NASİHATNAME harflerini içeren 5 harfli 72 kelime bulunuyor. 5 harfli NASİHATNAME kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
ESHAM11,
HAMSE11,
HAMSİ11,
MESİH11,
SEMİH11,
SEMAH11,
SEHİM11,
HİMEN10,
HİTAM10,
HATİM10,
HATMİ10,
HASTA10,
HASET10,
HASAT10,
İTHAM10,
İHSAN10,
MATAH10,
NESİH10,
SATHİ10,
SAHTE10,
SAHNE10,
SAHAN10,
TAMAH10,
HİTAN9,
İHATA9,
NİHAN9,
TAHİN9,
TENHA9,
İSMEN7,
İSMET7,
İSTEM7,
MESAİ7,
METİS7,
MANAS7,
MASAT7,
NESİM7,
SİTEM7,
SİNME7,
SAMAN7,
SANEM7,
SANMA7,
SEMAN7,
SEMAİ7,
SATMA7,
TASMA7,
TEMAS7,
ANİME6,
ANEMİ6,
ATAMA6,
EMTİA6,
İNSAN6,
İSNAT6,
METİN6,
METAN6,
MANAT6,
MANEN6,
MANTİ6,
MANİA6,
NİMET6,
NİSAN6,
SANAT6,
SATEN6,
SENİT6,
TASNİ6,
TENİS6,
TEMİN6,
ANTEN5,
ANANE5,
ATİNA5,
İNTAN5,
TANİN5,
TANEN5
ANTEN
(Kelime Kökeni: Fransızca antenne.)
[isim]
-
Boşlukta yayılan elektromanyetik dalgaları toplayarak bu dalgaların transmisyon hatları içerisinde yayılmasını sağlayan cihaz
[hayvan bilimi]
[denizcilik]
-
Olta şamandırasının alt ve üst kısmında bulunan ince uçlar
Birleşik Kelimeler: anten yükselteci, çanak anten
ANANE
(Kelime Kökeni: Arapça ʿanʿane)
[isim] [eskimiş] [toplum bilimi]
AT
[isim]
-
Atgillerden, binme, yük çekme, taşıma vb. hizmetlerde kullanılan, tek tırnaklı hayvan, beygir, düldül
Ata Sözleri ve Deyimler
- ata arpa yiğide pilav
- ata binen nalını, mıhını arar
- ata binersen Allah'ı, attan inersen atı unutma
- ata da soy gerek, ite de
- at, adımına göre değil adamına göre yürür
- ata dost gibi bakmalı, düşman gibi binmeli
- ata et, ite ot vermek
- ata eyer gerek, eyere er gerek
- at at oluncaya kadar sahibi mat olur
- at beslenirken kız istenirken
- at binenin, kılıç kuşananın
- at binicisine göre kişner
- at bulunur meydan bulunmaz, meydan bulunur at bulunmaz
- at çalındıktan sonra ahırın kapısını kapamak
- at gibi
- atı alan Üsküdar'ı geçti
- atı atasıyla, katırı anasıyla
- atım tepmez, itim kapmaz deme
- atına bakan ardına bakmaz
- atın bahtsızı arabaya düşer
- atın dorusu, yiğidin delisi
- atını sağlam kazığa bağlamak
- atın ölümü arpadan olsun
- atın ürkeği, yiğidin korkağı
- atın varken yol tanı, ağan varken el tanı
- at ile avrat yiğidin bahtına
- at izi it izine karışmak
- at koşturacak kadar
- at koşturmak
- atla arpayı dövüştürmek (veya dalaştırmak)
- atla deve değil
- atlarını itlerini nallamak
- atlar nallanırken kurbağalar ayak uzatmaz
- atlar tepişir, arada eşekler ezilir
- at nalı kadar
- at olur, meydan olmaz (veya bulunmaz), meydan olur (veya bulunur), at olmaz (veya bulunmaz)
- at oynatmak
- at ölür, itlere bayram olur
- at ölür meydan kalır, yiğit ölür şan kalır
- at pazarında eşek osurtmuyoruz!
