NEMLENDİRİCİ harflerini içeren 5 harfli 58 kelime bulunuyor. 5 harfli NEMLENDİRİCİ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
DİLCİ10,
DİNCE10,
DİNCİ10,
DİCLE10,
CEDEL10,
CEDRE10,
EMİCİ9,
İMECE9,
MELCE9,
MERCİ9,
RECİM9,
CİMRİ9,
CİRİM9,
CEMRE9,
CEMİL9,
DEMLİ8,
DEMİR8,
DEMİN8,
DELME8,
DENİM8,
DİLME8,
DİLİM8,
DİRİM8,
DİNME8,
DERME8,
DENME8,
ERDEM8,
İRİCE8,
İNCİL8,
İNCİR8,
NİCEL8,
NEDİM8,
CİNLİ8,
CEREN8,
CENİN8, DİRİL7,
DİREN7,
DİNLİ7,
DİNEN7,
DERİN7,
DENLİ7,
ELDEN7,
ERDEN7,
ENDER7,
LİDER7,
NEDEN7,
RENDE7,
ERMİN6,
ERİME6,
ENLEM6,
İMREN6,
NEMLİ6,
RİMEL6,
REMİL6,
REMEL6,
İLERİ5,
LİNİN5,
NELER5
İLERİ
[isim]
-
Herhangi bir şeye göre daha ötede olan yer, geri karşıtı
[sıfat]
[sıfat]
[sıfat] [mecaz]
-
Benzerlerini geride bırakmış
İleri fikirler.
[zarf]
[ünlem]
[spor]
-
Temel duruşta ayak uçlarının gösterdiği yön
Ata Sözleri ve Deyimler
- ileri (veya ileriye) gitmek
- ileri almak
- ileri atılmak (veya çıkmak)
- ileri geçmek
- ileri gelmek
- ileri götürmek
- ilerisine gitmek
- ileri sürmek
- ileri varmak
- ileriyi görmek
Birleşik Kelimeler: ileri gelen, ileri geri, ileri görüş, ileri gözetleyici, ileri karakol, ileri teknoloji, ileri uç, ileri vites
LİNİN
(Kelime Kökeni: Fransızca linin)
[isim] [biyoloji]
-
Hücre çekirdeğinde bulunan ve kromatin tanelerini taşıyan ağ biçimindeki ipliksi yapı
NELER
Ata Sözleri ve Deyimler
- ne âlem
- ne âlemde?
- ne alıp veremiyor?
- ne arar (veya onda ... ne gezer)
- ne arıyor
- ne biçim?
- ne buyrulur?
- ne çare
- ne çıkar
- ne çiçektir, biliriz
- ne dedim de
- ne demek?
- ne demek olsun
- ne demeye
- ne denir (veya dersin)
- ne denli
- ne de olsa
- ne dese beğenirsin?
- nedir ki
- ne diye?
- ne ekersen onu biçersin
- ne fayda
- ne gam
- ne gezer
- ne gibi?
- ne gözle bakmak
- ne güne duruyor?
- ne günlere kaldık!
- ne haber?
- ne hacet
- ne haddine!
- ne hâlde?
- ne hâli varsa görsün
- ne hikmetse (veya hikmettir)
- ne idiği belirsiz
- ne imiş?
- ne ise
- ne istediğini bilmek
- ne iyi!
- ne kadar
- ne kadar olsa
- ne kadar varsa
- ne lazım
- neler de neler, maydanozlu köfteler
- neler neler
- ne mal olduğunu bilmek (veya anlamak)
- ne mene
- ne menem
- ne mümkün
- ne münasebet!
- ne o?
- ne olacak!
- ne olduğunu bilememek
- ne oldum delisi olmak
- ne olur (veya olursun veya olursunuz)
- ne olursa olsun
- ne oluyor?
- ne pahasına olursa olsun
- ne söylüyorsun?
- ne var ki
- ne yaparsın (veya yapmalı) ki
- ne yapıp yapıp
- ne yaptığını bilmemek
- ne yazar
- ne yazık ki
- neye uğradığını bilememek (veya anlamamak veya şaşırmak)
- neyin nesi (kimin fesi)
- neyleyim
- neymiş
- ne yüzle
ERMİN
(Kelime Kökeni: Fransızca hermine)
[isim] [hayvan bilimi]
ERİME
[isim]
Birleşik Kelimeler: aşırı erime, kemik erimesi
ENLEM
[isim] [coğrafya]
-
Yer yuvarlağı üzerinde herhangi bir noktadan geçen paralel ile Ekvator arasındaki yay parçasının açısal değeri, arz derecesi
Birleşik Kelimeler: enlem dairesi
İMREN
[isim]
-
Görülen bir şeyi veya benzerini edinme isteği, gıpta
NEMLİ
[sıfat]
[mecaz]
RİMEL
(Kelime Kökeni: Fransızca rimmel)
[isim]
REMİL
(Kelime Kökeni: Arapça reml)
[isim] [eskimiş]
-
Kumda birtakım çizgiler çizerek fala bakma
Ata Sözleri ve Deyimler
- remil atmak (veya dökmek)
REMEL
(Kelime Kökeni: Arapça remel)
[isim] [edebiyat]
[müzik]
-
Klasik Türk müziğinde bir usul
DİRİL
[sıfat] [biyoloji]
Birleşik Kelimeler: diril ısı
[isim]
-
Şilte yüzü veya gömlek yapmaya yarar pamuklu bir kumaş
DİREN
[isim]
DİNLİ
[sıfat]
DİNEN
(Kelime Kökeni: Arapça dīnen)
[zarf]