NEVRESİM Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler



NEVRESİM harflerini içeren 5 harfli 38 kelime bulunuyor. 5 harfli NEVRESİM kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

SEVME13, SEVİM13, EVRİM12, EVSİN12, SEVİR12, SEVER12, SERVİ12, VERME12, VERİM12, VEREM12, EVREN11, NEVİR11, ESMER7, İSMEN7, MESEN7, MERSİ7, MERES7, NESİM7, NEMSE7, RESMİ7, RESİM7, SİNME7, SERİM7, SEMER7, SEMEN7, SERME7, ESİRE6, ERMİN6, ERİME6, ENSER6, İRSEN6, İMREN6, NESİR6, RESEN6, SİREN6, SEREN6, SENİR6, SERİN6


ESİRE (Kelime Kökeni: Arapça esīre)


[isim] [eskimiş]
  • Dişi tutsak

ERMİN (Kelime Kökeni: Fransızca hermine)


[isim] [hayvan bilimi]
  • Kakım

ERİME


[isim]
  • Erimek işi

    Dışarıda karlar erimeye başlamış. - Ahmet Ümit

Birleşik Kelimeler: aşırı erime, kemik erimesi


İRSEN (Kelime Kökeni: Arapça irs̱en)


[zarf] [eskimiş]
  • Kalıtım yoluyla

İMREN


[isim]
  • Görülen bir şeyi veya benzerini edinme isteği, gıpta

NESİR (Kelime Kökeni: Arapça nes̱r)


[isim] [edebiyat]
  • Düzyazı

    Her millette olduğu gibi bizde de kelimeleri şiir canlandırmış, nesir sadece kullanmıştır. - Yahya Kemal Beyatlı


RESEN (Kelime Kökeni: Arapça reʾsen)


[zarf] [eskimiş]
  • Kendi başına, kendiliğinden

SİREN (Kelime Kökeni: Fransızca sirène)


[isim]
  • İtfaiye, cankurtaran ve polis araçlarında bulunan, tiz ses çıkaran uyarıcı alet

    İtfaiyelerin çanları çalıyor, sirenleri ötüyordu. - Çetin Altan


SEREN


[isim] [denizcilik]
  • Yelkenli gemilerde üzerine dört köşe yelken açmak ve işaret kaldırmak için direğe yatay olarak bağlanan gönder
[mimarlık]
  • Konut kapılarında menteşe ve kilidin takıldığı düşey konumdaki kalın parça

Birleşik Kelimeler: yarım seren, yatay seren


SENİR


[isim] [halk ağzında]
  • İki dağ arasındaki sırt

SERİN


[sıfat]
  • Az soğuk, ılık ile soğuk arası

    Kuşluk vaktinin sıcağına rağmen bina loş ve serin. - Refik Halit Karay

Ata Sözleri ve Deyimler

  • serin gel!
  • serin tutmak

Birleşik Kelimeler: serinkanlı


ESMER (Kelime Kökeni: Arapça esmer)


[isim]
  • Siyaha çalan buğday rengi
[sıfat]
  • Bu renkte olan

    Esmer yüzünün hafifçe kızardığını, gözlerinin garip bir ışıkla yanmaya başladığını görüyoruz. - Esat Mahmut Karakurt

[sıfat]
  • Teni ve saçları karaya çalan, koyu buğday rengi olan (kimse), yağız

    Bir düğün dansında ayaklarının pırıltısını seyrettiği esmer kızla evlendi. - Halikarnas Balıkçısı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • esmere al bağla, karşısına geç ağla

Birleşik Kelimeler: esmer amber, esmer buğday, esmer küf, esmer küfler, esmer su yosunları, esmer şeker, esmer un, barut esmeri


İSMEN (Kelime Kökeni: Arapça ismen)


[zarf] [eskimiş]
  • Adını belirterek, adını söyleyerek, adını vererek

    Memuriyetlerinin marufiyeti icabıyla birbirini ismen tanımamaları mümkün değildi. - Hüseyin Rahmi Gürpınar


MESEN (Kelime Kökeni: Fransızca mécène)


[isim]
  • Sanat ve bilim adamlarını koruyan kimse

    Anacığı Sait Faik'in tek meseni, en anlayışlı dostu, sır yoldaşı oldu dünyada. - Haldun Taner


MERES


[isim] [halk ağzında]
  • Köpeğin yaşı