- atta, avratta uğur vardır
- attan düşene yorgan döşek, eşekten düşene kazma kürek
- attan inip eşeğe binmek
- at var, meydan yok
- at yedi günde, it yediği günde
- at yiğidin yoldaşıdır
Birleşik Kelimeler: at arabası, at bakıcısı, atbalığı, atbaşı, at cambazı, at donu, at gözlüğü, at gözlüklü, at hırsızı, at kestanesi, atkuyruğu, at meydanı, at sineği, banko at, çıplak at, binek atı, denizatı, Flaman atı, koşu atı, koşum atı, yarış atı
[kimya]
-
Astatin elementinin simgesi
İNTAN
(Kelime Kökeni: Arapça intān)
[isim] [eskimiş] [tıp]
TANİN
(Kelime Kökeni: Arapça ṭanīn)
[isim] [eskimiş]
TANEN
(Kelime Kökeni: Fransızca tanin)
[isim]
-
Birçok bitkisel maddede bulunan, deri tabaklamada, hekimlikte kullanılan, tadı buruk bir madde
ANİME
(Kelime Kökeni: Fransızca animé)
[isim]
-
Japon çizgi romanı mangaların televizyon, sinema vb. için filmleştirilmiş biçimi
ANEMİ
(Kelime Kökeni: Fransızca anémie)
[isim] [tıp]
ATAMA
[isim]
Birleşik Kelimeler: açıktan atama, asaleten atama, vekâleten atama
EMTİA
(Kelime Kökeni: Arapça emtiʿa)
[isim] [eskimiş] [ticaret]
İNSAN
(Kelime Kökeni: Arapça insān)
[isim]
-
Toplum hâlinde bir kültür çevresinde yaşayan, düşünme ve konuşma yeteneği olan, evreni bütün olarak kavrayabilen, bulguları sonucunda değiştirebilen ve biçimlendirebilen canlı
[sıfat] [mecaz]
-
Huy ve ahlak yönünden üstün nitelikli (kimse)
Ata Sözleri ve Deyimler
- insan ayağı değmemiş (veya basmamış)
- insan ayaktan, at tırnaktan kapar
- insan beşer, kuldur şaşar
- insan çeşit çeşit, yer damar damar
- insanda akıl bırakmamak (veya koymamak)
- insan doğduğu yerde değil doyduğu yerde
- insan eli değmemiş (veya dokunmamış)
- insan eti yemek
- insan gibi
- insan gönlünün artığını söyler
- insanın adı çıkacağına canı çıksın
- insanın alacası içinde, hayvanın alacası dışında
- insanın eti yenmez, derisi giyilmez, tatlı dilinden başka nesi var?
- insan içine çıkmak
- insan insanın şeytanıdır
- insan kendini beğenmese çatlar
- insan kıymetini insan bilir
- insan konuşa konuşa, hayvan koklaşa koklaşa
- insan kuş misali
- insan sözünden, hayvan yularından tutulur
- insan yedisinde ne ise yetmişinde de odur
- insan yükü (veya eti) ağırdır
Birleşik Kelimeler: insan biçimcilik, insan bilimi, insan coğrafyası, insan evladı, insan hâli, insaniçincilik, insan kurusu, insanmerkezci, insan müsveddesi, insanoğlu, insan sarrafı, insanüstü, üst insan, bilim insanı
İSNAT
(Kelime Kökeni: Arapça isnād)
[isim]
-
Bir düşünceyi, bir konuyu bir kişi veya sebebe dayandırma, yükleme, atfetme
[mecaz]
Ata Sözleri ve Deyimler
Birleşik Kelimeler: isnat grubu
METİN
(Kelime Kökeni: Arapça metn)
[isim]
Birleşik Kelimeler: metinler arasılık
[sıfat]
Ata Sözleri ve Deyimler
METAN
(Kelime Kökeni: Fransızca méthane)
[isim] [kimya]
-
Çürümekte olan karbonlu maddelerden çıkan, havada sarı bir alevle yanan, renksiz bir gaz, bataklık gazı (CH4)
MANAT
(Kelime Kökeni: Rusça)
[isim]
-
Azerbaycan ve Türkmenistan para birimi