NÜMİSMATİK Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler



NÜMİSMATİK harflerini içeren 5 harfli 36 kelime bulunuyor. 5 harfli NÜMİSMATİK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

MÜMAS10, KİMÜS9, MÜMİN9, TİMÜS9, İMSAK7, İTMAM7, İSTİM7, KÜTİN7, MİMİK7, MİSAK7, MAKSİ7, MİNSK7, SİMİT7, SAKİM7, TAMİM7, ASTİK6, İSKAN6, İSNAT6, İMKAN6, KASTİ6, MİNİK6, MANTİ6, NİSAİ6, SİNİK6, SANKİ6, SAKİT6, SAKİN6, TAMİK6, TASNİ6, TAKSİ6, TAKİM6, ANTİK5, İNTAK5, İTİNA5, KİTİN5, NAKİT5


ANTİK (Kelime Kökeni: Fransızca antique)


[sıfat] [tarih]
  • İlk Çağdaki uygarlıklarla, özellikle eski Yunan ve Roma uygarlıkları ile ilgili olan, antika

Birleşik Kelimeler: Antik Çağ


İNTAK (Kelime Kökeni: Arapça inṭāḳ)


[isim] [eskimiş]
  • Konuşturma söyletme
[edebiyat]
  • Kişileştirilen varlıklara, hayalî yaratıklara söz söyletme sanatı, dillendirme

Birleşik Kelimeler: teşhis ve intak


İTİNA (Kelime Kökeni: Arapça iʿtināʾ)


[isim]
  • Özen

    Büyük bir itina ile yalancı dolma doldurdu. - Halide Edip Adıvar

Ata Sözleri ve Deyimler

  • itina etmek


KİTİN (Kelime Kökeni: Fransızca chitine)


[isim] [biyoloji]
  • Eklem bacaklıların ve kabukluların dış dokusunu oluşturan, bazı mantar ve likenlerde de rastlanan, dayanıklı ve esnek organik madde

NAKİT (Kelime Kökeni: Arapça naḳd)


[isim] [ekonomi]
  • Para, akçe

Birleşik Kelimeler: nakit kartı, nakit para


ASTİK (Kelime Kökeni: Ermenice)


[isim] [argo]
  • Pezevenk

İSKÂN (Kelime Kökeni: Arapça iskān)


[isim]
  • Yurtlandırma

Ata Sözleri ve Deyimler

  • iskâna açmak
  • iskân etmek

Birleşik Kelimeler: iskân belgesi


İSNAT (Kelime Kökeni: Arapça isnād)


[isim]
  • Bir düşünceyi, bir konuyu bir kişi veya sebebe dayandırma, yükleme, atfetme
[mecaz]
  • Karacılık, iftira

Ata Sözleri ve Deyimler

  • isnat etmek

Birleşik Kelimeler: isnat grubu


İMKÂN (Kelime Kökeni: Arapça imkān)


[isim]
  • Yararlanılan uygun şart veya durum, olanak

    Bunu bizden gizlemelerinin imkânı var mıdır? - Hüseyin Cahit Yalçın

Ata Sözleri ve Deyimler

  • imkânı yok
  • imkân vermek


KASTİ (Kelime Kökeni: Arapça ḳaṣdī)


[sıfat]
  • Bilerek, isteyerek yapılan
[zarf]
  • Kasıtlı olarak, bilerek, isteyerek

MİNİK


[sıfat]
  • Küçük ve sevimli

    Ne minik şey!


MANTİ (Kelime Kökeni: İtalyanca mante)


[isim] [denizcilik]
  • Gemi serenlerini direklere asılı tutan halat ve makara
[isim] [argo]
  • Sakalı çıkmamış genç oğlan

NİSAİ (Kelime Kökeni: Arapça nisāʾī)


[sıfat] [eskimiş]
  • Kadınla ilgili

    Nisai hastalık.


SİNİK


[sıfat]
  • Sinmiş, yılmış, pusmuş

    Bundan zevk alan ve bazı kere de bununla kadının sempatisini kazanan sinik erkeklerden biri de Atıf'tır. - Refik Halit Karay

[sıfat] [felsefe]
  • Sinizm taraftarı (kimse veya görüş), kinik

SANKİ (Kelime Kökeni: Türkçe san + Farsça ki)


[zarf]
  • Farz edelim ki, güya

    Sanki toprak altına diri diri gömülen benim. - Adalet Ağaoğlu