MIKNATISİYET Harflerini İçeren 7 Harfli Kelimeler



MIKNATISİYET harflerini içeren 7 harfli 32 kelime bulunuyor. 7 harfli MIKNATISİYET kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

KIYINMA12, KAYITIM12, YANIKSI12, ISITMAK11, ISINMAK11, KISINMA11, KIYAMET11, KIYASEN11, KAYINTI11, SIYANET11, SAKINIM11, SIKINMA11, YAKINTI11, YASEMİN11, ASKINTI10, İNKIYAT10, İNKISAM10, KİYASET10, KASINTI10, MINTIKA10, SAKINTI10, TIKINMA10, TANITIM10, AMETİST9, KATINTI9, KATİYET9, KATİYEN9, MANTIKİ9, TAKINTI9, TEMİNAT8, TEMATİK8, KANTİTE7


KANTİTE (Kelime Kökeni: Fransızca quantité)


[isim]
  • Nicelik

TEMİNAT (Kelime Kökeni: Arapça teʾmīnāt)


[isim]
  • Güvence

    Sen de bana teminat olarak peşin iki yüz lira ver, işe girince iade edeyim. - Necip Fazıl Kısakürek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • teminat altına almak
  • teminat vermek

Birleşik Kelimeler: teminat akçesi, teminat mektubu, teminat senedi, geçici teminat, kati teminat, nakdî teminat


TEMATİK (Kelime Kökeni: Fransızca thématique)


[sıfat]
  • Bir tema etrafında oluşan

AMETİST (Kelime Kökeni: Fransızca améthyste)


[isim] [jeoloji]
  • Süs taşı olarak kullanılan, mor renkte bir kuvars türü

KATINTI


[isim]
  • Birbirine katılmış karışık şeylerin her biri

    Birçok dillerin katıntısı bir lehçe.

[sıfat] [halk ağzında]
  • Hayvan sürüsüne dışarıdan gelip katılan (hayvan)

KATİYET (Kelime Kökeni: Arapça ḳaṭʿiyyet)


[isim] [eskimiş]
  • Kesinlik

KATİYEN (Kelime Kökeni: Arapça ḳaṭʿiyyen)


[zarf]
  • Hiçbir zaman, asla

    Ekmek yediğin kapıya katiyen küfranlık etmeyeceksin. - Kemal Tahir


MANTIKİ (Kelime Kökeni: Arapça manṭiḳī)


[sıfat]
  • Mantıklı

    Birkaç türlü tefsire imkân bırakmayan, tek manalı, sarih ve mantıki söz. - Peyami Safa


TAKINTI


[isim]
  • Bir durum ve sorunla ilişkisi olan başka durum veya sorun

    Uykum kaçınca aklım bir şeye takılır ve o takıntıyı savuşturuncaya kadar gözüme uyku girmez. - Burhan Felek

[ruh bilimi]
  • Bir şeye hastalık derecesinde düşkünlük, obsesyon

    Sözünü ettiğim takıntı bana rahmetli babamdan miras kaldı. - Ahmet Ümit

[argo]
  • İlişki kurulan kimse

ASKINTI


[sıfat]
  • Başkalarının sırtından geçinen (kimse)
[argo]
  • Karşı cinsi rahatsız eden (kimse)

Ata Sözleri ve Deyimler

  • askıntı olmak


İNKIYAT (Kelime Kökeni: Arapça inḳiyād)


[isim] [eskimiş]
  • Boyun eğme, uyma

Ata Sözleri ve Deyimler

  • inkıyat etmek


İNKISAM (Kelime Kökeni: Arapça inḳisām)


[isim] [eskimiş]
  • Bölünme, taksim edilme

KİYASET (Kelime Kökeni: Arapça kiyāset)


[isim] [eskimiş]
  • Akıllıca davranış, akıllılık

KASINTI


[isim]
  • Giyeceği daraltmak veya kısaltmak için yapılan eğreti dikiş

    Bu kolun kasıntısını sökmeli.

[mecaz]
  • Büyüklenme, kurum, gurur
[sıfat] [mecaz]
  • Büyüklenen, gururlanan ve bunu davranışlarıyla belli eden (kimse)

MINTIKA (Kelime Kökeni: Arapça minṭaḳa)


[isim]
  • Bölge

Birleşik Kelimeler: serbest mıntıka