MÜTENEBBİH Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler



MÜTENEBBİH harflerini içeren 4 harfli 23 kelime bulunuyor. 4 harfli MÜTENEBBİH kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

HİBE10, EHEM9, BEBE8, TEHİ8, MENÜ7, ÜTME7, ÜMİT7, BETİ6, BENT6, EBET6, İBNE6, NEBİ6, ETME5, EMİN5, EMET5, EMEN5, İNME5, İTME5, MİNE5, MENİ5, ETEN4, NİTE4, TEİN4


ETEN


[isim] [halk ağzında]
  • Etene

NİTE


[zarf] [eskimiş]
  • Nasıl, niçin

TEİN (Kelime Kökeni: Fransızca théine)


[isim]
  • Çayda bulunan ve kafein niteliğinde olan etkili madde

ETME


[isim]
  • Etmek işi

Ata Sözleri ve Deyimler

  • etme bulma dünyası


EMİN (Kelime Kökeni: Arapça emīn)


[sıfat]
  • Güvenli

    Bebesini emin ellere mi bırakmıştı acaba? - Ayşe Kulin

[isim] [tarih]
  • Osmanlı Devleti'nde bazı devlet görevlerindeki sorumlu kişi

    Şehremini.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • emin olmak

Birleşik Kelimeler: yediemin, defter emini, sandık emini, sürre emini, şehremini


EMET


[isim]
  • Kütahya iline bağlı ilçelerden biri

EMEN


[isim] [halk ağzında]
  • Bağ çubuğu, ağaç veya sebze dikmek için açılan çukur

İNME


[isim]
  • İnmek işi

    Büzülüp kaldığım köşede sabahın bir an evvel olmasını, güneşin bir saat evvel arza inmesini bekliyorum. - Etem İzzet Benice

[tıp]
  • Vücudun bir bölümünde hareket ve hissetmenin kalkması, felç, nüzul, paralizi

Ata Sözleri ve Deyimler

  • inme inmek

Birleşik Kelimeler: dağdan inme, tepeden inme


İTME


[isim]
  • İtmek işi

    Bir ayağıyla koltukları itmeyi sürdürürken bir yandan da oğlunun beslenme çantasını hazırlıyordu. - Elif Şafak

Birleşik Kelimeler: öz itme


MİNE (Kelime Kökeni: Farsça mīnā)


[isim]
  • Metal eşya üzerine vurulan renkli cam katmanı
[mecaz]
  • İnce ve parlak nakış

Birleşik Kelimeler: mine çiçeği, ağaç minesi


MENİ (Kelime Kökeni: Arapça menī)


[isim] [fizyoloji]
  • Erkeklerin cinsel organından salgılanan madde, er suyu, bel (III), atmık, dikel, sperm, sperma

BETİ


[isim]
  • Resim ve heykel sanatlarında varlıkların biçimi

BENT (Kelime Kökeni: Farsça bend)


[isim] [eskimiş]
  • Bağ, rabıt
[edebiyat]
  • Bir şiirdeki dörtlüklerin her biri, bağlam
[hukuk]
  • Kanun maddesi

Ata Sözleri ve Deyimler

  • bent etmek
  • bent olmak

Birleşik Kelimeler: aselbent, cilbent, kalebent, köşebent, pazubent, terciibent, terkibibent, tülbent


EBET (Kelime Kökeni: Arapça ebed)


[isim] [eskimiş]
  • Sonu olmayan gelecek zaman, sonsuzluk

    İşte bu, ezelden bilinmemiş, ebede kadar bilinmeyecektir. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

Birleşik Kelimeler: ezel ebet


İBNE (Kelime Kökeni: Arapça ubne)


[isim] [kaba konuşmada]
  • Edilgin eş cinsel erkek, homoseksüel
[ünlem] [hakaret yollu]
  • Kızgınlıkla söylenen bir söz