OĞLANCILIK Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler



OĞLANCILIK harflerini içeren 5 harfli 22 kelime bulunuyor. 5 harfli OĞLANCILIK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

AĞCIK16, AĞILI14, LIĞLI14, KAĞNI13, OĞLAN13, OĞLAK13, ACILI10, ALICI10, AKICI10, ILICA10, KALCI9, LONCA9, CANLI9, KINLI7, KILLI7, ANLIK6, ALLIK6, ALKOL6, KOLAN6, KANLI6, KALIN6, LOKAL6


ANLIK


[sıfat]
  • Kısa süren, bir an içinde olan, enstantane

    Beni hatırlatıyor, benimle olmayı anlık bir duygu hâlinde olsa da istiyor muydu? - Tarık Buğra

[isim] [ruh bilimi]
  • Duyu ve iradeden ayrı olarak düşünülen bilme yetisi
[isim] [ruh bilimi]
  • Anlama gücü, usa vurma, yargılama, müdrike, entelekt

Birleşik Kelimeler: bir anlık


ALLIK


[isim]
  • Al olma durumu

    Yanaklarının allığından kinaye, ona alyanak lakabını takmışlar. - Sermet Muhtar Alus


ALKOL (Kelime Kökeni: Fransızca alcool)


[isim] [kimya]
  • Bira, şarap vb. sıvıların veya pancar, patates nişastasının şekere dönüştürülmesi sonucu ortaya çıkan glikoz çözeltilerin mayalaşmış özlerinin damıtılmasıyla elde edilen, kokulu, uçucu, yanıcı, renksiz sıvı, ispirto, etanol, etil alkol
[mecaz]
  • Her türlü alkollü içki

    Nefesleri alkol kokan bu kimseler pis paçavralar giyinmişlerdi. - Peyami Safa

Ata Sözleri ve Deyimler

  • alkol duvarını aşmak

Birleşik Kelimeler: alkolmetre, alkolölçer, asit alkol, etil alkol


KOLAN


[isim]
  • At, eşek vb. hayvanların semerini veya eyerini bağlamak için göğsünden aşırılarak sıkılan yassı kemer

    Adam döndü, beygirinin semerini almak için kolanını çözmeye başladı. - Necati Cumalı

[halk ağzında]
  • Yünden veya iplikten yapılmış, üzeri işli ince kuşak

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kolan çekmek
  • kolan vurmak

Birleşik Kelimeler: kolan balığı


KANLI


[sıfat]
  • Kan bulaşmış

    Öldürdüğü güzele ağlayan bu katilin / Elleri kanlı fakat gözyaşları temizdi - Enis Behiç Koryürek

[isim]
  • Kan davasında taraf olan kimse

    Oğlumun kanlısı Abbas kâfiri değil, oğlumun kanlısı Esme'dir. - Yaşar Kemal

[tıp]
  • Kanı yoğun olan, demevi

    Kanlı adam.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kanlı gömlek gizlenemez
  • kanlısı olmak
  • kanlı yaş (veya yaşlar) dökmek

Birleşik Kelimeler: kanlı ishal, kanlı bıçaklı, kanlı canlı, kanlı katil, ağırkanlı, delikanlı, serinkanlı, sıcakkanlı, soğukkanlı


KALIN


[sıfat]
  • Cisimlerde uzunluk ve genişlik dışında üçüncü boyutu çok olan (cisim), ince karşıtı

    Alt katta her tarafın pencereleri kalın, sık demir parmaklıklarla örtülüydü. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kalın incelene kadar ince süzülür

Birleşik Kelimeler: kalın bağırsak, kalın kafa, kalın ses, kalın ünlü, kalın yağ, ensesi kalın

[isim] [halk ağzında]
  • Gelin olacak kıza erkek tarafından verilen para veya armağan, ağırlık

    Babam senden çok mu istedi kalını? - Halk türküsü

[isim]
  • Mayalı hamurun parçalara ayrılıp tandırda pişirilmesiyle elde edilen ekmek türü

LOKAL (Kelime Kökeni: Fransızca local)


[isim]
  • Müzikli eğlencelerin yapıldığı yer

    Onlarla beraber Beyoğlu lokanta ve gece lokallerine büsbütün başka bir üslup geldi. - Falih Rıfkı Atay

[sıfat]
  • Yöresel
[sıfat] [tıp]
  • Yerel

    Lokal anestezi.


KINLI


[sıfat]
  • Kını olan, bir kınla sarılı olan
[isim] [bitki bilimi]
  • Kını çok gelişerek bağlı bulunduğu sapı az veya çok saran yaprak

KILLI


[sıfat]
  • Kılı olan, kıl ile kaplı

    İhtiyarın zayıf damarları kabarmış kıllı elleri dizlerinin üstündeydi. - Peyami Safa


KALCI


[isim]
  • Kal işi yapan kimse

LONCA (Kelime Kökeni: İtalyanca loggia)


[isim] [eskimiş]
  • Belli bir iş kolunda usta, kalfa ve çırakları içine alan dernek, korporasyon

    Bu iş için loncada, isim duası yapılır. - Samiha Ayverdi

Birleşik Kelimeler: lonca ustası, esnaf loncası


CANLI


[sıfat]
  • Canı olan, diri, yaşayan

    Bütün canlıların kendilerini yarı baygın, uykulu, hareketsiz bir tembelliğe bıraktıkları saatler başlamıştı. - Necati Cumalı

[isim]
  • Yaşayıp yer değiştirebilen yaratık, hayvan
[isim]
  • Canlı yayın
[zarf]
  • Hareketli, hayat dolu, dinamik bir biçimde

    Umut iyidir. İnsanı canlı ve güçlü tutar. - Ayla Kutlu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ... canlısı (olmak)

Birleşik Kelimeler: canlı bomba, canlı canlı, canlı cenaze, canlı model, canlı müzik, canlı özdekçi, canlı resim, canlı yayın, ağırcanlı, dokuz canlı, etli canlı, iki canlı, it canlı, kanlı canlı, pek canlı, tez canlı, yedi canlı, arkadaş canlısı, dost canlısı, mal canlısı, para canlısı


ACILI


[sıfat]
  • Acı katılmış olan

    Acılı tarhana.

[mecaz]
  • Acısı olan, kederli

    Pek acılı bir geçmişi bulunan roman kahramanım burada bütün dertlerinden kurtulur. - Adalet Ağaoğlu


ALICI


[isim]
  • Satın almak isteyen kimse, müşteri

    Sonra, mal satışı her şeyden önce bir organizasyon, bir alıcı ve pazar yerleri bulma işidir. - Nazım Hikmet

[sıfat]
  • Kendisine bir şey gönderilen kimse
[fizik]
  • Almaç
[sinema] [televizyon]
  • Kamera
[halk ağzında]
  • Azrail

Ata Sözleri ve Deyimler

  • alıcı bulmak
  • alıcı çıkmak
  • alıcı gözüyle bakmak
  • alıcı kılığına girmek

Birleşik Kelimeler: alıcı kuş, alıcı ödemeli, az alıcı, can alıcı, gelin alıcı, göz alıcı, ışınım alıcısı, televizyon alıcısı


AKICI


[sıfat]
  • Akma özelliği olan
[edebiyat]
  • Kolay anlaşılabilen, okunabilen, anlamca açık (anlatım), selis

    Çevirilerinde kullandığı güzel, akıcı dil başarıyordu bunu. - Adalet Ağaoğlu

Birleşik Kelimeler: akıcı ünsüz