri akıllı, uslu akıllı, yarım akıllı


IRAKLI


[isim]
  • Irak halkından veya bu halkın soyundan olan kimse

KARILI


[sıfat]
  • Herhangi bir nitelik veya nicelikte karısı olan

Birleşik Kelimeler: karılı kocalı, çok karılı


AKARCA


[isim]
  • Küçük akarsu
[halk ağzında]
  • Kemik veremi
[tıp]
  • Sürekli işleyen çıban, fistül

ALACAK


[isim]
  • Bir hesap gereğince daha alınmamış olan para, mal vb. şey, matlup, verecek karşıtı

    Bütün alacaklarımı topladım.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • alacağım olsun da alakargada olsun
  • alacağına saymak (veya tutmak)
  • alacağına şahin, vereceğine karga (veya kuzgun)
  • alacağı olmak
  • alacağı olsun!
  • alacak verecekle ödenmez

Birleşik Kelimeler: alacak verecek


KARACA


[sıfat]
  • Rengi karaya yakın olan, esmer

Birleşik Kelimeler: karaca darısı, karaca kuruca, karacaot

[isim] [hayvan bilimi]
  • Geyikgillerden, boynuzları küçük ve çatallı bir av hayvanı, ahu, ceylan (Capreolus)
[isim] [anatomi]
  • Üst kol

Birleşik Kelimeler: karaca kemiği


ARICAK


[isim]
  • Elâzığ iline bağlı ilçelerden biri

APALAK


[sıfat]
  • Tombul, gürbüz, iri (bebek veya küçük çocuk)

ACIRAK


[sıfat]
  • Az acı, acımtırak