Pa ile Başlayan 6 Harfli Kelimeler



PA harfleri ile başlayan 6 harfli 63 kelime bulunuyor. Başında PA olan 6 harfli kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "pa ile biten 6 harfli kelimeler. İçinde Pa olan 6 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

PANJUR20, PARFÜM19, PAVYON19, PAZVAL19, PAHACI18, PAÇACI17, PASTAV17, PAGODA17, PAPAZİ17, PAPYON17, PAYDAŞ17, PASPAS16, PASSIZ16, PALYOŞ16, PAPAYA16, PARAFE16, PAYDOS16, PASPAL15, PAHALI15, PAPURA15, PAZILI15, PASTİŞ14, PAŞALI14, PARKÇI14, PAÇALI14, PALDIM14, PANDÜL14, PAPARA14, PARACI14, PATPAT14, PARODİ13, PANCAR13, PARACA13, PARDON13, PANZER13, PAYTON13, PASTİS12, PATNOS12, PARADİ12, PAYTAK12, PARMAK11, PAROLA11, PARSEL11, PASATA11, PASKAL11, PASTAL11, PASTEL11, PASTİL11, PASTRA11, PARKUR11, PAKLIK11, PANAMA11, PARALI11, PATRON11, PARLAK10, PARTAL10, PARTER10, PATENT10, PATİKA10, PATLAK10, PARİTE10, PANTER10, PATRİK10


PARLAK


[sıfat]
  • Parlayan, ışıldayan

    Siyah, çıplak dallarda henüz kuruyamayan su damlaları parlak, mavi birer boncuk gibi parlıyordu. - Halide Edip Adıvar

[mecaz]
  • Göze çarpacak kadar başarılı

    Birinci İnönü Harbi'ni parlak bir zaferle kazandık. - Aka Gündüz

[kaba konuşmada]
  • Yüzü güzel (oğlan)

PARTAL


[sıfat]
  • Çok kullanılmaktan yıpranmış

    Vücudu eski partal esvapları içinde çarpık çurpuk eski bir değneğe dönmüştü. - Halide Edip Adıvar

[isim]
  • Abartılmış söz, yalan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • partal atmak


PARTER (Kelime Kökeni: Fransızca parterre)


[isim]
  • Tiyatro, sinema vb. yerlerde, sahnenin bulunduğu ilk kat ve burada bulunan koltuklar

    Parter, her sınıftan insanla hıncahınç dolu idi. - Reşat Nuri Güntekin


PATENT (Kelime Kökeni: Fransızca patente)


[isim]
  • Buluş belgesi
[mecaz]
  • Bir durum veya bir işi yalnızca kendi yetkisi altında görme

    Çünkü Türkiye'de patenti yabancı şöhretlerin elinde bulunan heykeltıraşlık Türk sanatkârına para getirmez. - Peyami Safa

Ata Sözleri ve Deyimler

  • patentinin altına almak

Birleşik Kelimeler: patent damgası, patent hakkı


PATİKA (Kelime Kökeni: Bulgarca)


[isim]
  • Engebeli yerlerden gelip geçenlerin ayak izlerinden oluşan, tekerlekli araç işlemeyen dar yol, çığır, keçi yolu, yolak

    Selim çıkını aldı, güneşte ağaran patika yolunu tuttu. - Halikarnas Balıkçısı


PATLAK


[sıfat]
  • Patlayarak açılmış, yırtık, yarık

    Patlak davul.

[isim]
  • Patlamış yer

    Karşısındakini, kalpağından ta patlakları gözüken kunduralarına kadar bir süzdü. - Ömer Seyfettin

Ata Sözleri ve Deyimler

  • patlak vermek

Birleşik Kelimeler: patlak göz


PARİTE (Kelime Kökeni: Fransızca parité)


[isim]
  • İki ülke parasının karşılıklı değeri

PANTER (Kelime Kökeni: Fransızca panthère)


[isim] [hayvan bilimi]
  • Pars

    Adamın son panterini ben vurdum, neslini ben tükettim. - Refik Halit Karay


PATRİK (Kelime Kökeni: Rumca)


[isim] [din bilgisi]
  • Ortodoks ve bazı Doğu kiliselerinin başkanı

    Patriklerini otele getirmek büyük bir hadise idi. - Falih Rıfkı Atay

Birleşik Kelimeler: patrikhane


PARMAK


[isim] [anatomi]
  • İnsanda ve bazı hayvanlarda ellerin ve ayakların son bölümünü oluşturan, boğumlu, oynak, uzunca organların her biri

    Parmaklarımızla masanın tahtasında tempo tutuyoruz. - Adalet Ağaoğlu

[sıfat]
  • Eni veya boyu bu organ kadar olan

[sıfat]
  • Koyu sıvılara daldırıp çıkarıldığında bu organa bulaşan miktar kadar olan

    Bir parmak bal.

[matematik]
  • İnç
[mecaz]
  • Bir işe karışmış olma ilgisi

    Bu işte onun parmağı var.

[eskimiş]
  • Arşının yirmi dörtte biri

Ata Sözleri ve Deyimler

  • parmağı ağzında kalmak
  • parmağına dolamak
  • parmağında oynatmak
  • parmağını aramak
  • parmağını bile kıpırdatmamak (veya oynatmamak)
  • parmağının ucuyla (veya ucunda) çevirmek
  • parmağını yaranın üzerine basmak
  • parmağı olmak
  • parmak atmak
  • parmak basmak
  • parmak bozmak
  • parmak ısırmak
  • parmak kadar
  • parmak kaldı
  • parmak kaldırmak
  • parmakla gösterilmek
  • parmaklarını (birlikte) yemek
  • parmakla sayılacak kadar az olmak

Birleşik Kelimeler: parmak adam, parmak alfabesi, parmak hesabı, parmak izi, parmak parmak, parmak tatlısı, parmak üzümü, adsız parmak, altıparmak, badem parmak, başparmak, beşparmak, bir parmak, küçük parmak, orta parmak, serçe parmak, gelinparmağı, gösterme parmağı, hanımparmağı, işaret parmağı, salavat parmağı, şehadet parmağı, vezirparmağı, yüzük parmağı


PAROLA (Kelime Kökeni: İtalyanca parola)


[isim]
  • Askerlerin birbirlerini tanımalarını sağlayan ve kendi aralarında önceden kararlaştırdıkları kelime veya söz

    Bir asker uzaktan, görünmeyen bir yerden parola soruyordu. - Memduh Şevket Esendal

[mecaz]
  • Varılmak istenen amacı özetleyen söz

    Öyleyse ya istiklal ya ölüm! İşte hakiki kurtuluş isteyenlerin parolası bu olacaktı. - Atatürk


PARSEL (Kelime Kökeni: Fransızca parcelle)


[isim]
  • İmar yasalarına göre ayrılıp sınırlanmış arazi parçası

PASATA (Kelime Kökeni: Rumca)


[isim]
  • Bir tür kumar oyunu

PASKAL (Kelime Kökeni: Rumca)


[sıfat]
  • Pandomim oyununda palyaço gibi boyanmış komik

    Eli süpürgeli paskal, tuhaflıklar yaparak seyircileri güldürürdü. - Müsahipzade Celâl


PASTAL


[isim] [halk ağzında]
  • Tütün yaprağı dizisi